Oyuncu Tuba Büyüküstün ve adının aşk dedikodularına karıştığı işletmeci Umut Evirgen, 18 Haziran’da Emirgan’da bir mekanda görüntülenmişti. Olayın ardından Evirgen’in korumaları olduğu iddia edilen 2 kişi, Hürriyet muhabiri İsmail Bayrak ve Takvim Gazetesi muhabiri Aydın Hamza’nın içinde olduğu aracı kovalamaya başlamış, aracın önünü keserek silah zoruyla Bayrak’ın fotoğraf makinesini gasp etmişti. Olay sonrası gazetecilerin şikayeti üzerine Umut Evirgen ve korumaları olduğu iddia edilen Doğan Akbaş ile Ahmet Fatih Baltacı tutuklanmış, ilk duruşmada tahliye edilmişlerdi. Sanıkların yargılandıkları davanın karar duruşması bugün görüldü. Duruşma öncesi Tuba Büyüküstün, Basın Suçları Soruşturma Bürosu Kalem Müdürü ve ve beraberindekiler eşliğinde adliye koridorlarında göründü. Büyüküstün’ü görüntülemek isteyen basın mensuplarına, kim olduğu bilinmeyen bir şahıs tarafından müdahale edilmek istendi. Yaşanan kısa süreli tartışmaya rağmen Büyüküstün arkasını dönüp bakmadı. TUBA BÜYÜKÜSTÜN İFADE VERDİ İstanbul 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada, sanık Umut Evirgen katılmazken, sanıklar Doğan Akbaş ve Ahmet Fatih Baltacı hazır bulundu. Duruşmada bir önceki celse çağrılan tanıklar Tuba Büyüküstün, ve 2 kişi dinlendi. Yemini yaptırıldıktan sonra ifadesi alınan Tuba Büyüküstün, "Olay günü Umut ile kahvaltı ediyorduk. Gazetecilerin fotoğraf çektiğini duymadım. Umut karşımda oturuyordu. Yerinden bile kalkmadı. Doğan ile Fatih’in de bir yere gittiğini görmedim. Eve gidince haberlerde izledim. Bu olaylardan hiç haberim olmadı. Olay sonrası Umut ile ne olduğunu konuştuk. Umut da şaşırdı, şaşkındı, o da bilmiyordu. Anlamaya çalıştık sadece" dedi. Duruşmada ayrıca Evirgen’in işlettiği mekanın müdürü İlyas Güngör ve olay günü Büyüküstün’ün yan masasında oturan müzisyen Özer Atik de tanık olarak ifade vererek, olaydan bilgisi olmadıklarını söylediler. İlyas Güngör ifadesi sırasında, "Benim olaydan haberim yok, çalışanlar emanete fotoğraf makinesi getirdiler. Ben de güldüm hatta” deyince, Mahkeme Başkanı Mustafa Karayıldız ise “Niye gülüyorsun, polis için silah neyse, gazeteci için de fotoğraf makinesi odur" dedi. Başkan Karayıldız, ifadeleri alınan tanıkların duruşma salonundan çıkabileceklerini söyledi. Bunun üzerine Büyüküstün, Evirgen’in işlettiği mekanın müdürü, Basın Suçları Soruşturma Bürosu Kalem müdürü ve yanındakilerle birlikte koridorlarda hızla yürüdü. YAĞMA SUÇUNU OLUŞTURMAZ KANAATİ Duruşma devam ederken, Cumhuriyet Savcısı esasa ilişkin mütalaasını açılayarak, Umut Evirgen’in, görüntü çekilen kameranın zorla alınması ve yağmaya azmettirme suçundan kesin ve inandırıcı delil bulunamadığı gerekçesiyle beraatini istedi. El konulan fotoğraf makinesinin sahiplenmek için değil başka bir maksat ile alınmış olması nedeniyle yağma suçunu oluşturmayacağı kanaatine varan savcı, sanık Ahmet Fatih Baltacı’nın beraatini, sanık Doğan Akbaş’ın ise “silahla tehdit” suçundan cezalandırılmasını talep etti. Davayı karara bağlayan mahkeme, Umut Evirgen ve Ahmet Fatih Baltacı’nın atılı suçu işledikleri sabit olmadığı gerekçesiyle beraatlerine hükmetti. Sanık Doğan Akbaş’ın ise silahla tehdit suçundan 1 yıl 8 ay hapse çarptıran mahkeme, sanık Akbaş’ın cezasını erteledi. İHA