Balıkesir zengin tarihi geçmişi nedeniyle pek çok eseri de barındıran, kaleler, camiler, kiliseler, ören yerleri ve antik kentleriyle gezilip görülmesi gereken illerimizdendir. Balıkesir’in önemli turizm merkezlerinden biri olan, berrak suları, plajları, kaplıcaları, mesire yerleri, doğal ve tarihi güzellikleriyle Edremit, Ayvalık, Altınoluk, Akçay gibi bölgeleri dikkat çeker... ALTINOLUK ANTANDROS ANTİK KENTİ Altınoluk ilçe merkezine yaklaşık 2.5 kilometre uzaklıkta bulunan Antandros Antik Kenti, Kaletaşı tepesinde bulunan önemli bir Troas kentidir. Antandros’ta kazı çalışmalarına 2001 yılında başlanmış. Mysia ile Troas arasında uzanan yolu kontrol eden stratejik bir konumda yer alan Antandros’un kuruluşu, bazı antik yazarlara göre Troia Savaşı’nın öncesine dayanmaktadır. Antik kentin merkezindeki Roma Villası'ndan 700 metre uzaklıkta nekropol( mezarlık) bulunuyor. Nekropolde, arazinin eğiminden faydalanılarak üst üste iki ve üç kat olarak yerleştirilen lahit mezarların yanı sıra kremasyon (ölü yakma) ve direk toprağa gömülme yöntemiyle birçok defin (gömü) yapıldığı tespit edilmiştir. Nekropolde yapılan bu kazılarda gün yüzüne çıkartılan mezar hediyeleri, Balıkesir Müzesi’nde sergilenmektedir. antandros_dha AYVALIK  SARIMSAKLI PLAJI İlçe merkezine 8 kilometre uzaklıkta yer alan plajın kumsalı 7 kilometre boyunca uzanmaktadır. Plajda birçok konaklama tesisi ve restoran bulunuyor. GÜRE KAPLICALARI
Edremit’e bağlı Güre beldesindedir. Güre beldesi Çanakkale–İzmir karayolunun üzerinde olup deniz kenarında yer almaktadır. Güre Kaplıcaları, şifalı sularıyla ve radyoaktif özellikleriyle tanınmaktadır. Belçikalı ve Türk uzmanların yaptığı araştırmalarda, kaplıca suları içerisinde potasyum, sodyum, kalsiyum, magnezyum, demir ve alüminyum bulunmuştur. Kaplıca suyunun, romatizmal hastalıklar, kadın hastalıkları, cilt hastalıkları, kronik iltihabi sendromlar, üst solunum yolları astım, guatr, kireçlenmeler, sedef, böbrek taşı ve kumları ve karaciğer rahatsızlıklarına iyi geldiği biliniyor. KAZ DAĞLARI Kaz Dağları, antik çağda İda Dağı olarak anılmaktaydı. Mitolojik hikayeler bakımından zengin olan Kaz Dağları, Alplerden sonra dünyanın en fazla oksijen üreten dağ özelliğine sahiptir. Balıkesir ilinden Çanakkale’ye uzanmakta olan Kaz Dağları’nda dünyada başka hiçbir yerde yetişmeyen 21 bitki türü ve aynı zamanda mitolojide bilinen, Tanrı Zeus’un Troya savaşını oturduğu yerden izlediği Zeus Altarı CUNDA ADASI (ALİBEY) Çevresi doğal plajlarlarla kaplı ada, balık lokantalarıyla ünlü. Adanın yüksek kesimlerinden boğazların, adaların, iç içe girmiş koyların güzelliği seyre değer. Adada çok sayıda kilise ve manastır bulunuyor. Kiliselerin en büyüğü Taksiyarhis Kilisesi 18. yüzyıl yapısıdır. Büyük çanı Bergama Müzesi’nde sergileniyor. Kilise içteki mermer işçiliği, dini konuları içeren tavan süslemeleri, İsa’nın doğumundan ölümüne kadar anlatıldığı resimleri, balık derisi üzerine yapılmış azize portreler ile halen ayakta olan yapı gerçekten görülmeye değer. Ayios Dimitri Manastırı, 1795 tarihlidir. Tımarhane Adası olarak ünlenen mevkideki Ayia Paroskevi Manastırı mucizeleriyle ünlü. Buraya Tımarhane Adası denmesinin bir nedeni manastırın psikolojik rahatsızlıklara iyi geldiği inancıdır. Panaya Kilisesi, Ayos Pandeleymonas, Ayos Yannis günümüzde sadece kalıntıları olan kiliseler.
Cunda
  ŞAHİNDERESİ KANYONU Kaz Dağlarının batı yamaçlarında yer alan kanyon 27 kilometre uzunluğundadır. Oldukça dik ve engebeli yapısı olan Kanyon’da rehber eşliğinde turlar düzenlenmektedir. Kanyon boyunca bir çok gölcük yer almaktadır. İsviçre Alpleri'nin ardından, dünyanın en çok oksijen üreten ikinci bölgesi olan Altınoluk' daki kanyon, yıllardır macera tutkunlarının, yürüyüş yapmak, fotoğraf çekmek ya da serinlemek için kanyonu tercih eden doğa severlerin gözde mekanlarından biri konumundadır. Kanyonu dibinden boydan boya kat etmek mümkün değildir. Kanyon doğu ve batısında ortalama 600 metre yükseklikteki bir güzergâhtan gezilebilmektedir.