Rolex, Patek Philippe ve Omega da dahil olmak üzere birçok ünlü saat markasının atölyeleri ve merkezleri burada bulunuyor. Bu firmalar bu kasabada kurulmuş. Saatin başkenti olarak İsviçre’nin adını dünyaya duyuran da bu kasaba olmuş. w21867’de Karl Marx ünlü eseri Kapital’de “büyük fabrika-kasaba” olarak söz ettiği bu yerden, Cenevre’deki atölyelerin beş katı üretim yaptığı için etkin sanayileşmenin örneği olarak söz etmişti. Bugün de İsviçre saat sanayiinin idari ve birçok bakımdan ruhani başkenti olmaya devam ediyor. Kasaba sokaklarında dolaşırken Yeni Sanat tarzı inşa edilmiş apartmanların girişleri, sokakların genişliği dikkat çekiyor. 19. yüzyılda planlanmış bu sokaklar, atölyeler bol gün ışığı alsın diye geniş bırakılmış. w3UNESCO, satranç tahtasını çağrıştıran şehir planlarıyla 2009'da bu kasabayı da Dünya Kültür Mirası listesine aldı. Orijinal atölyelerin çoğu bugün apartman dairesine dönüştürülmüş. Fakat kapıları açık küçük dükkanlarda üçüncü-dördüncü kuşak zanaatkarlar hala saatlerin önemli parçalarını yapmaya devam ediyor. w6Kasabada Uluslararası Saat Müzesi’nin olması da şaşırtıcı değil elbette. Dünyanın ilk kuvars saati de burada bulunuyor. 1968’de kasabanın toplam işgücünün yarıya yakınına tekabül eden 11 bin kişi saat şirketlerine çalışıyordu. Saatlerde kuvars kristallerinin kullanılmaya başlanmasıyla 1975’te bu sayı 7 bine düşmüştü. w51970’lerde kuvars mineraliyle hiç şaşmayan dakik saatlerin yapılması mekanik İsviçre saatlerinin fiyatlarını da düşürmüştü. Bunu izleyen 20 yılda düşüşe geçen sektör, Patek Philippe markasının kurucusu Philippe Stern’in saatte dakiklikten ziyade lüks ve kaliteye öncelik verme kararı üzerine bu gidişat tersine döndü ve daha kârlı bir hal aldı. w4Girard-Perregaux markasının üretimi ise kasabanın büyük atölyelerinden birinde yapılıyor. Küçük atölyelerde üretilen parçalar burada saat ustaları tarafından birleştiriliyor. Başka bir odada ise saatlere süslemeler işleniyor. 2. Kayzer Wilhelm donanma askerleri için 1880’de bu marka 2000 saat siparişi vermiş. w7Atölyelerde çalışanların ortalama yaşın 30 civarında ve bunların yüzde 30’u yabancı kökenli. 2000-14 yılları arasında kasabada yapılan saat satışlarının iki katına çıkması farklı ülkelerden saat ustalarını bu bölgeye çekmiş. İşçiler firmaya iki yıl çalıştıktan sonra 6500 euro’luk Girard-Perregaux saatlerinden biri hediye ediliyormuş. Burada çalışan 9000 işçi dolgun ücret alıyor, ama süse ve fantezi giyime önem vermiyorlar. Ne de olsa Cenevre’de sık rastlanan diplomatlar, Zürihli bankacılar, kayak merkezlerindeki zenginlerin oluşturduğu yüzde 0,1’lik dilime girmiyorlar. BBC