İran'ın ünlü gruplarından Kako Band, iki gün sonra, 9 Mart'ta Haliç Kongre Merkezi'nde dinleyicilerinin karşısına çıkacak. Electro Fusion alanında Ortadoğu’nun en ünlü grubu olan Kako Band, 2007 yılında İran’ın Shiraz şehrinde, Nima ve Pouya Sarafi kardeşler tarafından kuruldu. Grup, kendi ürettikleri dille müziklerini yapmayı sürdürüyor. Temel sloganları ise barış... 2015 yılında çıkardıkları 'Davet' adlı albümün yanı sıra, Ekim 2017’de çıkardıkları 'Best Songs Collection' adlı albümlerindeki uyarlamaları da seslendirecek olan grup, izleyicileri şaşırtacak sürprizlerle sahnede olacağını duyurdu. Konser öncesi bir araya geldiğimiz Kako Band ile müziklerinden duygu dünyalarına, dünya barışından Türkiye'yle ilgili ilk gözlemlerine kadar birçok şeyi konuştuk...
kakoband2 Nima Sarafi (solda) ve Pouya Sarafi
Türkiye'yle ilgili ilk gözlemleriniz nedir?  Türkler, çok misafirperverler. Buraya gelmek bizim için büyük bir onur. Burada olmaktan çok mutluyuz. Daha önce de Türkiye'yle ilgili düşüncemiz hep pozitifti. Türkler, sanatla çok ilgililer. Türkiye'ye her zaman yakındık. İnsani olarak da gelenekler açısından da kendimizi hep yakın hissettik Türkiye'ye. Yurtdışındaki konserlerimize Türkiye'den başlamak istedik. İstanbul'daki konserimiz, en iyi işlerimizden birisi olmaya aday. Işıkla, sesle, performansla duygularımızı izleyicilere geçirmeyi düşünüyoruz. İzleyicileri şaşırtacak bir performansımız olacak, davulla. Bu performansa çok çalıştık. 'İBRAHİM TATLISES ÇOK İYİ MÜZİK YAPIYOR' Türkiye'de kendinize benzettiğiniz müzisyenler var mı? Bugüne kadar Türklerden bizim tarzımıza yakın bir tarz var mı, duymadım. Ancak Türkler müzikte çok güçlüler. Hep duyguyla sanat yapıyorlar. Kimi tanıyorsunuz Türk müziğinden? İbrahim Tatlıses'ten bahsedebiliriz. Kendisi müzikte çok güzel işler yaptı bugüne kadar. Müzikal açıdan çok önemli şeylere imza attı. Hep hisle, duyguyla üretti. Kako Band'in müzikteki temel amacı nedir? Biz tamamen sınırları kaldırmak istiyoruz. Dinleyicilerimizle tek bir dil olmak istiyoruz. Belirli bir kesme değil, herkese sesleniyoruz. İnsan sevgisi üzerine müziğimizi yapıyoruz. Müziğimiz dürüstlüğe, sadakate, dünya barışına davet ediyor. Bizim beynimizde barış var. Onu herkese duyurmak istiyoruz. En önemli şey dünyada barışın olması. Bizim müziğimizi dinleyenlerin insanlığa dair şeyler hissetmesini istiyoruz. Bizi dinledikten sonra insanların hata yapmaktan vazgeçmesi arzusundayız.
HİSLERLE DOLU BİR DİL ÜRETTİK Siyasetle aranız nasıl? İran'daki gelişmelerle ilgili bir şeyler söylemek ister misiniz?  Bizim bakış açımız hep sanata dair. Her ne kadar da bazı zorluklar olsa da İran'da bize destek olunuyor. Kako Band olarak siyasetle işimiz yok. Bizim siyasetimiz, siyasetsizlik. Kako Band'e özel dil nasıl üretildi? Biz bir ortak his diline eriştik. Kendimize hislerle dolu dil ürettik. Bu dil, kendi yaşamlarımızın tecrübelerinden doğdu. Bizim hislerimiz herhangi bir dile sığmıyordu. Bu his, her şahsa özel bir histir. Bizim isteğimiz, dinleyicilerin kendi ruh haline göre bizim müziğimizi anlamlandırması. Müzik nasıl sınırları aştıysa, dilimiz de öyle sınırları aşıyor.