Oyun dışı kalmak Korkut Ulucan’dan Şampiyon Geni. Boynunda asılı kramponları, bileklerine kadar inmiş tozluklarıyla kan ter içinde antrenmandan evine dönen küçük bir çocuk düşünün... Tek hayali sırtında taşıdığı formada ismi yazan futbolcu gibi olabilmek. Düşlediği yere ulaşmak için çıktığı uzun seyahatte sahip olduğu genler, onun yolunu mu açacak yoksa yoluna taşlar mı döşeyecek? Şampiyon kimdir? Doğuştan şanslı olan mı, çok çalışan mı? Şampiyon geni gerçekten var mı? Neden bazı sporcular daha lider ruhludur, bazılarıysa kuralları sürekli ihlal eder? Neden bazı futbolcular hep kırmızı kart görür? Oyun dışı kalmak onların genlerinde mi yazılıdır? Yazar, yıllardır moleküler genetik üzerine yaptığı çalışmaların şaşırtıcı sonuçlarını kaleme alıyor bu kitabında. (Destek Yayınları) Kişilik çözümlenmesi Özge Burçak Öztürk Güven’den Dostlar Apartmanı. "Ertesi sabah, popomun arkasında bir kaşıntıyla uyandım. Dokunduğumda, kuyruk sokumumun başladığı yerde hafif bir çıkıntı geldi elime. Çıkıntıdan aşağıya doğru, ince uzun tüylü bir kuyruk sarkıyordu. Sıçrayarak dört ayak üzerine doğruldum. Göğüslerim kaval kemiğime uzanıyordu. Vücudumun her yeri tüyle kaplanmış, benek benekti. Ellerim ve ayaklarımda siyah toynaklar, üzerlerinde aylardır silmediğim aşınmış kırmızı ojeler. Başucumdaki kaleme uzanıp dişlerimin arasına soktum. Cep telefonumu açıp annemi aradım. Uzun uzun çaldı." Yazar öyküleriyle okuru, insan psikolojisinin gizil kalmış yanlarıyla yüzleştirerek, zengin bir kişilik çözümlemesi olanağı sunuyor. (Klaros Yayınları) Tecrübeye dayalı tarif N. Yakut Küçüközbek’ten Meleklerimle Yemekler. Yazar tamamen bebek bakımından bihaber bir anneyken doğan her çocuğuyla yavaş yavaş her şeyi öğrenmiş. Gerek kitaplardan, gerekse tecrübeli büyüklerinden yardım alarak uzmanlaşmış. Uzmanlaşınca da bunu bizimle paylaşmaya karar vermiş. Bu kitaptaki tıbbi bilgiler haricindeki bütün her şey tecrübeye dayalı tarif ve önerilerdir. (Alfa Yayıncılık) Pratik deneyimler Akif Manaf’tan Siyaset Nedir ve Nasıl Yapılır? Yazar kitapta evrensel bilgileri kapsamlı bir şekilde, gerekli tüm detaylarıyla birlikte ele almıştır. Bu eşsiz eser hem derin teorik bilgilere hem de çok boyutlu pratik deneyimlere dayanmaktadır. Bu kitabı okuyan insan, siyaset konusunda bütün sorularına cevap bulacaktır! Siyaset nedir? Siyaset dinamikleri nedir? Siyaset psikolojisi nedir? Siyaset merdiveni nedir? Siyaset tohumları nedir? Bu ve bunun gibi sorular artık cevapsız kalmayacak! Bu şaheserde verilen bilgilere sahip olan ve yaşamını bu bilgiler ışığında şekillendiren herkes fiziksel, zihinsel ve ruhsal sağlığını sonuna kadar koruyabilecek. (Az Kitap) 20 müthiş öykü Stephen King’ten Hayaletin Garip Huyları. İğrenç sıçanların yeni bir dünya kurduğu karanlıkların derinliklerinden, hayatla ölümü birbirinden ayıran baş döndürücü yüksekliklere. İnsanlığı yeryüzünden silmeye çalışan bir virüsten, uzayın sonsuzluğundan gelen korkunç bir tehdide. Bağımlılıktan kurtulmak için alışılmadık yollara başvuran bir adamdan, mide bulandırıcı bir dönüşüm geçiren yalnız bir alkoliğe. Tüylerinizi diken diken edecek yirmi müthiş öykü. (Altın Kitaplar) Hazanın ayak sesleri Aydan Yıldız Güneş’ten Yürekten Düşen Damlalar. Ey bahar topla çiçeklerini güllerini, Artık dallar üstüne salma bülbüllerini, Güneş sende yakma yeryüzünü gökyüzünü. İşte duyuluyor hazanın ayak sesleri. Zamanın geçmiş bırak yeşilin ellerini. Sararan yapraklar sersin toprağa kendini içekler teslim etmiş yeryüzünde bendini. İşte duyuluyor hazanın ayak sesleri. (Arsine Yayınları) Gizemli sesler Hayalet Müzik-On Yazardan Oluşan Dehşet Öyküsü. Kanın, insanın üstüne ne zaman, nereden sıçrayacağı belli olmaz. Ölümün aşkla, aşkın intikamla, hüznün ihtirasla, coşkunun cinayetle, sevincin kıyametle ilgisi varsa, yaşadığımız dünya haddinden fazla tekinsiz demektir. (…) Hangi müziği dinlerseniz dinleyin, müziğin bu tekinsiz hayatı görmezden gelmenizi sağlayamayacağını bilmelisiniz. Çünkü sizi kendinizden geçiren o ritmin Dante’nin cehennemindeki budaklı ruhların birbirine sürtünmesinden kaynaklanıp kaynaklanmadığını, şarkının sonundaki gizemli seslerin, ölen birinin boğazından çıkan son sesler, son hırıltılar olup olmadığını kim bilebilir ki? (Artemis Yayınları) Ayartıcı masallar Küçük İskender’den Yirmi 5 April. Sorunumun tüm insanlığın sorunu, tüm yaşamın ve felsefenin sorunu olduğunu kavramıştım; bu kavrayış, ansızın bir gölge gibi geçti üstümden. Alabildiğine kişisel yaşamımın ve düşünüşümün, o büyük sinir sisteminin ezeli ve ebedi ırmağında çok köklü bir pay sahibi olduğunu birdenbire görüp hissetmem, korkularla, derin bir saygıyla doldurdu hacmimi. Yazar, her yeni baskıda bölümler eklediği kitabı sürekli gelişen bir organik metin, masal şiir olarak tanımlamıştı. Gençlere ve yetişkinlere adanmış bu ayartıcı masallar yeraltını, yalnızlıkları, ölümcül güzellikleri, tehlikeli keşifleri, tüm değerlere meydan okumayı konu alıyor. (Can Yayınları) Korkutucu bir yer Darcy Coates’ten Craven Malikanesi. Daniel, düzenli bir iş bulmak için çalmadık kapı bırakmamıştır. Tüm çabaları sonuçsuz kalmışken bir gün eline bir zarf ulaşır. Bran adlı gizemli birinden gelen mektupla Craven Malikanesi'nde bahçıvan olarak çalışması isteniyordur. Daniel şansını denemeye karar verir ve 1800'lerin başında ölen küçük bir kızın mezarının bakımıyla işe koyulur. Zamanla Daniel bu evin normal bir yer olmadığını düşünmeye ve giderek artan bir gizeme sahne olduğunu anlamaya başlar. Onu işe alan Bran’ın gerçek kimliği hâlâ belirsizdir ve Craven Malikânesi günden güne daha korkutucu bir yer haline gelmektedir. (Çınar Yayınları) Garip kurnazlıklar Aziz Nesin’den Bizim Memleket. Gülmece edebiyatımızın doruktaki yazarından seçme öyküler. Toplumsal düzendeki çarpıklıklardan bir asır geçse de değişmeyen bildik dertlerimize, en naif yanlarımızdan garip kurnazlıklarımıza bir memleketin portresi. Seçmek elimde olmadığı için, çok uygunsuz bir zamanda doğmuşum; Birinci Dünya Savaşı’nın en kanlı, en ateşli günleri, 1915’te. Yine seçmek elimde olmadığı için, yalnız uygunsuz zamanda değil uygunsuz bir yerde doğmuşum: Türkiye’nin en büyük zenginlerinin oturduğu İstanbul adalarından Heybeliada’da... (Doğan Kitap) En sevdiği yemek Gupse Özay’dan Jüpi ve Manav Abinin Tup Turuncu Rengi. Jüpi yedi yaşında. En sevdiği yemek bezelye. Onları küçük yeşil gezegenlere benzetiyor. Favori gezegeni en büyüğü olduğu için Jüpiter. Uzaya gitmeyi çok istiyor. Annesinin ona kitap okumasından çok hoşlanıyor. Müzik dinlemeye, hayvanlara ve yastıklardan yaptığı uzay gemisiyle oynamaya bayılıyor. Ha, bir de mahallesini seviyor. Devamlı evde oturup televizyon seyretmek ona göre değil. Sokaklar daha eğlenceli ve maceralı. Jüpi bu macerasında, konuşan bir rengin peşine düşüyor ve hayattaki tüm renklerin önemli oluğunu öğreniyor. (Doğan ve Egmont Yayıncılık) Eğlenceli, düşündürücü, dönüştürücü Şevin Ballıktaş’tan Daha Adını Koyamadık. Ya bilinçli kararlarınız buzdağının sadece görünen yüzüyse! Gün içinde istemsizce verdiğiniz tepkileri gözden geçirmeye hazır mısınız? Daha Adını Koyamadık Bay Doğru’yu arayan, tam da bulduğunu sanan, sonra “Kime göre doğru?” sorusuna takılan bir kadının hikâyesi! Doğrularınızı sorgulayıp zihinsel ve duygusal tuzaklardan kurtulmanın yollarını öğreneceğiniz sıra dışı bir roman. “Kitap günümüzün aşkını, aşkın zorunlu kişisel gelişim yollarını inanılmaz komik bir dille anlatıyor. Eğlenceli, düşündürücü, dönüştürücü!”  Kevser Aycan Aşkım Saroğlu. (Doğan Novus) Destansı bir direniş Zeynep Göğüş’ten Zeytin Kuşu. Yazar destansı bir direniş hikâyesi anlatıyor. Hem kentte hem köyde toplumsal hafızayı yok etmeye yönelik bir dönüşüme karşı çıkanların topyekun mücadelesi, zeytin ağacında simgeleşiyor. Kitapta, şehirlerde rant elde etmek için yapılan kentsel dönüşüm ile köylerde mermer ocağı açmak için yapılan ağaç kıyımı beklenmedik bir isyanı ateşler. Geçmişlerini ve geleceklerini korumak isteyenler haklarına sahip çıkacak, meydanlarda bir araya gelecek; köy ve kent birbirine omuz verecektir. (Everest Yayınları) Kişilikleri tanıma Erol Göka, Murat Beyazyüz’den Geçimsizler. Kişilik kavramını anlamak, kişiliğin içinde barındırdıklarını ve oluşumunu keşfetmek, bazı kişilik özellikleri sebebiyle birlikte yaşamakta zorluk çektiğiniz insanlarla daha uyumlu bir hayat sürebilmek istiyorsanız elinizde tuttuğunuz kitaba bir göz atmanız yeterli olacaktır. İlişkilerinizde yaşadığınız sıkıntılarda danıştığınız, kendisine güvendiğiniz, tecrübeli, bilgili insanlara koşma alışkanlığınız bu kitapla dönüşüme uğrayacak. (Kapı Yayınları) Vatanına tutkuyla bağlıydı Nurten Yalçın Erüs’ten Şair Edip Dürüst Tüccar Leon Bahar'ı Takdimimdir. Ankaralı Yuda Leon Bahar… Şiire tutkundu, tek bir şiir yazamadı. Iskalanmış bir hedef, kaybedilmiş bir mevzi oldu şiir ona. Yıllarca adını bir muharrir olarak görmek istedi; bıkmadan usanmadan gazete idarehanelerine yazılar gönderdi. Ona tek sütun bahşetmeyen gazeteler, borcunu ödemeyenlerin listesine adını yazdılar. Hep iyi bir tüccar olmaya gayret etti, ne var ki dürüst bir tüccar olduğunu ispatlamak için Aşkale yollarına düşmek mecburiyetinde bırakıldı. Vatanına tutkuyla bağlıydı, vatan haini muamelesi gördü. Bu topraklar Leon Bahar ve onun gibilerin kıymetini bilemedi. Bilemediği gibi onlara yaşattıklarıyla ne yüzleşti ne de onlardan özür diledi. Leon Bahar’ın 44 yıllık kısacık ömrü meramını anlatmasına müsaade etmedi. Ömrü vefa etseydi gerçek vatanseverliğin dinle, ırkla, zenginlikle değil, yürekle olduğunu anlatmanın bir yolunu bulurdu belki. (Kırmızı Kedi Yayınları) İstemeyi bilin Öznil Erdem’den İste. Her birimiz birbirinden ince detaylarla, farklı amaçları içinde barındıran evrenleriz. İşte bu iç evrenlerimizi bir yaşam şekline dönüştürmek için istemenin altın kuralını özümsememiz gerekiyor: Doğru şekilde istemeyi bilmeliyiz. Çünkü arzu ve dileklerimiz, aynı zamanda bizi kendi varlığımızın gerçek potansiyeline doğru götüren köprülerdir. Bunun için ruhun sanatçı bir ruha dönüşümü gerçekleştirilebilmeli, incelip kristalleşmesine korkmadan izin verilmeli ve hayatın ilahi akışından gelen mesajlara açık olunmalıdır. Tüm bunların sonrasında ise kişi, kendi evreninde hür bir kelebeğe dönüşecektir. (Mona Kitap) Geçmişi onurlandırmak Evrim Kuran’dan Z-Bir Kuşağı Anlamak. Yazar “2000’lerin başından bu yana gördüklerimi kuşaklar üzerinden okumaya çalışıyorum. Kuşakları anlamak; geçmişi onurlandırmak, geleceği mümkün kılmak için fevkalade bir araç. Bir kuşağı anlamak, bir dönemi anlamaktır. Bir dönemi anladığınızda ise paradigmanın kıskacına sıkışmaktan kurtulursunuz. Ve sizin gibi olmayanları kendinize ait yargılarla değil, onlara ait gerçeklerle görmeniz mümkün olur. Bu mümkün olduğunda ise dönüşürsünüz. Birey olarak, kurum olarak, toplum olarak. Bu kitabı Z kuşağını anlamak isteyenler ve kuşağın ta kendisi için yazdım” diyor. (Mundi Kitap) Medeniyeti kurtarma Walter M. Miller, Jr.’den Leibowitz İçin Bir İlahi. Nükleer savaş sonrasında dünyadaki yaşam neredeyse yok olmuştur. Ama nükleer savaşa giden yolda medeniyet hali hazırda çökmeye başlamış, cehalet evrensel hale gelmiş ve kitaplar yakılmış, hatta okuma yazma bilenler öldürülmüştür. Savaştan sağ kurtulan ve bu düzene karşı duran elektrik mühendisi Isaac Edward Leibowitz ise kitapları saklayarak, onları çoğaltarak ve ezberleyerek medeniyeti kurtarmayı amaçlamaktadır. Bu idealizmi sayesinde müritler edinen Leibowitz’in peşinden giden kardeşliği de onun kurtarabildiği bu bilgileri her ne olursa olsun korumaya yemin etmiştir. (İthaki Yayınları) Sanata ilgi duyanlara Doğan Hasol’dan Mimarlık Cep Sözlüğü. Boyutlarıyla kolay kullanım olanağı veren kitap mimarlar ve mimarlık öğrencileri için olduğu kadar mimarlığa, sanata ve tasarıma ilgi duyanların yanı sıra yakın meslek dallarında çalışanların da rahatlıkla yararlanabileceği şekilde, kapsayıcı ve yoğun bir içeriğe sahip. Yaklaşık 3 bin maddeden oluşan sözlükte, açıklamaları desteklemek amacıyla 400’e yakın çizim ve fotoğraf bulunuyor. (Remzi Kitabevi) Kapsamlı bir kitap Brianne Keith’ten Amerikan Edebiyatı-101. Edgar Allan Poe, Willa Cather, Henry David Thoreau, Mark Twain ve daha fazlası... Dünden bugüne önemli Amerikan yazarların listesi böyle uzayıp gider. Hepsi de Amerikan edebiyatının, hatta Amerika Birleşik Devletleri’nin şekillenmesinde önemli rollere sahiptir. Ancak genellikle kitaplar ya edebiyata ya da sadece ülke tarihine odaklanır, üstelik sıkıcı detaylarla doludurlar. Amerikan Edebiyatı 101 ise Amerika’nın tarihi, kültürü ve dili hakkında ayrıntılı, üstelik çok eğlenceli bir özet niteliğinde. Sömürgecilik dönemi anlatılarından çağdaş şiire, gotik edebiyattan kurgu dışı romana, postmodernizmden büyülü gerçekçiliğe, Amerikan edebiyatıyla ilgili bilmek istediğiniz her şey bu kapsamlı kitapta! (Say Yayınları) Aşkla geçmiş bir ömür Şefik Can’dan Mevlana İle Bir Ömür. “Doksan küsur yıllık bir mazi ve bu maziye sığdırılmış, aşkla, heyecanla geçmiş bir ömür… Yazarın, babasından tevarüs eden Mevlânâ sevgisi ile başlamış eğitim-öğretim hayatı ve geçen yıllar yoluna daima Mevlânâ ve Mevlânâ’ya ömür ve gönül vermiş kimseleri çıkarmış. İstanbul başta olmak üzere bu toprakların yetiştirdiği ilim-irfan sahibi kim varsa gitmiş, görmüş, ziyaret etmiş. Yazarın sohbetleri, bu ülkenin irfan meclislerinin yeniden canlandırıldığı bir yer idi…” Sezai Küçük. (Sufi Kitap) Çiçek çiçek dolaş Aydan Yıldız Güneş’ten Tutunmak. Kelebek yolun sonu dediği anda, Allah kelebeğe ‘ol’ dedi. Tüm dünya renklerine bürün ki, çiçek çiçek dolaşıp dünyaya renk katasın, baharı renklerinle donatasın. Senin o zarın içinde geçirdiğin günler hatırına, karşılığını vermeden canına kast etmek benim şanıma yakışmaz. Cefa ile yoğrulan her şey muhakkak ki ödüle layıktır. Hayata çile içinde veda etmeden dünya renklerine bulanmalı ve muradını almalısın. Şunu da bil ki senin narin bedenin bu dünya cefasına dayanamazdı. (TAVEO Yayınları) Yokluktan var edilen Cumhuriyet'in Ekonomi Politiği: Devletçilik-Halkçılık-Planlama-Kalkınma. Mustafa Kemal Atatürk’ün “Tam bağımsızlık, ekonomik bağımsızlıkla mümkündür” sözü bugün daha da önem kazanmıştır. Kurtuluş Savaşı’yla kurulan Cumhuriyetimizin yarattığı kurumlardan, bozkırdaki mucizeden öğrenilecek o kadar çok şey var ki! Cumhuriyetin yarattığı mucizeyi, kurduğu fabrikaları küçümseyenlerin, “devlet fabrika mı işletir?” diyenlerin, yokluktan var edilen tüm kurumları, fabrikaları özelleştirenlerin, satanların ülkemizi getirdiği yer ortadadır. Kitap, ülkemizin yetiştirdiği kıymetli, birikimli hocalar, uzmanlar, hem Cumhuriyet ekonomisini, planlamayı, kalkınmayı, kısaca Cumhuriyetin mucizesini hem de serbest piyasayla birlikte rayından çıkan ekonomiyi, bugün gelinen noktayı, sebep ve sonuçlarıyla, çözüm önerileriyle birlikte kaleme aldı. (Tarihçi Kitabevi) Benliğini bulmak Bahadır Yenişehirlioğlu’ndan Antikacı. Her şeyi geride bırakıp çekip gitmek kolay mı? Kurmak için yıllarca uğraştığı düzeninden bir çırpıda vazgeçebilir mi insan? Geride bıraktıkların ne olacak? Sorumluluklarını ne yapacaksın? Gözünün içine muhabbetle bakanlar ne yapacak sensiz? Peki ya hayallerin? Gerçekten yaşadığın hayatı istiyor musun? Bu kısacık ömrünü başkalarının istediği gibi mi sürdüreceksin? Benliğini bulmak için hiç mi uğraşmayacaksın? Gidebilirsen eğer, gittiğin yerde seni neler bekler? Gidemezsen kimdir aslında bunun sorumlusu? Üsküdar'ın sırtlarından İstanbul'u sessizce izleyen o ev, içinde Antikacı Cemil Bey'in hikâyesiyle birlikte neler barındırır? (Timaş Yayınları) Demokratik bir okul Mehmet Atilla’dan Gülmeyi Bilen Müdür Aranıyor. Bu okulun yönetiminde çocukların da söz hakkı var! İnan Vakfı 29 Şubat Ortaokulu için yeni bir dönemin başlangıcıdır. Pırr diye uçup giden eski müdürün yerine yenisi aranmakta, internet üzerinden başvurular yağmaktadır. Ancak, okulun vizyon sahibi yönetim kurulu başkanı Akın Bey’in, karar süreciyle ilgili dâhiyane bir fikri vardır: Seçim için oluşturulacak yedi kişilik kurulda, yönetimden üç, öğretmenlerden ise iki kişi bulunacak, kalan iki kişi ise öğrencilerden seçilecektir! İşte böylesi demokratik bir okul ortamında eğitim gören Esin için, şu sıralar hayat her zamankinden çok daha heyecanlıdır, çünkü o da kurula seçilmiştir... Eğitim sisteminde emsal teşkil edecek bu yeni oluşumun bir parçası olduğu için hem çok gururlu hem de çok sevinçlidir. Oysa, bilmediği mini minnacık bir ayrıntı vardır: Adayların arasında babası Bora Bey de yer almaktadır! Peki, babası bu zorlu yarış için mücadele verirken Esin tarafsız kalıp adil davranabilecek midir? (Tudem Yayınları) Delikanlım Nazım Hikmet’ten Benerci Kendini Niçin Öldürdü? Kitap, Sühulet Kütüphanesi tarafından 1932 yılında ilk defa yayınlanmıştır. Bu kitapta ilk baskının kapağı Ali Suavi tarafından ve sayfa düzeni kullanılmıştır. Ayrıca ilk baskıda yer alan Fikret Mualla’nın bu kitap için yaptığı 8 desen de bulunmaktadır. Delikanlım! İyi bak yıldızlara, onları belki bir daha göremezsin. Belki bir daha yıldızların ışığında kollarını ufuklar gibi açıp geremezsin. Delikanlım! Senin kafanın içi yıldızlı karanlıklar kadar güzel, korkunç, kudretli ve iyidir. Yıldızlar ve senin kafan kâinatın en mükemmel şeyidir. (Yapı Kredi Yayınları)