Bu ülkede liderlerin komedyene ihtiyacı var!
“Karantinadan olumsuz etkilendim... İki satır bile yazamadım” diyen Gani Müjde komedyen-siyasetçi ilişkini şöyle anlattı: “Ben siyasetçi olsam, bütün komedyenleri seferber ederdim. ‘Ben milletin yüzünü güldüremiyorum. Siz güldürün bari’ diye... Akıl vermek gibi olmasın ama bu ülkede liderlerin komedyenlere ihtiyacı var. Asık suratlı liderlerin şansı yok. Ali kıran, baş kesen günleri geçti artık.”
Komedinin usta kalemi Gani Müjde Sözcü HaftaSonu’na konuştu: Nasrettin Hoca’nın torunlarıyız, gülmek bize yakışıyor kardeşim. Kaygısızlar, Ruhsar, Hayat Bilgisi, Yahşi Cazibe, Pis Yedili. Ortak özellikleri hepsinin Gani Müjde’nin kaleminden çıkması. Gani Müjde ile komediden siyasete gündemi konuştuk.
- Pandemi süreci sizi nasıl etkiledi?
Ne kadar boş işlerle uğraştığımızı anladım. Yazmak, çizmek filan iyi güzel tamam ama ekmek yapmanın daha önemli olduğunu kavradım. Bir fırıncı hayatın devamına bir fizik profesöründen, yönetmenden, bankacıdan daha fazla katkı yapıyormuş. Alışverişleri ben yaptım örneğin. Oğlum dışarı çıkmadı. Amerika’da okuyan kızım geldi, hâlâ sarılamadım. Sinemaya gitmek, tiyatro salonlarında arkadaş sohbetleri yapmak, kıyılara yolculuk ne kadar değerliymiş onu anladım.
- 3 aylık karantina sürecini üreterek mi geçirdiniz?
Hayır hayır. Kesinlikle tersi oldu. İki satır bile yazı yazmadım. Beni negatif etkiledi yaşananlar. Ekmek yaptım, pizza yaptım, börek yaptım ve doğal olarak göbek yaptım.
- Etrafınızda olup bitenlere kayıtsız kalamıyorsunuz. Başıma bir iş gelir diye korkmuyor musunuz?
Herkes korkar. Cesaret korkusuzluk değil, korkuya rağmen doğru bildiğinden şaşmamaktır. Ben 12 Eylül darbesinin ağır şartlarında ve yasaklarında mizahçı oldum. Her gün binlerce tehdit alan Gırgır dergisinde yaza çize bugünlere geldim. Doğru bildiğimi babam olsa da söylerim. Çocuklarıma kitaplarım, filmlerim ve saygın bir soyadı bırakmak isterim. ‘Memleket isterim yaşamak, sevmek gibi gönülden olsun; Olursa bir şikâyet ölümden olsun.
- ‘Siyasi mizah yapmayı düşündünüz mü?
Aslında elimi siyasetin üzerinden hiç çekmedim. Yıllar önce televizyonlarda Tansu Çiller’i karakter olarak yapmıştık örneğin. (Başbayan) Ama bir kez olsun televizyonun patronunu arayıp “Kaldırın kardeşim şu diziyi” demedi. Şimdi yapılabilir mi sizce. Yeni Türkiye’nin siyaset erbabı daha alıngan, daha hoşgörüsüz artık. Dünyada da öyle aslında. Ama kendileri kaybeder. Dünya kendisini güldürenleri hayırla yad ederken; ağlatanları unutmayacak.