Şırnak'ta tarihi ve doğal güzellikler içeren birçok gezilecek görülecek yer bulunuyor. Birçok ünlü medeniyetin başkenti olmuş tarihsel dokusu içinde pek çok eser barındıran bir ilimizdir. Şırnak'a bir gün yolunuz düşerse, gezilecek ve turistik yerleri hakkında bilgi sahibi olmak isterseniz yazımıza bir göz atmanızı tavsiye ederiz... Şırnak; Guti, Babil, Med, Asur, Pers, Sasani, Emevi, Abbasi, Selçuklular ve Osmanlılar dönemlerinde Cizre'ye bağlı bir yerleşim yeri idi. 1914'te ilçe olmuş ve Siirt'e bağlanmıştır ve bu konumu 1990 yılına kadar sürmüştür. 18.05.1990 tarih ve 20522 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan 16.05.1990 tarih ve 3647 sayılı yasa ile il statüsüne kavuşmuştur. İle bağlı altı ilçe bulunmaktadır. Bu ilçeler Beytüşşebap, Cizre, Güçlükonak, İdil, Silopi ve Uludere'dir. Şimdi tarihi ve turistik yerleriyle Şırnak'ı tanıyalım... FİNİK ÖREN YERİ VE KALESİ Milattan önce 4000 yılından kalma olan ören yeri Cizre’dedir. Güçlükonak ilçesine bağlı Dicle Nehri kenarında Düzova ve İdil Hendek köyleri karşısında bulunur. Burada Asur ve Gutilere ait kabartma heykeller bulunur. Su sarnıçları, kayadan oyulmuş evler ve kadın resimleri, gizli su merdivenleri en önemli eserlerdendir. CİZRE KALESİ Cizre Kalesi, M.Ö.4000 yıllarında Guti İmparatorluğu tarafından Cizre Surları ile Cizre Kalesi yaptırılmıştır. Cizre Kalesi şehrin kuzeyinde Dicle Nehri kıyısındadır. Kale dış surlar ve iç surlardan oluşmaktadır. Roma ve Bizans döneminden itibaren yapım süreci takip edilebilen kale, XII. yüzyıldan XVI. yüzyıla kadar olan dönem, yani Musul Atabekleri ve Cizre Beyleri döneminde aldığı şekliyle günümüze gelebilmiştir. TÜRKİYE'DEKİ EN GÜZEL 5 KÜLTÜR MİRASI
  CİZRE ULU CAMİİ Hz. Ömer döneminde, 639 yılında eski bir kiliseden camiye çevrilmiştir. Abbasi döneminde onarılmıştır. Cizre emiri Baz Şah’ın oğlu Emir Ali Sencer tarafından da 1160 yılında bir kez daha onarılmıştır. Bu arada kesme taştan dikdörtgen kaide üzerine yuvarlak gövdeli minaresi de 1156 yılında yapılmıştır. İbadet mekânı sütunlarla üç sahna ayrılmıştır. Giriş kapısı üzerine Kuran’dan alınma ayetler yazılmıştır. Giriş kapısı demirden olup, 1983 yılında Topkapı Sarayı Müzesi’ne götürülmüştür. Bu kapı üzerinde gümüş motifler ve bakır kufi yazılar bulunmaktadır. Bu camideki en önemli eserlerden birisi de Ejderli Kapı Tokmağı’dır. Selçuklu Dönemi’ne ait bu kapı tokmağı İstanbul’da Türk ve İslam Eserleri Müzesi’nde sergileniyor. HZ. NUH TÜRBESİ Büyük tufandan sonra Cizre'ye yerleşen Hz. Nuh vefatından sonra, Dağkapı Mahallesinde gömülmüştür. Nuh Camii'nin güney kısmında caminin bodrumunda mezarı bulunur. Burası ilk önce havraya, ardından kiliseye ve 639 yılında da camiye çevrilmiştir. ABDALİYE MEDRESESİ Cizre Dağkapı mahallesi ile mezarlık arasındadır. 1437 yılında Cizre beylerinden Emir Abdullah(Abdal) İbn Abdillah İbn Seyfeddin Boti tarafından yaptırılmıştır. Bu zat Mem-u Zin olayında geçen Emir Zeynuddin’in babasıdır. Güneyde idare odalarının altında dünyaca meşhur aşk öyküsünün sahipleri Mem-u Zin türbeleri bulunur. MERYEM ANA KİLİSESİ M.S. 57 yılında yapılan kilise Şırnak ilinin İdil ilçesinde bulunmaktadır. Süryani Ortodoks cemaatine ait kilise faal durumdadır. Sonradan bir çan kalesi eklenmiştir. İNSANIN İÇİNİ ÜRPERTEN 5 GÜZEL MAĞARA
[old_news_related_template title="Adıyaman'da gezilecek yerler: Nemrut, Ulu cami ve Cendere Köprüsü... İşte tarihi ve doğal güzellikleri..." desc="Tarihin bilinen en eski yerleşim yerlerinden Adıyaman'ın geçmişinin M.Ö. 40.000 yıllarına kadar uzandığı anlaşılmıştır. Adıyaman'ın tarihi yerleri ve doğal güzellikleri bakımından Güneydoğu Anadolu'da eşsiz bir konumu vardır. Eğer siz de Adıyaman'da gezilecek mekanlar nerededir? diye merak ettiyseniz hadi buyurun Nemrut Dağı'ndan, Karakuş Tümülüsü'ne, Haydaran Kaya Mezarları'ndan Cendere Köprüsüne kadar onlarca tarihi yerleriyle Adıyaman..." image="https://sozcuo01.sozcucdn.com/wp-content/uploads/2018/03/iecrop/adiyamankapaksozcg_16_9_1521892152.jpg" link="https://www.sozcu.com.tr/hayatim/seyahat/adiyamanda-gezilecek-tarihi-ve-turistik-yerler/"]