Doğu Anadolu Bölgesi'nin en büyük şehri ve Türkiye'nin en kalabalık 27. ili olan Malatya, Kültepe tabletlerinde Melita ve Hitit tabletlerinde Maldia olarak geçmektedir. Şehrin adının yine Hitit dilinde "bal" anlamına gelen Melid'den türediği belirtilmektedir. Tarih boyunca çeşitli medeniyetlerin etkisi altında kalan şehir, Türklerin Anadolu'yu ele geçirmesinin ardından Malatya ismini almıştır. Malatya'nın tarihi ve turistik yerleri ile ilgili hazırladığımız gezi haberimizde Malatya'ya dair pek çok önemli bilgiyi bulacaksınız... MALATYA'NIN GEZİLECEK YERLERİ ARSLANTEPE ÖREN YERİ Türkiye'nin en büyük höyüklerinden biridir. Malatya'ya 7 kilometre uzaklıkta Orduzu beldesinde bulunan höyükte yapılan kazılarda elde edilen bilgilere göre buradaki ilk yerleşimlerin MÖ 5.000 yıllarına kadar gittiği öğrenilmiştir. Roma ve Bizans dönemlerine de şahitlik etmiş höyükte bulunan kalıntılar Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesi ve Malatya Müzesinde sergileniyor. Müze, haftanın 7 günü saat 08.00-17.00 arası ziyarete açıktır.
Arslantepe Arslantepe
ULU CAMİİ Eski Malatya olarak bilinen Battalgazi ilçesinde bulunan bu cami Selçuklu hükümdarı Alaaddin Keykubat zamanında 1224 yılında inşa edilmiştir. Kitabesine göre mimarları Yakup bin Ebubekir el-Malati ve Mansur bin Yakup’tur. Dört eyvanlı plan ile İran’daki Büyük Selçuklu camilerinin Anadolu’daki ilk ve tek örneğidir. ESKİ MALATYA SURLARI Yine Battalgazi ilçesinde bulunan Eski Malatya Surları'nın yapımına ilk olarak Titus döneminde başlanmış, Constans I yapımı sürdürmüş ve Justinianus (532) yapım işini sonuçlandırmıştır. MS. I. yy.’ın sonlarına doğru Roma İmparatoru Titus zamanında Lejyon Karargâhının (XII. Lejyon) inşası ile başlayan sur inşaatı Traianus tarafından genişletilerek devam ettirilmiştir. Constans I döneminde surun yapımını hızlandırmış, Justinianus zamanında en son şeklini almıştır. Beşgen bir plan üzerine kurulmuş olan sur oldukça harap durumdadır. Evliya Çelebi'nin Seyahatname’sinde adı geçen surların 95 burcu ve 11 kapısı olduğu anlaşılmaktadır. Kalenin sur hendeği 1060’da genişletilmiş, 18 Eylül 1102’de Danişmentli Gümüştekin Ahmet Gazi tarafından ele geçirilen şehrin surları yeniden onarılmıştır. SİLAHTAR MUSTAFA PAŞA KERVANSARAYI Battalgazi ilçesinin bir başka önemli yapıtı da Alacakapı Mahallesi'nde bulunan kervansaraydır. 1637 tarihinde IV. Murat’ın silahtarı Bosnalı Mustafa Paşa tarafından yaptırılmıştır. 68 x 76 metre boyutunda dikdörtgen bir alan üzerine, açık avlu ve kapalı hol olarak inşa edilmiştir. Yapının mimarı Halep Mimarbaşısı Üstat Mehmet’in oğlu Üstat Ebubekir’dir. Doğu'ya giden yollar üzerinde bulunan bu kervansaray, şehrin ticari yoğunluğunu göstermesi açısından önem taşır. Hanın iki kitabesi mevcuttur. Biri iç han girişinin kapısının üstünde, diğeri avlu giriş kapısının üzerindedir. 2007-2010 arası yapılan restorasyonda kervansarayın ön yüzünü çevreleyen dükkânlar kaldırılmış, mescit bölümü, revaklar, havuz bölümü ve duvarlar restore edilmiştir. GÜNPINAR ŞELALESİ Darende ilçesine bağlı Günpınar köyündedir. İlçeye 7 kilometre uzaklıktadır. Suyu kaynağından üç kademe halinde, yaklaşık 40 metre yükseklikten dökülmektedir. Şelalenin sol tarafında ana dereden bağımsız gelen kaynak suyu, kış mevsiminde donarak şelaleyi adeta Pamukkale’ye benzetir. Şelalenin çevresinde yeme-içme tesislerinin yanı sıra suyun kaynağına doğru 1,5 kilometrelik yürüyüş yolu vardır. shutterstock_718073146 BEŞ KONAKLAR Saray Mahallesi Sinema Caddesi üzerinde bulunan bu konaklar, geleneksel Malatya konaklarının yapım özelliklerini taşırlar. Sivil mimarinin güzel örneklerinden olup 1900'lü yılların başlarında inşa edilmişlerdir. Yan yana beş konaktan oluşan bu binalar sokağa cepheli iki katlı evlerdir. Yenileme çalışmaları 2006'da başlatılıp 2009 yılında tamamlanan Beşkonaklar, çeşitli sanat ve kültür hizmetleri için kullanıma açılmıştır. Buradaki evler Hacı Sait Efendi(Turfanda) ve diğer dört kardeşi tarafından yaptırıldığı için “Beşkardeşler” olarak anılır. KANLI KÜMBET Yanlışlıkla cellathane olarak tanınan bu yapı aslında kripta odası bulunan bir anıt mezardır. Kare bir plan üzerine inşa edilen yapıt iki kısımdan meydan gelmiştir. Birinci kısımda cenazenin gömülü olduğu yer yani kripta görülür. Kripta girişi lentosu kısmen meyilli konmuştur. İkinci kısım ise türbe denilen halkın bir zamanlar ziyaret ettiği üst kısımdır. Bu kısımdaki duvar örgüsünde ağırlığı tuğla malzemesi oluşturur. Yapının üst kısmını hafif sivrilik gösteren bir kubbe örtmektedir. Yapı Battalgazi ilçesinde Meydanbaşı Mahallesinde eski mezarlığın içinde yer alıyor. SONBAHARDA GİDİLMESİ GEREKEN 5 YER
  MALATYA TARİHİ Yerleşim tarihi MÖ 7000’li yıllara kadar uzanan Malatya şehrine tarih boyunca Hititler, Asurlular, Urartular, Medler, Persler, Büyük İskender İmparatorluğu, Kapadokya Krallığı, Roma İmparatorluğu, Bizans İmparatorluğu, Anadolu Selçuklu Devleti, Osmanlı İmparatorluğu, Timur Devleti ve Dulkadiroğulları gibi medeniyetler hükmetmiştir. Cafer Höyük’te yapılan kazılarda Neolitik Dönem’den, Bizans dönemine kadar pek çok kalıntılar bulunurken, Arslantepe’de yapılan kazılarda ise şehrin MÖ 5000’li yıllardan başlayarak İslam dönemine kadar yerleşim yeri olarak kullanıldığı ortaya çıkmıştır. Malazgirt Savaşı’yla önce Danişmendoğlu Beyliği’nin daha sonra ise Anadolu Selçuklu Devleti’nin himayesi altına girmiştir. Malatya 1515 yılında Yavuz Sultan Selim’in Dulkadiroğlu Beyliği’ne son vermesiyle birlikte Osmanlı sınırlarına katılmış ve önemli bir yerleşim merkezi olmuştur. Cumhuriye döneminde il olan Malatya, İsmet İnönü ve Turgut Özal gibi Türkiye’nin önemli devlet adamlarının doğdukları yerdir.