Dicle Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Ahmet Kılıç, Türkiye'de hâlâ hüküm süren soğuk ve yağışlı havanın içgüdüsel olarak kış uykusuna yatıp, sonra yine içgüdüsel olarak uyanan ve göç mevsiminde olan hayvanlar için olumsuz etkileri olduğunu söyledi. Prof. Dr. Kılıç, "Eğer çevre şartları uygunsa, sıcaklık varsa, yiyecek de buluyorsa hayvan kış uykusundan erken uyanabilir ya da geç kış uykusuna yatar. Bu sene durum biraz farklılık gösterdi. Bu sefer hayvan istese de istemese de kış uykusundan uyanmak zorunda ama yiyecek bulmakta zorluk çeker. Isınmadan yana problemi olur. Fakat burada tabiatın özelliğidir, en güçlüler yaşar. Dayanabilenler nesillerini sürdürür, üremeye geçer. Uyum gösteremeyenler ise ortadan kalkacaktır" diye konuştu. "UYGUN ZAMANDA GÖÇ ETTİLER AMA..." Prof. Dr. Kılıç, şubat ayından itibaren Diyarbakır'a gitmeye başlayan ve Bismil ilçesindeki kolonide bulunan yuvalarına yerleşmeye başlayan leyleklerin zamanında göç ettiğini ama şehirde hâlâ kış koşullarının hüküm sürdüğünü ifade ederek, şunları söyledi: "Tüm yuvalara ait bireyler tamamlanmadı. Bu bir hafta içinde tamamlanacak. Buraya erken gelmeleri söz konusu değil. Yine uygun zamanda geldiler ama Diyarbakır'da bu sene kış koşulları hâlâ hüküm sürmekte. Burada tabiatın yine özelliğidir, güçlü olan, soğuğa dayanabilen, açlığa dayanabilenler hayatta kalacaktır. Buna uyum gösteremeyen, zayıf olanlar ise elenmiş olacak" "Küresel ısınmadan dolayı mevsimsel farklılık yaşıyoruz. Bu mevsimsel farklılığa leyleklerimiz ya da diğer canlılar uyum gösteriyor mu göstermiyor mu? Ona bakmak lazım. Uyum gösteren bol sayıda döl verecek, yavru yetiştirecek. Onlardan sonra gelen jenerasyon daha iyi olacak ama eğer başarılı değillerse bu yiyecek kıtlığını aşamıyorlarsa, soğuğa dayanamıyorlarsa maalesef onlar tabiattan silinecek." (DHA)