Keşfedilen yeni yapı, eskiçağ mimarlığı ve mühendisliği ile ilgili önemli bilgilere ulaşılmasını sağladı. Yaklaşık 400 metrekarelik alana inşa edilen bina, Roma İmparatorluğu’nun son yıllarında ‘Ana Tanrıça Kenti’ Metropolis’te ihtişamlı bir yaşamın izlerini taşıyor. Çok iyi korunmuş durumda bulunan bina, kentte yaşayan ustaların ileri düzeyde mimarlık ve mühendislik bilgisine sahip olduğunu da gözler önüne seriyor. Yapıya girişin sağlandığı geniş avlunun mermer döşemelerinin altında ortaya çıkarılan geometrik bezemeli mozaikler, binanın yıkıcı bir depremle zarar gören başka bir yapının üzerine inşa edildiğini ortaya koyuyor. BİN 500 YIL ÖNCESİNİN HAMAMI Yeni bulunan binanın içinde, Metropolis’teki iki büyük hamam kompleksinin aksine, özel kullanıma hizmet eden ve “Balneum” olarak adlandırılan küçük bir hamam keşfedildi. M.S. 4.-5. yüzyıllarda inşa edilen Metropolis Balneumu’nun, küçük mekânları ve ancak bir aileye hizmet verebilecek kapasitesi ile varlıklı bir Metropolisli’nin ya da Metropolis’te yaşayan bir yöneticinin mülkü olduğu tahmin ediliyor. Balneum’un mermer avlusunun bir yanında en çok 3-4 kişinin kullanabileceği bir havuz bulunuyor. Bu havuzdan, tamamı renkli mermerlerle kaplanmış havuzlu ön odaya geçiliyor. Bu oda dar bir kapı ile girilen ılık odaya geçişi sağlıyor. Buradan da Balneum’un merkezi yıkanma kısmı olan ve içinde küvet şeklinde 2 ya da 3 yıkanma bölmesi bulunan en sıcak odasına geçiliyor. Bu odanın yanında yine ısıtılan, ancak hiçbir su bağlantısı olmaması sebebiyle ıslak mekân olarak değerlendirilmeyen bir başka oda bulunuyor. Bu odanın günümüzdeki saunalar ile karşılaştırılabilecek bir terleme odası olduğu düşünülüyor. Kazı ekibi, sıcak oda ile birlikte, günümüzden yaklaşık 1500 yıl önce mekânın yerden ve duvardan ısıtıldığını gösteren, eşine az rastlanır mühendislik harikası sistemi de sağlam olarak tespit etti. Metropolis Antik Kenti Kazı Başkanı Prof. Dr. Serdar Aybek, "Metropolis’te 2019 yılında gerçekleştirdiğimiz kazılarla ortaya çıkardığımız buluntularla, 1500 yıl önce Anadolu’da ne kadar gelişmiş medeniyetlerin yaşadığını bir kez daha kanıtlamaktan dolayı mutluluk duyuyoruz. Balneum’da keşfettiğimiz gelişmiş ısıtma sistemi, kentin ve kent halkının o dönem yaşamına dair önemli ipuçlarını ortaya koyuyor. Kentin ileri gelenlerinden birine ait olduğunu düşündüğümüz özel hamam yapısı, bugün dahi çok gelişmiş kabul edebileceğimiz bir ısıtma sistemine sahip olduklarını, temiz ve kirli suyun birbirine temas etmeden geçmesini sağlayan bir mühendislik çalışması yapıldığını gösteriyor. Önümüzdeki yıllarda gerçekleştireceğimiz kazılarla, ortaya çıkardığımız yeni bina ve içinde bulunan Balneum’un da birer parçası olduğu çok önemli bir yapı topluluğunu gün yüzüne çıkarmayı hedefliyoruz” dedi.