Eyfel Kulesi
Aşıkların enfes Paris manzarasını izlediği, üzerinde bulunan restoran bölümünde yemek yenilebilen ve evlenme tekliflerinin vazgeçilmez yerlerinden biri olan Eyfel Kulesi, adını Gustave Eiffel’den alıyor. Fransız Devrimi’nin 100. yılı için ve esasınca bir fuar giriş kapısı olarak yaptırılan kule, o yıllarda şu an olduğu kadar benimsenmiyor. Mimari ve sanat açısından oldukça gelişmiş olan Paris için bu yapı bir hakaret ve demir yığını olarak görülüyor. Kaldırılması için şehirde protestolar da gerçekleştiriliyor.
Zamanla benimsenen ve şehrin simgesi haline gelen Eyfel, 3 kattan ve 1665 basamaktan oluşuyor. 300 metre yüksekliğinde olan yapının tarih boyunca radyo dalgalarını yaymak için kullanıldığı da görülüyor. Hatta I. Dünya Savaşı sırasında iletişim aracı olarak kullanılmasıyla önemli bir yere sahip olduğu söyleniyor. Üzerinde çeşitli rekor denemelerinin yapıldığı ve yılbaşı kutlamalarında simge haline gelen Eyfel’i yılın her günü rahatlıkla ziyaret edebilirsiniz.
Ressamlar Tepesi (Montmartre)
Enfes Paris manzarasının seyredilebileceği bir diğer yer olan Ressamlar Tepesi, geçmişten günümüze süren bir geleneği korumayı başarıyor. Tarih boyunca birçok ünlü ressamın uğrak yeri olan tepede, şu anda da birçok ressamın olduğu görülüyor. Claude Monet, Salvador Dali, Pablo Picasso ve Vincent van Gogh gibi ressamları ağırlamış olan tepe, L’Espace Salvador Dali (Escape Dali) müzesini de üzerinde barındırıyor.
Sacre Coeur Bazilikası
Ayrıca Montmartre’de Sacre Coeur Bazilikası, filmlere ve müzikallere konu olan Moulin Rouge (Kırmızı Değirmen) ve aşıkların uğrak yerlerinden bir diğeri olan Le Mur des Je t’aime (Seni Seviyorum Duvarı) yer alıyor.
Versailles (Versay) Sarayı
Müze olarak kullanımına devam edilen ve muhteşem bir bahçeye sahip olan Versay Sarayı, Fransız Devrimi’nin son fitilini ateşleyen Marie Antoinette’in yaşadığı yer olarak da biliniyor. UNESCO Dünya Mirası listesinde yer alan Versay Sarayı ve bahçesi, 6 hektar alanda yer alıyor ve içerisinde 2300 oda bulunuyor. Avrupa’nın en ihtişamlı sarayı olarak bilinen Versay ve çevresi, oldukça geniş bir alana ve tarihe sahip olması nedeniyle yaklaşık olarak tam 1 günde gezilebiliyor.
Notre Dame Katedrali (Notre Dame de Paris)
Paris’in kalbinden geçen Sen Nehri kıyısında yer alan Notre Dame Katedrali’nin ününü muhteşem mimarisinin yanı sıra biraz da Victor Hugo’ya da borçlu olduğu söyleniyor. Ziyaretçilerin gözleri Quasimodo ve Esmeralda’yı arıyor olsa da karşılaşılan unutulmayacak bir gotik mimari örneği oluyor. İçerisinde Meryem Ana heykeli ve Hz. İsa’nın tacını barındıran katedralin en merak edilen bölümü kuleler oluyor. 387 basamakla çıkılabilen ve 69 metre olan kulelerden şehir manzarası ve 13 ton ağırlığındaki Emmanuel çanı görülebiliyor.
Şanzelize Bulvarı (Avenue des Champs-Elysées)
Paris’in simgesi haline gelmiş ve 2 kilometre uzunluğunda olan Şanzelize, dünyanın en güzel bulvarı olarak tanımlanıyor. Bir ucunda olan Arc de Triomphe (Zafer Takı) ile hafızalara kazınan bulvar, üzerinde lüks restoranlar, kafeler ve ünlü markaların mağazalarını ağırlıyor. Ünlü Louvre Müzesi’nin de üzerinde bulunduğu cadde ziyaretçilerin uğrak yerleri arasında yer alıyor.
Bunların yanı sıra Orsay Müzesi, Pantheon, Concorde Meydanı, Yeraltı Mezarları, Opera Binası, Lüksemburg Sarayı, Rodin, Monet, Picasso ve Parfüm müzeleri, Sainte Şapeli gibi gezilebilecek birçok yere sahip olan Paris, her yaştan ve farklı ilgi alanlarına sahip insanlara hitap ediyor. Neredeyse istenen her şeyin bulunabileceği şehirde, ister doğal, ister tarihi, isterse de romantik bir tatil geçirebilecek ziyaretçiler, şehrin vazgeçilmez oluşunu tekrar tekrar kanıtlıyor.
Kaynak: Tatil Sepeti
[old_news_related_template title="Cennetin Kapısı: Tianmen Dağı" desc="Çin'in en çok tanınan turistik yerlerinden Tianmen Dağı, büyüleyici manzaralarıyla yüzbinlerce turisti kendisine çekiyor. " image="https://sozcuo01.sozcucdn.com/wp-content/uploads/2017/10/t1-2.jpg" link="https://www.sozcu.com.tr/hayatim/seyahat/cennetin-kapisi-tianmen-dagi/"]
[old_news_related_template title="Roma İmparatorluğu'nun 2000 yıl önceki altın madeni" desc="Tüm Roma İmparatorluğu'nda, özel kazım teknikleri ve barındırdığı kapasiteyle en önemli altın madeni olan İspanya'daki Las Medulas bölgesi, günümüzde sunduğu manzaralar ile ziyaretçilerine farklı bir deneyim yaşatıyor. " image="https://sozcuo01.sozcucdn.com/wp-content/uploads/2017/10/r1-1.jpg" link="https://www.sozcu.com.tr/hayatim/seyahat/roma-imparatorlugunun-2000-yil-onceki-altin-madeni/"]
