Türkiye'de de COVID-19 vakalarının görülmesinin ardından bazı sektör ve kişiler salgını fırsata çevirmeye çalıştı. Dezenfektan, kolonya, lateks eldiven ve bağışlık sistemini güçlendiren vitaminler de fiyat artışı yaşanırken, sahte ürünler de üretilmeye başladı. Sosyal medyada milyonlarca takipçisi olan ünlü isimler de, Tarım Bakanlığı'nın 'Onaylı Takviye Edici Gıdalar Listesi'nde olmayan ürünü corona virüsüne karşı etkili olduğu iddiasıyla paylaştı. [old_news_related_template title="Ünlü isimler, coronaya karşı koruduğu iddia edilen ürün tanıttı, insanları yanılttı" desc="Zayıflattığı iddia edilen bitki çayları insanların hayatlarını tehlikeye atarken, çok geçmeden gerçekler ortaya çıktı ve ürünler piyasadan toplatıldı... Şimdi de corona virüsünden koruduğu iddia edilen bir ürün halkın sağlığı ile oynuyor... Üstelik ünlü isimler de bu suça ortak oluyor..." image="https://sozcuo01.sozcucdn.com/wp-content/uploads/2020/03/20/iecrop/noattack-10_16_9_1584686868.jpg" link="https://www.sozcu.com.tr/hayatim/yasam-haberleri/unlu-isimler-coronaya-karsi-korudugu-iddia-edilen-urun-tanitti-insanlari-yaniltti/"] "ETİK OLARAK SORUNLU BİR DURUM" Yeditepe Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Farmakognozi ve Fitoterapi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Erdem Yeşilada konuyla ilgili, “Reklamına baktım, 'Bağışıklık sisteminizi korur, taş gibi bağışıklık sistemi yapar' gibi iddialı ifadeler var. Formüle baktığımda içerisindekiler beta glukan var. Hepimizin bildiği bir bağışıklık destekleyicidir ama bu tip ürünlerin 3 haftadan önce etkisini göstermesi mümkün değil. Kaldı ki beta glukanın miktarı da önemlidir. İçerisinde 10 miligram mı, 50 miligram mı, 100 miligram mı var? Etkinin ona göre ne kadar hızla meydana gelebileceği görülebilir. Onun dışında kara mürver, propolis var. Bu formül ağızdan yutulan bir formül ve ağızdan yutulduğunda mide de ve bağırsak sisteminde değişime uğrar. Dolayısıyla virüsler üzerinde etkisini kaybeder. Bu tip ürünler, ancak pastil olarak etkilidir. Mideye götürdüğünüzde bunlar, polifenol olduğu için virüs üzerinde etkisi kalmaz. Sadece ileri vadede iltihap giderici olarak destekleyebilir. Bu son derece yanıltıcı. Piyasada hemen ortamı bulmuşken, insanları kandırayım düşüncesi. Reklamı da gördüm, 'çok yüksek satışlar var' gibi ifadeler kullanılmış. Zaten şu an insanlar panikte. Bu nedenle neyi önerseniz, onu kullanacak durumdalar. O bakımdan insanların bu zaafından yararlanmak son derece etik olarak sorunlu bir durum" diye konuştu. “İZİN ALAMADIĞINA GÖRE BUNDA BİR KUSUR VAR" Prof. Dr. Yeşilada ürünün sosyal medyadan tanıtılması ile ilgili ise, “Resmi kanaldan, yani gerek Sağlık Bakanlığı, gerekse de Tarım Bakanlığı tarafından izin alamadığına göre bunda bir kusur var. O yüzden insanların uyanık olması, bu tip durumlardan yararlanmak isteyen kişilere karşı dikkatli olması gerekiyor diye düşünüyorum. Çünkü bu durumda içerisindeki ürünler doğru mu, yanlış mı bilmiyoruz. Gerçekten kaliteli ürünleri kullanmış mı, kullanmamış mı bilemiyoruz. O yüzden böyle güvensiz bir şekilde satışa sunulduysa, bu da önemli bir sorun." dedi. "GMP SERTİFİKASI OLUP OLMADIĞINA DİKKAT EDİLMELİ" Zade Vital Genel Müdürü K.Taha Büyükhelvacıgil ise konu ile ilgili yaptığı açıklamada özellikle GMP (Good Manufacturing Practises) yani İyi Üretim Uygulamaları sertifikasına dikkat çekti ve her bitkinin medikal amaçlı kullanıma uygun olmadığına vurgu yaptı: İnsan sağlığı çok değerli… Küresel ölçekte yaşadığımız COVID-19 salgınıyla mücadelede henüz bir ilaç ya da aşı bulunamadı. Toplumumuzun öncelikle doğal olduğu söylenen her bitkiyi ya da besin desteğinin faydalı olmayabileceğini bilmesi gerekiyor. Bitkisel destekleyici ürünlerin gözünüzün önünde üretilmesi, sağlıklı ve güvenilir olduğu anlamına gelmez. Bir ürünü tercih etmeden önce belirli kalite standartlarını karşılayıp karşılamadığını sorgulamaları lazım. Ürünler doktorlarımız, eczacılarımız ve sağlık uzmanlarımızın danışmanlığında kullanılmalı. Eczanelerimiz toplumun bir adım ötesindeki birincil danışma noktası olarak çok hayati bir konumda. Ürün hazırlığından dağıtımına kadar tüm aşamaların belirlenmiş uluslararası standartları vardır. Sağlığınızı desteklemek için kullanacağınız ürün, kalite standartlarını karşılayan, Sağlık Bakanlığı tarafından denetlenmiş, GMP (Good Manufacturing Practises) yani İyi üretim uygulamaları sertifikası almış bir tesiste üretilmiş olmalıdır. "HER BİTKİ MEDİKAL KULLANIMA UYGUN DEĞİLDİR" Her bitki medikal amaçlı kullanıma uygun değildir. Bitkilerin çok sayıda alt türü bulunur ve bu türler birbirinden kolaylıkla ayrılamayabilir. Doğru bitki seçimi uzman kişilerce yapılmış olmalıdır. Medikal amaçlı kullanılacak bitki uygun şartlarda yetiştirilmiş olmalıdır. Her bitkinin içinde çok sayıda etken madde bulunur, doğru konsantrasyonların sağlanması için her bitkinin hasatı kendine uygun zamanlarda yapılmalıdır. Hasat sonrası uygun kalite koşullarında saklanmalı, zararlı mikroorganizmalardan arındırılmalıdır. Vücudumuz için oldukça zararlı böcek ilaçlarından mutlaka temizlenmiş olmalıdır. Bu süreçler hakkında bilgi sahibi olmadığımız bitkiler sağlıktan çok zarar verebilir. Sağlığınıza zarar verebilecek durumları gözünüzle göremeyebilirsiniz, ama uzun dönemde vücudunuzda hissedersiniz. Konu ile ilgili bilgilerini paylaşan pek çok eczacı da önemli uyarılarda bulundu. Eczacının ya da hekimin önermediği hiçbir ürünün kullanılmaması gerektiğine dikkat çeken uzmanlar, yaşanabilecek tehlikelere dikkat çekti. Uzm. Ecz. Yelda Ünal: İlaç dışı ürün dediğimiz takviyeler, tüm vitaminler, bitkisel ve hayvansal kaynaklı takviyeler, bağışıklık sistemini destekleyen ürünler sağlığımıza katkı sağladığı gibi eğer doğru standartlarda üretilmedi ise tehlikeye de atabilir. Ülkemizde bu takviyelerin üretimi, denetimi, saklanması satılması kanunlarla belirlenmiştir. Sağlığımızı tehlikeye atmamak için ürün seçerken eczaneden alınması ve eczacı danışmanlığında veya doktor reçetesinde olmasına özen gösterilmelidir. Eczane rafına giren her ürün ruhsatlı ve bakanlık tarafından denetlenmiş ürün standardındadır. Bir kere üretim koşullarının GMP standartlarında üretim yapan bir tesiste yapılmış olması, ürün hammaddesinin tüm standardizasyonları ve spesifikasyonları içeriyor olması, ambalajının sağlığı tehdit etmeyen hammaddeden seçilmiş olması önemlidir. Her bitki medikal olarak kullanıma uygun değildir. Yine raf ömrünün geçerliliği önemlidir. İnternetten veya farklı ortamlardan alınan takviyelerinin bu tür tehlikeleri vardır ancak eczane rafına gelen bir üründe bunlar olmaz. Bitkisel takviyelerden bahsediyorsak bitkinin standardizasyonu önemlidir. Pharmagrade dediğimiz ilaç kalitesinde hammadde içermesi ve etkinliği kanıtlanmış formülasyonlardan oluşması önemlidir. Doğru kombinasyonlar ve doğru dozlarda olması en önemli diğer noktalardır. Uzm. Ecz. Ahmet Nezihi Pekcan: Hekimlerin ve Eczacıların önerileri haricinde alınan gıda desteklerinin fayda değil zarar getireceği unutulmamalı ve sağlık açısından olağanüstü günlerden geçtiğimiz bu günlerde ticari amaçla yapılmış söylemlere reklamlara itibar edilmemeli. Ecz. Işıl Işık Yıldırım: Koronavirüse karşı endikasyonu olan şu an dünya üzerinde ruhsatlandırılmış bir ürün bulunmamaktadır. Bizim eczacı olarak görevimiz danışmanlarımıza kendi bağışıklıklarını korumak adına yıllardır güvenle kullandığımız bağışıklık sistemi üzerinde etkinliği kanıtlanmış ürünleri tavsiye etmektir. Tüm dünyayı etkileyen böyle ciddi ölümlerin yaşandığı bir vakada halkın zaafını kullanmak fırsatçılıktır. Sizden ricamız Sağlık Bakanlığı’nın ve Dünya Sağlık Örgütü’nün tavsiyeleri dışına çıkmamanızdır. Ecz. Cihat Yılmaz: Sosyal medyada kontrolsüz bir şekilde ürün tanıtımları yapılmakta ve internetten satılmaktadır. Bu durum halk sağlığını olumsuz etkilemektedir. Halkımız sosyal medyada tanıtılan ürünlere temkinli yaklaşmalı, internetten kesinlikle sağlık ürünleri almamalıdır. [old_news_related_template title="DSÖ: 'Corona virüse karşı 20 aşı geliştirildi'" desc="Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), Corona virüsüne karşı dünyada 20 aşı geliştirildiğini duyurdu." image="https://sozcuo01.sozcucdn.com/wp-content/uploads/2020/03/20/iecrop/corona-asi-shutter_16_9_1584710792.jpg" link="https://www.sozcu.com.tr/2020/saglik/dso-corona-viruse-karsi-20-asi-gelistirildi-5691718/"]