Sivas'ın Ayli köyünde dünyaya gelen Zeki Keskin, bir süre önce solunum yetmezliği rahatsızlığı nedeniyle Cumhuriyet Üniversitesi Hastanesi'nde tedaviye alındı. Keskin, tedavisi sürerken geçirdiği kalp krizi sonucu 74 yaşında hayata gözlerini yumdu. Keskin'in cenazesi, bugün Ulu Cami'de öğlen namazı sonrası kılınan cenaze namazının ardından Ayli köyüne defnedildi.
KAZA GEÇİRİNCE SİNEMAYI BIRAKTI
'Bitirim Zeki' lakabıyla tanınan Zeki Keskin, ilk kez 16 yaşında Ankara Devlet Tiyatrosu'nda seyirci karşısına çıktı. Keskin, daha sonra 'Fabrikanın Gülü', 'Karayılan', 'Kasımpaşalı Recep' ve 'Ana Beni Eversene' gibi Yeşilçam filmlerinde Yılmaz Güney, Nuri Sesigüzel, Ahmet Mekin ve Muhterem Nur gibi sanatçılarla kamera karşısına geçti. 1964 yılında 'Fabrikanın Gülü' filminin Zonguldak'ta yapılan galasından dönüşte trafik kazası geçiren ve tekerlekli sandalyeye mahkum olan Keskin, uzun süren bir tedavinin ardından Yeşilçam macerasını sonlandırarak memleketi Sivas'a döndü. 52 yıl önce dönemin belediye başkanı tarafından Sirer Caddesi'nin girişinde kendisine verilen 2 metrekarelik büfede satış yapıp geceleri de konaklayarak yaşamını sürdürdü.
FABRİKANIN GÜLÜ FİLMİNDEN...
MEYDANA İSMİ VERİLMİŞTİ
Keskin, memleketi Sivas'ta 51 yıl önce dönemin belediye başkanı tarafından kendisine verilen iki metrekarelik büfede hem ticaret yapıyor hem de yaşıyordu. Son zamanlarda aşırı zayıflayan Keskin, bitkin düşünce iki gün önce hastaneye kaldırılarak yoğum bakım ünitesinde tedavi altına alınmıştı. Sivas halkı tarafından çok sevilen ve sık sık haberlere konu olan 'Bitirim Zeki' ve çevre halkının talepleri üzerine Sivas Belediyesi, 15 Aralık 2017'de, yıllardır aynı yerde bulunan büfesinin hemen karşısında oluşturulan mini meydana onun ismini verdi.
Tören öncesi yapılan açıklamada, Sivas'a bir hatırası kalacağı için çok mutlu olduğunu ifade eden Keskin, "Çok mutlu oldum, bir yaş daha küçüldüm. Çünkü bir hatıram kalacak Sivas halkına. İstedim ki bir eserim kalsın. Aşık Veysel'in eseri kaldı da niye Bitirim Zeki'nin bir eseri kalmasın. 73 yaşındayım bir daha mı dünyaya geleceğim. Ömrümüz doldu gidiyor. Aşık Veysel'in dediği gibi, 'Uzun ince bir yoldayım, gidiyorum gündüz gece'. Yaşımız doldu, ömür bitti. Başkanıma minnettarım. Bütün Sivas halkına teşekkürlerimi bildiriyorum" ifadelerini kullanmıştı.
SON YOLCULUĞUNA UĞURLANDI
Yakınları tarafından hastaneden alınan Zeki Keskin'in cenazesi, Ulu Cami'ye getirildi. Burada, Keskin için öğle namazına müteakip, cenaze namazı kılındı.
'Bitirim Zeki'nin kız kardeşi Adile Yüksektepe gözyaşı döktü
Cenaze namazına Vali Davut Gül, Emniyet Müdürü Kenan Aydoğan, Büyük Birlik Partisi Genel Başkan Yardımcısı Doğan Ürgüp, Keskin'in kardeşi Abdurrahman Keskin, yakınları ve çok sayıda Sivaslı katıldı.
Namazın ardından Zeki Keskin'in kız kardeşi Adile Yüksektepe, "Nereye gidiyorsun gardaş" diyerek gözyaşı döktü. Keskin'in cenazesi Aylı köyüne götürülerek, gözyaşları arasında toprağa verildi.
'BÜFESİNE BİTİRİM ZEKİ VEFAT ETMİŞTİR' NOTU ASILDI
Sirer Caddesi üzerinde bulunan ve ömrünün büyük bölümünü geçirdiği iki metrekarelik büfesini yatak odası ve mutfak olarak da kullanan Keskin'in dükkanına 'Bitirim Zeki vefat etmiştir' yazısı asıldı. Bitirim Zeki'nin bitişiğinde esnaflık yapan Mustafa Çiftçi kendisiyle 13-14 yıldır komşu olduğunu belirterek, "İyi bir insandı, şen biriydi, kimseyi incitmezdi, işinde gücünde sakin bir insandı. Hayattan zevk alan, şehrin renkli simasıydı. Meydana ismi verildiği için çok sevinmişti. Bu sene kendisini iyi hissetmiyordu, hasta olduğunu biliyordu.
Her sene kışın köye gidip, yazın geliyordu. İlaç içmeyi pek sevmiyordu. Doktorun verdiği ilaçları da kullanmak istemezdi" dedi. Bitirim Zeki'yi 40 yıldır tanıdığını söyleyen esnaf Turan Doğruyol ise, "Hem dükkan komşumuz, hem de eskiden de tanıyordum. Şehrimizin güzel insanıydı, değerli bir arkadaşımızdı. Biz ondan ağrıyıp incinmedik, inşallah o da bizden incinmemiştir.
Rabbim rahmetiyle muamele eylesin. Böyle insanları sevmek, saymak, yaşatmak lazım. Köye giderken bizden helallik alıp öyle gitmişti" ifadelerini kullandı. DHA
