Turgutreis Mahallesi'ne 3 mil mesafede, antik dönemden 1994 yılına kadar 12 batığın bulunduğu Yassıada'nın dalış turizmine açılması için hazırlanan proje, Kültür ve Turizm Bakanlığı'na sunuldu. Bodrum Sualtı Arkeoloji Müzesi'nin eski müdürleri ve Türkiye'nin ilk su altı arkeologları Oğuz Alpözen, Yaşar Yıldız ve Aşkın Cambazoğlu tarafından projenin yaklaşık 20 yıl süren çalışma sonunda hazırlandığı belirtildi. d2'KALİTELİ TURİST, YILIN 12 AYI BODRUM'A GELECEK' Bodrum'un dalış turizminin dünyada sayılı merkezlerinin başında geleceğini, adanın kontrollü biçimde kültür ve dalış turizmine açılmasının eserlerin korunmasını da kolaylaştıracağını belirten Cambazoğlu, "Etrafında yaklaşık 15-45 metre derinliklerde 2. yüzyıl, 4. yüzyıl, 16. yüzyılda batan gemilerle, son olarak da 1994 yılında batan koyun yüklü Lübnan gemisin bulunduğu ada etrafında, tüm kazı ve kurtarma çalışmalarını yaklaşık 40 yılda tamamladık. Şu anda batıklardan çıkarılan eserler, 2 bin amfora ile birlikte müzede sergileniyor. d3Bu amforalardan bir miktarını kafeslerle çevireceğimiz, bölgeye tekrar koyabiliriz. Çünkü su altında kalan tarihi ve kültürel değerlerimizi korumak ve dünya ile paylaşmak için hazırladığımız proje, aynı zamanda dünyada bir ilk olacak. Bu nedenle Yassıada'nın dalış ve kültür turizmine açılması çok önemli. İtalya'daki çok yeni tarihe denk gelen bir batıkta yapılan dalışlarda, dakika başına 32 Euro alıyorlar. Biz değerlerimizi korurken zengin, kaliteli ve dalış turizmine meraklı turisti yılın 12 ayı Bodrum'a çekmeyi başaracağız" dedi. d4SU ALTI HAZİNELERİ 24 SAAT İZLENEBİLECEK Su altındaki eserlerin 750 bin dolara mal olacak projeyle kafesler ve kamera tekniği ile koruma altına alınarak 24 saat gözetleneceğini; ada üzerinde halen bulunan binaların yenilenerek iskele, basınç odası, restoran, kafeterya, konferans salonu yapılacağını belirten Cambazoğlu, "Aşağıda dalış yapanları, yukarıdan yakınları izleyebileceği gibi dalış sonrasında dalış yapanlara etkinliğin görüntü ve fotoğraflarını anı olarak vereceğiz. Tarihi ve kültürel değerlerimizi korumak ve tüm dünyaya tanıtmak ve turizmde çeşitliliği arttırmak amacıyla bir ilki geliştireceğiz" diye konuştu. d5'TURİZME KAZANDIRACAĞI RAKAM DUDAK UÇUKLATACAK' Büyük bir hayalin gerçekleşeceğini belirten Cambazoğlu, "Proje hayata geçtiğinde ilk 2 yıl içerisinde ziyarete gelecek 400 binin üzerinde turist ve kişi başına 60-120 dolar arasında yaptırılacak dalışlarla, yılda en az 200 milyon dolarlık gelir elde edilebilir. Bu rakam, 10 yıl içerisinde diğer dalış bölgelerinin de devreye girmesi ile 10'a katlanarak 2 milyar dolara çıkartılabilir. Proje hayata geçirildiğinde su altında bekleyen kültür ve turizm varlıklarımızı tüm dünyaya tanıtma fırsatı bulurken, bölgeye gelen turistin kalitesini de arttırmış olacağız" şeklinde konuştu. d6'YASSIADA SU ALTININ EFES'İ HALİNE GELİR' Bodrum Sualtı Arkeoloji Müzesi'nin eski müdürü, su altı arkeoloğu Yaşar Yıldız, Yassıada'nın dalış turizmine açılmasıyla bölgenin 'su altının Efes'i' haline gelebileceğine dikkat çekerek, şunları söyledi: "1989 yılında projesini hazırlayarak Bakanlığa sunduğumuz adaya, her yıl dünyaca ünlü zenginler, arkeologlar dalış yapmak için çok büyük zorluklarla izin alabiliyorlardı. Bu proje ile dünyada ilk kez 1800 yıl önce ve 1800 yıl sonra batan teknelerin bir arada sergileneceği ve 12 batığın bir arada bulunduğu ilk ve tek sualtı mirası bir arada sergilenecek. 40 yıllık hayalin gerçek olması bizi sevindirecek. Anadolu'nun sualtı hazineleri, Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın arkeologları ve rehberleri tarafından korunarak tüm dünyaya tanıtılırken; aynı zamanda genç arkeologlar bilimsel çalışmalar yapabilecek. Adaya götürülecek öğrencilere su altı tarihimiz ve kültürel varlıklarımız ile ilgili dersler verilecek. Öğrencilerin ve yöre halkının kültürel varlıklara sahip çıkması, bilinçlenmesi sağlanacak." DHA [old_news_related_template title="Doğaseverlerin mutlaka keşfetmesi gereken yerler" desc="Şehrin kalabalığından ve gürültüsünden uzaklaşmak için herkes arayış içerisinde. Kimse şehri sevmiyor ama herkes şehirde. Doğaya kaçmak için herkesin beklediği bir zaman var. Kimi yaz tatilini bekliyor, kimi hafta sonunu kimi emekliliğini… Neticede zaman bir şekilde bulunuyor ancak gidilecek yer gün be gün azalıyor. Klişeleşmemiş, istila edilmemiş bir doğa harikası bir yer bulmak günden güne zorlaşıyor. Ancak henüz pek çokları tarafından keşfedilmemiş, hala bakir sayılabilecek doğal yerler var..." image="https://sozcuo01.sozcucdn.com/wp-content/uploads//2018/03/iecrop/oki_16_9_1519988329.jpg" link="https://www.sozcu.com.tr/hayatim/seyahat/dogaseverlerin-mutlaka-kesfetmesi-gereken-yerler/"] [old_news_related_template title="Yeşil ve mavinin dansı: Trabzon" desc="Türkiye’nin en büyük dokuzuncu şehri olan Trabzon, yemyeşil doğası, tarihi yerleri ve yöresel yemekleri ile ziyaretçilerinden tam not alıyor. Doğu Karadeniz’in güzide şehirlerinden biri olan Trabzon, tarih kokan dokusu, oksijen deposu ormanları, yaylaları ve masmavi denizi ile yıl boyunca birçok ziyaretçiye kapılarını açıyor. Şehirde bulunan hava alanı ise ulaşımı kolaylaştırıyor. Trabzon otelleri şehrin her köşesini dilediğiniz gibi keşfetmenize imkan tanıyor." image="https://sozcuo01.sozcucdn.com/wp-content/uploads//2018/02/iecrop/k1-3_16_9_1519310326.jpg" link="https://www.sozcu.com.tr/hayatim/seyahat/yesil-ve-mavinin-dansi-trabzon/"]