500-800 yıllık ahşap kapılar, 400 yıllık ocaklar ve taş sokaklarından güçlükle yürüyerek geçilebilen köy son on yıl içerisinde tarih, doğa ve fotoğraf tutkunlarının akınına uğradı. Gümüşlük Koyu’na hakim bir noktada, dağların arasına gizlenmiş, kentsel sit alanı olan köyün doğal bitki örtüsüne sahip olup, daracık patikaları, yamaçları, her mevsim rengarenk çiçekleriyle yılın 4 mevsimi ziyaretçi çektiğini belirten Gümüşlük Çevre Koruma ve Güzelleştirme Derneği Başkan Yardımcısı ve fotoğraf sanatçısı İbrahim Hakkı Zırh, “Tarihte yolculuk yapmak isteyenler buraya geliyor. İzole bir yaşam sürmek isteyenler ev alıp restore ediyor. Ege’de belki de Türkiye’de özünü, aslını koruyabilen çok az sayıdaki birkaç köyden biridir burası. Anıtlar ve Koruma Kurulu’nun çok iyi koruduğu köyde şimdi küçük bir turizm girişi ile tarih ve turizm bir noktada buluşacak. Köyü bir yılda ziyaret eden sayısı şimdiden 10 binlere yaklaştı” dedi. 14. ve 16. yüzyıllarda korsan saldırılarından korunmak için sarp kayalıklara gizlenmiş, taş evler, incir, zeytin ağaçlarıyla dolu bir köy...

İNSAN KENDİNİ BULUYOR

Yakınlarıyla 350 yıllık bir taş evi alıp restore eden ve yılın önemli bölümünü köyde geçiren İstanbullu Yoga Eğitmeni Beril Pakakar, “Dağların kayaların arasında böyle bir yer olduğunu 3-5 yıl önceye kadar bilmiyorduk. Evi yapıp yaşamaya başladığımızda bir anda kendimizi tarihi dokunun içinde bulduk. Burası insanın kendisini bulduğu bir yer. Doğayı, tarihi, kültürü sevenler için çok önemli bir yer. Tarih burada olduğu gibi yaşanıyor” diye konuştu.

DOĞAYLA BAŞBAŞA BİR TATİL GEÇİRMEK İÇİN...

Gümüşlük Mahallesi’ne 3 km uzaklıktaki 500 metre rakımlı Peksimet Dağı’nın kayalık eteklerinde 800 yıl önce oluşturulan Karakaya Köyü’ndeki tarihi evler büyük ilgi görüyor. Bodrumlu turizmci ve kaptan Mert Yalman 4 eski taş evi 2 yılda aslına uygun olarak restore ettiklerini ve butik turizme kazandırmak istediklerini belirterek, “Taş evlerin bahçesi, dışı ve içlerini aslına uygun dizayn ettik. Burada yaşamdan uzak izole bir tatil yapmak isteyen, lüks aramayan, yollarında otomobil değil bisikletin dahi gezemediği kayalıkların üzerinde yüründüğü doğayla başbaşa bir tatil geçirmek isteyenler için hazırlığımızı yaptık” dedi.

TARİH, KÜLTÜR TURİZM İÇ İÇE

Yalman, sözlerini şöyle sürdürdü: Kentin ilk yerleşim yerlerinden olan 60 haneli köyde tarih, kültür ve turizmi bir araya getirdik. Köyün girişinden itibaren adımını atanlar kendilerini başka bir dünyada buluyorlar. Bu yıldan itibaren konuklarımızı ağırlamaya başladık. Amacımız insanların hem yörenin tarihi geçmişini öğrenmelerini hem de gürültüden stresten uzak sessiz ve dingin bir tatil geçirmelerini sağlamak. 14. ve 16. yüzyıllarda korsan saldırılarından korunmak için yapılan tarihi köyde yaşam yeniden başladı.”