NAZAN ÖNCEL nazan-oncel ANNEANNEMİN BAKLAVALARI Torbalı’nın Özbey köyünde anneannemin çiftlik evinde toplanırdık bayramlarda... Anneannemin yaptığı baklavaların tadı hala damağımdadır. Daha sonra hiçbir bayram baklavasında o tadı bulamadım. BERGÜZAR KOREL berguzar ONSUZ TADI OLMUYOR Babamla (Tanju Korel) yaşadığım bayramları çok özlüyorum. Babam olmayınca bayramları hep bir eksik yaşıyorum. O beni İstanbul gezilerine çıkartır, şehir kazan biz kepçe dolaşırdık. Şimdi onun torunu Ali'yi gezdiriyoruz. Bir yerlerden bize bakıp gülümsediğine inanıyorum. TÜRKAN ŞORAY turkan-soray YAĞMUR'LA İLK BAYRAMIM Kızım Yağmur'la birlikte geçirdiğim ilk bayramı unutamam. Henüz bebekti ama Yağmur'la birlikte olmak, bayramı onunla yaşamak bana inanılmaz bir keyif vermişti. Hala o çifte bayram mutluluğu aklımdadır. NİLÜFER nilufer MUTLULUK GÜNLERİ Cihangir’de otururduk, bir apartmanın dördüncü katında. Ailenin tek çocuğuydum ve annem beni pek sokağa bırakmazdı. Bu nedenle bayramlar benim için ailece dış dünyaya açılmanın keyfi demekti. Hiç canım sıkılmazdı bayram günlerinde. CÜNEYT ARKIN cuneyt-arkin MALKOÇOĞLU'NUN BAYRAMI OLMAZ! Anadolu’da, ‘Malkoçoğlu’ serisinden bir film çekiyorduk. Bu yüzden bayramı evden uzak, çalışarak geçirmiştik. Benim için hüzünlü bir bayramdı o, herkes ailesiyle bayramlaşırken, ben Malkoçoğlu olup, atın üzerinden 'Savulun bre' diyerek kılıç sallıyordum. HÜLYA AVŞAR hulya-avsar AĞLAMAKTAN GÖZLERİM ŞİŞTİ 14 yaşındaydım ve bayramın ilk günü aynanın karşısına geçip gözlerime rimel sürmüştüm. Nur içinde yatsın babam benim o halimi görünce küplere bindi. Gözlerimi hemen silmemi istedi. Bu durum çok ağrıma gitti ve çok ağladım. Bayram ziyaretlerine rimelli değil şiş gözlerle gittim. EDİP AKBAYRAM edip-akbayram ÜÇ BAYRAMDA BİR ALINAN AYAKKABILAR Babam oto boya ustasıydı. Çoğu aile gibi yoksulduk. Bir bayram alınan ayakkabıyı üç bayram kullanırdım. Onun için de ayakkabılarıma gözüm gibi bakardım. SEZEN AKSU sezen-aksu ANNEANNEMİN MİS KOKULU MENDİLLERİ İzmir’de çocukluğumda, en büyük zevkim rahmetli babaannemin elini öpmekti. Para pul değil de, onun bana hediye ettiği misler gibi kokan mendilleri unutamıyorum. MUAZZEZ ERSOY muazzez-ersoy İLK ŞARKILARIMI BAYRAMLARDA SÖYLEDİM Bayramda kurulan sofralarımızı unutamıyorum. Annemin yemekleri, babamın misafirlerle yaptığı sohbetler geliyor aklıma. Ben ilk şarkılarımı bayramlarda 'Hadi kızım misafirlerimize şarkı söyle' diyen babamın ısrarıyla söylemiştim. ZEYNEP MANSUR zeynep-mansur BİLEKTEN BAĞLI KIRMIZI AYAKKABILARIM Bayramlarda, bütün kız çocukları gibi bilekten bağlı kırmızı ayakkabıları giymek en büyük mutluluğum olurdu. Başka şeyi gözüm görmezdi. El öpmek, bayram harçlığı almak da farklı bir keyif olurdu. Keşke ellerini öptüğüm aile büyüklerim hayatta olsaydı da yine ellerini öpebilseydim. NEBAHAT ÇEHRE   nebahat-cehre ATLI KARINCALARI HEP UZAKTAN İZLEDİM Çocukluğumun bayramlarında İstanbul'un çeşitli semtlerine bayram yerleri kurulurdu. Atlı karıncalara binmeyi çok isterdim ama binemezdim. Çünkü midem çok hassas olduğu için o dönünce midem bulanırdı. Atlı karıncaları hep uzaktan izler, iç geçirirdim. BEHZAT UYGUR behzat-uygur TURNEDE SALINCAKTAN DÜŞTÜM Nejat Uygur Tiyatrosu bayramlarda genellikle turnede olurdu. Anadolu'yu karış karış dolaşırdık. Hiç unutmam bir bayram turnesinde Eskişehir’deydik ve ben bayram yerinde bindiğim salıncaktan düşmüştüm. Canımın yandığına değil, pantolonumun yırtıldığına üzülmüştüm.