Kobi Levi... İlginç ayakkabı tasarımlarıyla tanıdığımız ünlü ayakkabı tasarımcısı, Lady Gaga'ya 2011 yılında tasarladığı Double Boot ile hayatımıza girdi. İlkokuldan bu yana sanat dersleri alan, üniversitede tasarım moda ve eğitimi gören Levi, sanatsal ayakkabılarıyla dikkat çekiyor. Bu yıl 62'ncisi düzenlenen, Avrupa'nın en büyük fuarı AYMOD - Uluslararası Ayakkabı Moda Fuarı için İstanbul'a gelen Kobi Levi ile, sozcu.com.tr için özel bir röportaj gerçekleştirdik...
Kobi Levi
Sizi, Lady Gaga için tasarladığınız “Double Boot” ile tanıdık. Sizi daha yakından tanımak isteyenler için kısaca kendinizden bahseder misiniz? Aslında ben ayakkabı tasarımı yolculuğuma Lady Gaga çizmeleri giymeden çok önce başladım, ama çizmeler de bu başlangıcın bir parçası. 1999 yılında hala öğrenciyken tasarlayıp yaptığım çizmeleri Lady Gaga 2011 yılında giydi. Ayakkabıları hep sevmişimdir. Sadece bir ürün olarak değil, heykel gibi görünmeleri beni hep etkilemiştir. Nasıl yapıldıklarını her zaman merak ederdim. Yıllardır tasarımlarımı sadece kendim için yapıyordum ve onları ailem ve arkadaşlarımdan başka kimse görmemişti. Bunun yanı sıra şirketler için de ayakkabılar tasarlıyordum. 2010 yılında arkadaşlarımla ayakkabılarımın kolaylıkla paylaşabilmek için basit bir blog sitesi kurdum. Sadece fotoğraflardan oluşan bu “blog” kendiliğinden büyüdü ve büyük bir kitleye ulaştığında haliyle her şey değişmeye başladı. O zamana kadar “Gizli” kalan ayakkabı sanatım işimin odak noktasına dönüştü.
Double Boot
“Double Boot”un tasarımını yaptıktan sonra hayatınızda ne değişti? Yaygın şekilde tanınmaya 2010 yılından itibaren başladım. Tasarımlarımı dergilerde, videolarda ve benzeri şekillerde tanıtmak için farklı teklifler aldım. Lady Gaga'nın stilisti Nicola Formichetti’den teklif geldiğinde çok şaşırdım ve gururlandım! Bu olay tabii ki; çalışmalarımın daha fazla insan tarafından görülmesine yol açtı. Ondan sonra da kendi stüdyomu açmak için cesaret alarak tasarımlarımı satmaya başladım.
Lady Gaga
Uzun zamandır Lady Gaga ile çalışıyorsunuz ama yanlış bilmiyorsam, Gaga'nın stili son zamanlarda değiştiği için dikkati başka tasarımlara yöneldi. Son zamanlarda onun için bir ayakkabı tasarladınız mı? Lady Gaga benim tasarladığım ayakkabıları daha alışılmadık çalışmalarında giyiyor. Tüm sanatçılar gibi, o da şu an bir dönüşüm geçiriyor ve değişiyor. Ancak ben onun özel tasarımları giyerken bile sıra dışı kalan çizgisini görebiliyorum. Basit değil; öncekinden daha az göze çarpsa da üzerinde Lady Gaga’nın özel dokunuşları da var! Onun için yeni ayakkabı tasarlayacak olsam, ayakkabılara Gaga DNA’sını yeni ve sofistike bir üslupla eklerim. Giyilebilir, hatta sergilenebilir tasarımlar yapıyorsunuz... Günümüzde sizce sanatsal tasarımlara değer veriliyor mu? Sanatın sergilenebilir bir yönü olmasına rağmen, sadece sanat ortamlarında bir “balon” içinde var olabilmesine anlam veremiyorum. Tasarımda bazı şeyler gerektiğinde satılabilmek için çok basit ya da dekoratif amaçlı kalabilirken, modada ise tasarımlar çok çabuk “son sezon” ya da “demode” sayılabiliyor. Ayakkabı tasarımları ise çok farklı. Ben kendim için ideal olan kombinasyonu buldum: Heykel gibi şekil verilen, giyilebilen, hayatın bir parçası olabilen, yaratıcı, bir şeyler ifade eden ve eğlenceli! Bir ayakkabıyı tasarlamak ne kadar zamanınızı alıyor? Daha önce yapmadığım yeni bir tasarıma başladığımda bu bir ayımı alabiliyor. 2 boyutlu çizimlerden 3 boyutlu denemelere geçip en sonunda desen denemeleri ve malzeme seçimine geçiyorum. Uzun ve zorlayıcı bir süreç, ama tamamladığımda fikrimin gerçeğe dönüşmesi harika bir his! Ayakkabı tasarlarken size ne ilham veriyor? Hayatın ta kendisi diyebilirim. Her şey... Hepimizin etrafta görüp bildiğimiz şeyler yepyeni bir şekilde ilham kaynağı olabiliyor. Bilindik, simgeleşmiş görseller, nesneler, insanlar, doğa, günlük olaylar ve benzeri şeyleri yeniden tasarlayarak, espri anlayışımla birlikte bütün bunları göz kamaştıran ayakkabılara dönüştürüyorum. İnsanların benim gözlerimden görmesini sağlamak hoşuma gidiyor. Ayakkabı seçerken nelere dikkat etmek gerek? Görünüşünden, konforuna ve kalitesine kadar her şeyine dikkat etmemiz gerekir. Bir ayakkabının en başta amacını bilmek çok önemlidir. ‘Bir etkinlik ya da şov için görsel mi, yoksa spor ya da seyahat gibi belirli bir etkinlik için mi’ olduğunu bilirseniz, ona göre seçiminizi yaparsınız. Ayakkabıların sayısız amacı vardır ve sadece bir tür ayakkabı her amaca ya da ayağa uymayacaktır. Bir stiletto ile dağa tırmanamazsınız ama “zirveye” çıkabilirsiniz. Ayakkabılar sizce ne kadar kullanılmalı? İstediğimiz kadar. Ancak, onlara iyi davranırsak bunu yapabiliriz. Topuklu ayakkabıları sağlığı etkilemeyecek şekilde giymenin püf noktaları nedir? Öncelikle, topuklu ayakkabıların asıl giyilme sebebi harika görünmektir! İyi bir topuklu ayakkabı ayağınıza tam olmalı ve tabii ki; canınızı acıtmamalı. Ancak, topuklu ayakkabılar terliklere benzemez. O yüzden burada farklı bir konfordan bahsediyoruz. Tıpkı rahat bir takım elbisenin rahat bir pijamayla aynı olmaması gibi. Ayakkabılarınızı istediğiniz etkinliğe giyip çok zorlandığınızı hissettiğinizde değiştirmelisiniz. Topuklu ayakkabılar sadece, giyen kişi kendini iyi hissedip zarif bir şekilde yürüdüğünde, güzel görünür. Ayakkabıyı giyen kişi kendini iyi hissetmiyorsa istediği görüntüyü de elde edemez. Daha önce İstanbul’a gelmiş miydiniz? Türkiye’ye şimdiye kadar hiç gelmedim, ama CNR Expo İstanbul Fuar Merkezi’nde düzenlenecek 62. AYMOD - Uluslararası Ayakkabı Moda Fuarı’na katılacağım. Bu seyahatin yeni fikirler ve ayakkabı tasarımlarıma ilham vereceğinden kuşkum yok. Gittiğim her yer bana yeni bir yaratıcılık enerjisi getirir. Mimari, desenler, insanlar, yemekler ve diğer her şeyin benim için muhteşem ilham kaynağı olacağına eminim.