Dünyanın en yüksek besin değerine sahip ve vatandaşlar tarafından doğal vitamin deposu olarak bilinen arı sütüne olan ilgi, corona virüsü salgınıyla birlikte arttı. İşçi arıların kraliçe arılar için ürettikleri arı kovanlarından gram gram sağılan ve birçok hastalığın tedavisinde kullanılan arı sütü, özellikle hafıza kaybı ve kanser hastası olanlar tarafından tüketiliyor. İçinde bulunan proteinler sayesinde kozmetik sektöründe de kullanılan arı sütü, metabolizmayı güçlendirmesi ve hücre yenilemesi açısından da insanların günümüzde tercih ettiği ürün olarak biliniyor. SAHTESİ ZOR ANLAŞILIYOR Erdemli'de 60 yıllık arı yetiştiricisi Şahbaz Çay, kilosu 16 bin TL'ye satılan arı sütünün sahtesinin anlaşılmasının oldukça zor olduğunu, 10 bin TL'nin altında satılan arı sütünün gerçek olmayacağını belirterek, rengine, kokusuna ve tadına çok dikkat edilmesi gerektiğini söyledi. Gerçek arı sütünün beyazımsı bir renge ve hafif ekşimsi bir tada sahip olduğunu belirten Çay, "Arı sütünün sahtesi makinalarda yapılmaz. Arı sütünün içerisine koyulan bal oranı bellidir. Bu bal oranı yüksek olduğu takdirde, arı sütü gerçek özelliğini yitirir ve besin değeri düşer. Bunu tüketici kolay kolay anlayamaz. Arı sütünü bildiğiniz yerden ve gerçek arıcılık ile uğraşan kişilerden temin edilmesi gerekiyor. Günde 1.5 gram tüketilen arı sütünün faydası, yaklaşık bir hafta içerisinde kendisini gösterir. Arı sütü, vücuda direnç kazandırır ve bağışıklık sistemini güçlendirir" diye konuştu.(DHA)