■ Kadın cinayetleri, taciz ve tecavüzler... Ülkemizde kadınların yeterince değer gördüğüne inanıyor musunuz?
O kadar derin ve yaralı bir konu ki. Bir kaç cümleyle anlatılacak bir şey değil. Yüksek eğitimli, dışarda kadına şiddete hayır deyip evinde eşini döven ya da baskı uygulayanlar... En çok bunlara tedavi şart ama kökü değiştirmek lazım. “Kadın bir adım geride dursun” zihniyeti değişmediği sürece kadının başarılı ve ön planda olması, bu tür erkek zihniyetini hep rahatsız edecektir. Kadınlar kendilerine değer versin, çalışsınlar kendi özgürlüklerini ellerinde tutsunlar. Bir başkasının değer vermesine ihtiyaç duymayacak böylece.
■ Siz şiddete veya tacize uğradınız mı?
Kim fiziki, sözlü ya da duygusal şiddete uğramamıştır ki.
■ Balkanlardan İzmir’e göçen bir ailenin çocuğusunuz. Cumhuriyetine ve Atasına bağlı İzmir’e ‘Gavur’ denmesine ne diyorsunuz?
İnsanların talihsiz sözlerini ciddiye almam genelde. Her şehirde karma topluluklar olduğu gibi İzmir’de de var. Herkesin inancına anlayışına saygılı olmam gerektiğini öğrenerek büyüdüm. Cumhuriyetine, ülkesine bağlı, inançları ve ibadeti yüksek bir ailede büyüdüm. En büyük talihsizlik bu ikisinin bir arada olamayacağını düşünmektir.
Abone Ol
Ne kadar iyi olursan ol, vazgeçen kazanamaz!
Derya Uluğ’un Youtube’da Okyanus şarkısı 168 milyon, Canavar şarkısı da 117 milyon kez izlenerek rekor kırdı. Bugünlere düşe kalka gelen şarkıcı, “Pes eden kaybeder” dedi...
Parçaları dinlenme rekorları kıran, müzik listelerinde ilk sıralardan düşmeyen şarkıcı Derya Uluğ ile müzikten aşka, Fenerbahçe’den kadın haklarına kadar her şeyi konuştuk. Sevilen şarkıcı, hedeflerine koşarken zorluklar yaşadığını da itiraf etti. İşte o hoş sohbet...
■ 3 yıl Ebru Gündeş’in vokalistliğinin ardından Okyanus ile müzik piyasasını alt üst ettiniz. Geldiğiniz bu noktada hiç özgüven kaybı yaşadınız mı?
Defalarca yaşadım. Ama hiç vazgeçmedim. O düşmeler beni hep azmetmeye yönlendirdi ve hep daha güçlü kalktım. Ne kadar iyi olursan ol, vazgeçen kazanamaz.
ŞARKIYI BİLİYORLARSA...
■ Youtube’da Okyanus 168 milyon, Canavar 117 milyon izlendi. Kanunlar gibi de bu başarıyı yakalar mı?
“Kanunlar Gibi” birçok platformda zaten aynı başarıyı yakalamış durumda. Hatta dinlenme olarak Okyanus ve Canavar’ı geçti. YouTube hariç. Ama hiçbir şarkımı diğeriyle yarıştırmak için çıkarmıyorum. Her şarkımın çıkış sebebi apayrı ve yeri farklı. Sayılarla çok ilgilenmiyorum sokağa indiğimizde halk şarkıyı biliyor mu önemli olan bu.
SÖZLERİ ÇOK GÜÇLÜ
■ “Kanunlar gibi” şarkısı için bir dinleyiciniz, “Yeni boşanmış bir kadın, olarak dinliyorum nasıl güç veriyor ve nasıl iyi hissettiriyor. Tüm yapılan haksızlıklara karşı tek bir şarkı her şeyi özetlemiş” diyor. Bu tarz yorumlarda neler hissediyorsunuz?
Öyle güç veren sözleri var ki, insanlar da en çok bu yanını sevdi sanki Kanunlar Gibi’nin. Bu tarzda yorumlar görünce mutlu oluyorum. Bazıları büyülü olduğunu söylüyor dinlemeden duramıyorum diyorlar. Twitter’da çok tatlı Kanunlar Gibi Severler var...
■ Uzun zamandır müzisyen Asil Gök ile berabersiniz. Başarı aşkla beraber mi geliyor?
Aşk üretmeye sebep oluyor ama başarıda ikimizin de yeteneği ve çalışkanlığı ön planda oluyor.
■ Profesyonel futbolcular gibi top sektiren videolarınız var. Futbolcu olmayı ister miydiniz?
Çok isterdim ama o zaman böyle kuruluşlar olmadı. En büyük hobim benim. Futbola emek veremedim ama gönül verdim.
■ Sıkı bir Fenerbahçe taraftarısınız. Fenerbahçe iyi başladı. Bu sene o sene mi?
Ahhhhh... İnşallah o senedir. Daha çok erken konuşmak için. Ama ben bu sene gerçekten inanan ve isteyen bir Fenerbahçe görüyorum. Heyecan duyuyorum, umarım bu yıl o yıldır.
■ Arkadaş seçerken nelere dikkat edersiniz?
Öyle bir zamandayız ki herkes herkesin arkadaşı, artık arkadaş seçmek diye bir şey yok bence tanıdıkça görüşmeyi tercih etmek, ya da hayatından uzaklaştırmak var. Yıllardır sahip olduğum çok güzel dostlarım var zaten. Güvenilirler, merhametliler, vizyonlular, kibirli değil samimiler. En önemlisi samimiyet sanırım...
HAKSIZLIĞA GELEMEM
■ Haksızlıklar karşısında ilk tepkin ne olur?
Damarım diyebiliriz. Hiç tutamıyorum kendimi haksızlık karşısında çok hassas noktam benim. Üstelik dünyada bu kadar haksızlık varken...
■ En büyük hayaliniz nedir?
Harbiye’de veya stadyumda müzikal ve görsel olarak büyük bir şov yapmak. Yurtdışında da çok büyük kitlelere konser vermek hayalim.
■ Kadın cinayetleri, taciz ve tecavüzler... Ülkemizde kadınların yeterince değer gördüğüne inanıyor musunuz?
O kadar derin ve yaralı bir konu ki. Bir kaç cümleyle anlatılacak bir şey değil. Yüksek eğitimli, dışarda kadına şiddete hayır deyip evinde eşini döven ya da baskı uygulayanlar... En çok bunlara tedavi şart ama kökü değiştirmek lazım. “Kadın bir adım geride dursun” zihniyeti değişmediği sürece kadının başarılı ve ön planda olması, bu tür erkek zihniyetini hep rahatsız edecektir. Kadınlar kendilerine değer versin, çalışsınlar kendi özgürlüklerini ellerinde tutsunlar. Bir başkasının değer vermesine ihtiyaç duymayacak böylece.
■ Siz şiddete veya tacize uğradınız mı?
Kim fiziki, sözlü ya da duygusal şiddete uğramamıştır ki.
■ Balkanlardan İzmir’e göçen bir ailenin çocuğusunuz. Cumhuriyetine ve Atasına bağlı İzmir’e ‘Gavur’ denmesine ne diyorsunuz?
İnsanların talihsiz sözlerini ciddiye almam genelde. Her şehirde karma topluluklar olduğu gibi İzmir’de de var. Herkesin inancına anlayışına saygılı olmam gerektiğini öğrenerek büyüdüm. Cumhuriyetine, ülkesine bağlı, inançları ve ibadeti yüksek bir ailede büyüdüm. En büyük talihsizlik bu ikisinin bir arada olamayacağını düşünmektir.
■ Kadın cinayetleri, taciz ve tecavüzler... Ülkemizde kadınların yeterince değer gördüğüne inanıyor musunuz?
O kadar derin ve yaralı bir konu ki. Bir kaç cümleyle anlatılacak bir şey değil. Yüksek eğitimli, dışarda kadına şiddete hayır deyip evinde eşini döven ya da baskı uygulayanlar... En çok bunlara tedavi şart ama kökü değiştirmek lazım. “Kadın bir adım geride dursun” zihniyeti değişmediği sürece kadının başarılı ve ön planda olması, bu tür erkek zihniyetini hep rahatsız edecektir. Kadınlar kendilerine değer versin, çalışsınlar kendi özgürlüklerini ellerinde tutsunlar. Bir başkasının değer vermesine ihtiyaç duymayacak böylece.
■ Siz şiddete veya tacize uğradınız mı?
Kim fiziki, sözlü ya da duygusal şiddete uğramamıştır ki.
■ Balkanlardan İzmir’e göçen bir ailenin çocuğusunuz. Cumhuriyetine ve Atasına bağlı İzmir’e ‘Gavur’ denmesine ne diyorsunuz?
İnsanların talihsiz sözlerini ciddiye almam genelde. Her şehirde karma topluluklar olduğu gibi İzmir’de de var. Herkesin inancına anlayışına saygılı olmam gerektiğini öğrenerek büyüdüm. Cumhuriyetine, ülkesine bağlı, inançları ve ibadeti yüksek bir ailede büyüdüm. En büyük talihsizlik bu ikisinin bir arada olamayacağını düşünmektir.
