Geçtiğimiz ay 14 parçadan oluşan ilk türkü albümü Pinhan ile müzik dünyasına ilk adımını atan Ayşen Biten'in Yağmur Damlası Gibi adlı türküye çekilen klibi, kısa sürede Youtube üzerinden 270 bin kişi tarafından izlendi. Son günlerin dikkat çeken genç sanatçısı aynı zamanda uçak mühendisi olarak çalışıyor. Ayşen Biten'le önce havacılıkla uçakları, sonra da müziği konuştuk. Asıl mesleğin uçak mühendisliği ama türkü söylüyorsun. Müzik benim gerçekte ilk gözağrımdır. Kendimi bildim bileli müzikle haşır neşir oldum. Ancak ODTÜ Havacılık ve Uzay Mühendisliği mezunu olduktan sonra uçak mühendisi olarak hayata atıldım. Bir uçak mühendisi neler yapar, görevleri nelerdir? Uçak mühendisleri, diğer bütün mühendislerde olduğu gibi tasarım, üretim, analiz ve test faaliyetleri yürütürler. Yeri gelir, proje üretirler, yeri gelir satış ve satın alma üzerine çalışmalar yaparlar. Aslında uçak mühendisliği, makine mühendisliğiyle çok benzerlik gösterirler. Sektörde mühendislerin yer aldığı her işi yaparlar aslında. Mesleğini seviyor musun ve gençlere tavsiye eder misin? Uçak mühendisliğini çok seviyorum. Havacılık da tıpkı müzik gibi bir tutku. Aşkla yapılınca başarılı oluyorsunuz. Ancak uçaklar genellikle insanların merak ettiği ya da ürktüğü araçlardır. İnsanlar bu kadar merak edip çekinirken tonlarca ağırlıktaki uçan araçların arkasında yatan mantığı bilmek müthiş bir duygudur. Gökyüzünü seven her gence tavsiye edebileceğim bir meslektir uçak mühendisliği. Astronot olmak aklından geçti mi hiç? Astronot olmak gibi bir hayalim hiç olmadı. Ancak uzayı çok merak ediyorum. Müzik aşkı nasıl başladı, nasıl gelişti? Ankaralıyım ve çocuk yaşta bağlama çalarak başladım hayata. Çünkü ailemde herkesin müziğe bir yatkınlığı vardı. Özellikle dedemin sesi çok güzeldi ve benim çocukluğum onun söylediği türküleri dinlemekle geçti. Lise yıllarında Mamak Belediye Konservatuarı'nda iki yıl eğitim gördüm. Uçak mühendisliği eğitimim sürerken TRT Ankara Radyosu Gençlik Korosu'nda da çalışmaları yaptım. Okul bitince Gazi Üniversitesi Türk Müziği Devlet Konservatuarı'nda yüksek lisansımı tamamladım. Albüm yapmaya nasıl karar verdin? Uzun yıllardan beri albüm yapmak hayalimdi zaten. Yıllarca biriktirdiğim bilgilerimi ve tecrübemi sonunda bir albümde topladım. Albüme Pinhan adını verdim. Pinhan, gizlenmiş, saklanmış anlamını taşır. Böylece bu albüm, bir uçak mühendisinin içinde gizlemiş olduğu müzik aşkını dışarı yansıtmasını ifade ediyor. Albümde hem geleneği koruyorum, hem de modern soundlarla geleneksel ezgileri buluşturuyorum. Neden türkü? Farklı müzikler de dinleyip söylüyorum ama türkülerin bendeki yeri çok başkadır. Özümüzden gelen en saf duyguları yansıtır, içinde tarih vardır, yaşanmışlıklar vardır, samimiyet vardır türkülerin. Acıları, mutlulukları, savaşları, aşkları yansıtırlar. Türkülerimize sahip çıkmak, gerçekte kültürümüze sahip çıkmaktır. Bu yüzden türkü albümü yaptım zaten. Albümün aranjörlüğünü Selçuk Murat Kızılateş yaptı. Türkü seçimini nasıl yaptın? Başta memleketim Ankara türküleri var albümde. Karadeniz, Rumeli, Sıvas, Silifke, Aksaray, Tokat ve Adana'dan da türküler okudum. Albümü dinleyenler, türkülerle Türkiye'yi dolaşacaklar. Bunun yanında üç tane de beste bulunuyor. Repertuvarı 1.5 yılda tamamladım. Eşim bağlama çalıyor. Bugün Ayın Yedisi adlı türküsünü de albüme aldım. Bundan sonra müzikte nasıl bir yol izleyeceksin? Uzun yıllar halk müziğinde çalışmalarımı sürdürmek istiyorum. Şimdilerde klasik kemençe dersleri alıyorum. Halk müziğinde akla gelen isimlerden biri olmak en büyük hedefim. Bunun için de üretmeye devam edeceğim. Bunun yanında kendi bestelerim de var ve bundan sonraki çalışmalarımda onlara yer vereceğim.