2012 yılında emekliye ayrılan ve Çerkezlerin Yozgat’ta kurduğu köylerden biri olan Ağıllı köyündeki evini, biriktirdiği antika eşyalar ile müzeye çeviren Erdal Ertuğrul, ilk olarak evinin yanına yaptığı bir odada bu eşyaları sergilemeye başladı. Ertuğrul, vatandaşların da destekleriyle topladığı tarihi eserlerin sayısı artıkça evinin tamamında ve bahçesinde antika eserleri sergilemeye başladı. Kurtuluş Savaşı'ndan kalan tüfeklerden çeşitli silahlara, gramofondan kaset çalarlara topraktan yapılan ambardan çeşitli tarım aletlerine kadar birçok koleksiyonun bulunduğu Haceş Müze Evi tarihe de ışık tutuyor. Çoğunluğu bir asırlık olan objelerin sergilendiği müze evini yılda 15 bine yakın kişi ziyaret ediyor. Sosyal aktivitelerin de yapıldığı bir mekan haline gelen Haceş Müze Evinde evliliğe adım atan çiftlerin yanı sıra sünnet, yaş gününü gibi faaliyetler de yapılıyor. Haceş Müze Evini ziyarete gelen Elif Taşmaz, “Daha önce burayı duymuştuk ama ilk kez gelme fırsatımız oldu. Çok güzel objeler var, muhteşem herkesin gelip görmesi gereken bir yer” dedi. Yasemin Gençkol ise “Çok güzel tarihi dokusu var, buraya ilk defa geliyoruz. Burayı çok güzel bulduk. İnsanların eskiden teknoloji gelişmeden önce kullandığı şeyler var ve hepsi çok güzel. Otantik ve doğa ile iç içe çok güzel ve insanların gezip görmesi gereken bir yer” şeklinde konuştu. Nurbanu Nazlı da “Haceş’e ilk defa geldik. Burada yaşan bir tarih olduğunu düşünüyorum. Geçmişten günümüze insanların yıllar boyunca kullandıkları malzemeler uzun emekler sonucunda bir ayara getirilmiş ve sergilenmiş. Alanın doğasıda oldukça temiz. Yaşamın stresinden uzaklaşıp gezip görülmesi gereken bir yer” ifadelerine yer verdi. Antika toplamaya hobi olarak başladığını söyleyen Erdal Ertuğrul ise “Haceş bizim Çerkeşçe köy odası demektir. Ben buraya hobi olarak başladım. Birkaç objemiz vardı. Gelen ziyaretçiler de eşya getirdi burada şimdi bini geçkin eser var. Bunun yarısını da ziyaret için gelen vatandaşlar getirdi. Biz burada onların düzenlemesini bakımlarını yapıyoruz, sergiliyoruz. Birçok üniversite öğrencileri hocalarıyla birlikte geliyor burada geçmişini tarihlerini öğreniyorlar. Burada geçmiş bir tarih var, eskiden kullanılan eşyalar yapılan her türlü objeler bulunuyor. Ambarlar, kürekler, tarım aletleri, radyo, plak saymakla bitmiyor” dedi. Yılda 15 bin kişinin müze evini ziyaret ettiğini de belirten Ertuğrul, “Yerli yabancı ziyaretçilerimiz oluyor. İnsanlar burada yaşayan tarihi buluyor. Burada birçok etkinlik oluyor. Gelin damat çekimleri, nikahlar, yaş günleri sünnet düğünleri oluyor. Bu yaşayan tarihi bizden sonraki nesillere aktarmak için çalışıyoruz” şeklinde konuştu.