İşte böyle olmalı
Gazi’nin, iki kez ayrı ayrı tarihlerde gelip gecelediği ve Seyit Onbaşı ile konuştuğu Terzizade Konağı, önümüzdeki yıl Atatürk Evi ve Müzesi olarak hizmete girecek.
Gazeteci Ertuğrul Akçaylı, Mustafa Kemal Atatürk’ün iki kez gelip konakladığı Terzizade Konağı’nın hikâyesini Sözcü HaftaSonu’na anlattı. Atatürk’ün, Çanakkale kahramanlarından Seyit Onbaşı ile konuştuğu Balıkesir’in Havran ilçesinde yer alan bu konak şu anda restore ediliyor, yenileme çalışmalarının ardından da Atatürk Evi ve Müzesi adıyla ziyarete açılacak. Fikri temeli, Balıkesir’in eski Büyükşehir Belediye Başkanı Edip Uğur tarafından atılan ve bugünkü Büyükşehir Belediye Başkanı Yücel Yılmaz ile Havran Belediye Başkanı Emin Ersoy tarafından desteklenen proje halk tarafından takdirle karşılandı.
AİLE BÜYÜKLERİNDEN MİRAS
Konağın restorasyon çalışmaları da Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Dekanı ve Restorasyon Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Demet Binan danışmanlığında kalabalık bir ekipçe gerçekleşmekte. Atatürk’ün 7 Şubat 1923’teki ziyaretini, Terzizade Konağı’nın 3. kuşak sahiplerinden İzzet Özaydın, aile büyüklerinden dinlemiş. Atatürk’ün konağa girişini Özaydın, büyükannesi Emine Terzioğlu’ndan naklen şöyle anlatıyor: “Dedemiz Saadettin Bey; Atatürk’ü, Latife Hanım’ı ve diğer konukları karşılıyor. Saadettin Bey’in eşi Emine Terzioğlu, Atatürk ve Latife Hanım’a, ‘Efendim hanımlar bu tarafa, beyler yukarıya üst kat salona çıkacaklar’ deyince Gazi, Latife Hanım’ın elinden tutarak; ‘Latife Hanım lütfen siz şuradan, ev sahibesini takip edin’ dedi.
EVET PAŞAM, OKULUMUZ KAPALI
İsmet Paşa, Çakmak Paşa, Karabekir ve Özalp Paşalar merdivene doğru yürüdü. Herkes yerini aldıktan ve ilk tanışma konuşmalarından sonra ev sahipleri Gazi Paşa ve arkadaşlarına kahvelerini nasıl alacaklarını sordular. Kahveler içildikten sonra evin küçük kızı Kamuran Hanım (İzzet Bey’in büyük teyzesi) sonrasını şöyle anlatıyor: “Fincanları topluyorduk. Evin küçük kızı olarak Gazi Paşa’ya kahve fincanını götürdüğüm gibi boşunu da ben alacaktım.
Tam Paşa’nın önüne gelmiştim ki Atatürk bana ‘Sen kimin kızısın’ diye sordu. Orada bulunanlardan Hacı Raşit Bey de ‘Paşam, Sadettin Bey’in kızı’ dedi. Atatürk gülümseyip ‘Efendim Türk evlerinin adeti olarak kahveyi evin küçük kerimesi getirir, fincanın boşunu da alır’ diye cevap verdi. Sonra bana dönüp yeni bir soru sordu, ‘Yavrum sen okula gidiyor musun’ diye. ‘Evet Paşam ama şu anda okulumuz kapalı’ dedim.
ASKER HEMEN OKULDAN AYRILSIN
Atatürk’ten, ‘Okul niye kapalı ki’ sorusu gelir. Cevap da ‘Okul binasında askerler ve askeri malzemeler var. O yüzden gidemiyoruz’ olur. Paşa birden kaşlarını çatar ve yanındaki subaya döner, ‘Oraya birini gönderin, asker okul binasından hemen ayrılsın, öğrenciler yerleşsin. Tedrisat derhal başlasın’ der.