Ankara Kalesi, Anıtkabir, Hacı Bayram Camii ve daha onlarca tarihi mekanı barındıran Türkiye Cumhuriyeti'nin başkenti Ankara'da binlerce yıllık bir tarihin izleri sürülebilir. Tarihte, Avrupa ve Asya arasında göç, ticaret ve fetih yolları üzerinde bulunan Ankara'da gezilecek doğal yerler, Ankara'da gidilecek mekanlar nerelerdir? Kısaca Ankara'yı tanıyalım... KURTULUŞ SAVAŞI MÜZESİ (1. MECLİS BİNASI)
Ankara’da gezilecek yerlerden bir diğer tarihi mekan günümüzde Kurtuluş Savaşı Müzesi olarak kullanılan I. TBMM Binası. İttihat ve Terakki Cemiyeti'nin kulüp binası olarak evkaf mimarı Salim Bey tarafından tasarlanan yapı, 1915-1920 yılları arasında inşa edilmiş. Türk mimari stiline sahip 2 katlı binanın en belirgin özelliği duvarlarında Anlara taşı(Andezit) kullanılmış olmasıdır. Meclisin, 23 Nisan 1920’de bu binada toplanması kararlaştırıldığında henüz bitirilmemiş olan bina, Türk milletinin katkılarıyla tamamlanmıştır. Tamamlandığı dönemden 1924 yılına kadar meclis faaliyetlerine ev sahipliği yapmış. Bu işlevini tamamladıktan sonra Cumhuriyet Halk Fırkası Genel Merkezi, Hukuk Mektebi, Maarif Vekâleti Binası olarak kullanılan tarihi yapı, 1961'de müzeye dönüştürülerek halka açılmış. Atatürk'ün doğumunun 100. yılının kutlandığı 23 Nisan 1981 tarihinde “Kurtuluş Savaşı Müzesi” adıyla yeniden ziyarete açılmıştır. CUMHURİYET MÜZESİ (2. MECLİS) Cumhuriyet Müzesi, II. Türkiye Büyük Millet Meclisinde binasında yer almaktadır. II. Türkiye Büyük Millet Meclisi binası 1923 yılında Mimar Vedat Tek tarafından Cumhuriyet Halk Mahfeli olarak tasarlanmış ve inşa edilmiştir. Ancak, I.Türkiye Büyük Millet Meclisi binası yeterli gelmeyince Atatürk'ün talimatıyla bu binanın işlevi değiştirilerek Meclis binası olarak düzenlenmiş ve 18 Ekim 1924'te hizmete açılmıştır.Bina, bodrum üzerine iki kat olarak kesme taştan inşa edilmiştir. Bir dönem Merkezi Antlaşma Teşkilatı tarafından kullanılmış. Atatürk İlke ve İnkılâpları'nın gerçekleştirildiği yapı, 1981 yılında Cumhuriyet Müzesi adıyla halka açılmış. ANITKABİR GEZİSİ Anıt mezar, Atatürk'ün “Yurtta Sulh, Cihanda Sulh” özdeyişinden ilham alınarak yapılan Barış Parkı ve yapı kompleksinin en önemli bölümlerini barındıran Anıt Blok'u olmak üzere 2 kısımdan oluşuyor. 750 bin metrekarelik bir alan üzerinde aslanlı yol, tören meydanı, mozole ve on kuleden oluşan Anıtkabir, 907 metre yüksekte yer alıyor. Ata'nın kabri 40 tonluk yekpare mermerden yapılan sembolik lahtin yaklaşık 7 metre altındaki mezar odasında bulunuyor. Cemal Gürsel ve İsmet İnönü'ye ait kabirleri de görebilirsiniz. Öte yandan Anıtkabir için, üzerindeki gözlem evinden dolayı geçmişte Rasattepe adıyla anılan 906 rakımlı bu tepede, MÖ. 12. yüzyılda Anadolu’da devlet kuran Frig uygarlığına ait tümülüsler (mezar yapıları) bulunmaktaydı. Anıtkabir’in Rasattepe’de yapılmasına karar verildikten sonra bu tümülüslerin kaldırılması için arkeolojik kazılar yapıldı. Bu tümülüslerden çıkarılan eserler, Anadolu Medeniyetleri Müzesi’nde sergilenmektedir. Anıttepe'de çeşitli ülkelerden 47 projenin katıldığı bir yarışma düzenlenmiş. Yarışmanın sonucunda milli duyguları yansıtma şekli ve araziye uygunluğu gözetilerek Prof. Dr. Emin Onat ve Doç Dr. Ahmet Orhan Arda'nın projesi uygun görülmüştür. 1944-1953 yılları arasında inşa edildi.
Anıtkabir

Anıtkabir

AUGUSTUS TAPINAĞI Ankara’nın Ulus semtinde Hacı Bayram Cami bitişiğinde yer alıyor. M.Ö. II. yüzyılda son Galatya Hükümdarı Amintos'un oğlu Kral Pylamenes tarafından M.Ö. 25 yılından sonra, Frig tanrısı Men'e adanmış bir tapınağın yıkıntıları üzerine inşa edilmiş. Roma İmparatoru Augustus adına bir bağlılık nişanesi olmak üzere yaptırılmış. Bizanslılar zamanında çeşitli eklemeler yapılıp, pencereler açılarak kilise haline getirilmiş. Etrafı dört sütunla kuşatılmış dört duvar halinde. Tapınak çevresindeki kazılarda bulunmuş en önemli parçayı Ankara Anıtı (Monumentum Ancyranum) olarak adlandırılan yazıt oluşturuyor. Bu yazıtta ilk Roma İmparatoru Augustus'un başardığı işler anlatılıyor.
Augustus Tapınağı

Augustus Tapınağı

ANKARA KALESİ
Ankara’nın sembol yerlerinden biri olan kim tarafından ne zaman yapıldığı bilinmeyen kale, 4 bin yılı aşkın bir geçmişe sahip. Çeşitli medeniyetlerin savunma ve yerleşim amaçlı yaptığı Ankara Kalesi, günümüze kadar çok sayıda onarım görmüştür. Kale duvarları 8-10 m. yüksekliğe kadar büyük blok taşlardan, üst kısımları ise tuğladan inşa edilmiştir. İç kaledeki kulelerin yüksekliği 14 ile 16 m. arasında değişmektedir. Bugün kale içinde değişik dönemlerden kalmış birçok eski Ankara Evi bulunmaktadır. Anadolu Medeniyetleri Müzesi'nin temelini oluşturan ve 1921 yılında Atatürk’ün telkinleriyle kurulan Eti Müzesi Ankara Kalesi'nin en yüksek burcunda Akkale'de kurulmuştur. 1948 yılına kadar Cumhuriyetimizin ilk müzesi olarak hizmet vermiştir. ETNOGRAFYA MÜZESİ
Mustafa Kemal Atatürk'ün Anıtkabir’den önceki ilk istirahatgahı olan Etnografya Müzesi, Altındağ'daki Namazgâh Tepesi'nde 1930'da açılmıştır. Türk Milli karakterini, tarihini ve kültürünü yansıtır. Cumhuriyet döneminde müze olarak planlanıp yapılan ilk devlet müzesidir. Mimari açıdan Anadolu ve İlk Çağ Mimarisi ile Cumhuriyet Dönemine kadar olan dönemlerden özellikler yansıtmaktadır. Müzenin Mimar Arif Hikmet Koyunoğlu gözetiminde inşa edilen binasının önce Arkeoloji Müzesi, sonrasında Resim Heykel Müzesi olarak kullanılması kararlaştırılmış; ancak açılış töreni ile beraber günümüzdeki işlevini kazanmış. Girişinde, Milli Eğitim Bakanlığı'nın 1927 yılında İtalyan Pietro Canonica'ya yaptırdığı Atatürk Heykeli'nin konuklarını karşıladığı müzede bugün depolarda ve sergide Selçuklulardan günümüze kadar Anadolunun çeşitli yerlerinden gelmiş eserler bulunmaktadır. Türk ağaç işçiliğinin en güzel örneklerinden, Selçuklu Sultanı III. Keyhüsrevin tahtı (XIII. y.y.), Ahi Şerafettin Sandukası (XIV.y.y.), Nevşehir Ürgüpün Damsa Köyü Taşhur Paşa Camii mihrabı (XII. y.y.), Siirt Ulu Camii Mimberi (XII.y.y.) Merzifon Çelebi Sultan Medresesi Kapısı (XV.y.y.) müzemizde sergilenen değerli eserlerindendir. KOCATEPE CAMİİ Kocatepe Camii, 1967-1987 yılları arasında inşa edilmiş. Temelinin atılmasının ardından tasarım yarışmasının galibi Vedat Dalokay'ın projesinin fazla modern bulunması üzerine Hüsrev Tayla-Fatin Uluengin ikilisinin Mimar Sinan tarzı çalışması hayata geçirilmiş. Kocatepe Camii, Sedefkar Mehmet Ağa tarafından yapılan Sultan Ahmet Camii ilham alınarak yapılmıştır. Kocatepe Camii, 4500 metrekarelik bir alan üzerine inşa edilmiştir. Camide 4 adet minare bulunmaktadır ve bu minareler 88 metre uzunluğa sahiptir. Minarelere asansör ile çıkmak mümkündür. Caminin alt bölümünde kütüphane, ticarethane, konferans salonu, idari bilimler ve otopark bulunmaktadır. Camini içine girdiğinizde ise tarihi Osmanlı mimarisi ile modern mimarinin muhteşem karışımını görebilirsiniz. Caminin içinde bulunan yazılar Hamit Aytaç ve Mahmut Öncü tarafından, konferans salonundaki yazılar ise Emin Barın tarafından yazılmıştır. Vedat Dalokay'ın projesi ise Pakistan'da Şah Faysal Camii adıyla inşa edilmiş ve günümüzde modern İslam mimarisinin en önemli eserlerinden biri olarak anılıyor. ANKARA’NIN DİĞER GEZİLECEK YERLERİ Tunalı Hilmi Caddesi & Kuğulu Park Ulucanlar Cezaevi Müzesi Gençlik Parkı Roma Hamamı Atakule Eymir Gölü Harikalar Diyarı Parkı Seğmenler Parkı Göksu Parkı Estergon Kalesi Atatürk Orman Çiftliği Arslanhane Cami Ahmet Hamdi Akseki Camii Beypazarı, Pirinç Han Gordion Antik Kenti Samanpazarı Julian Sütunu Ziraat Bankası Müzesi Soğuksu Milli Parkı Ankara Oyuncak Müzesi Karanfil Güven Park PTT Pul Müzesi