10 yıl önce bir kamu kurumunda saha mühendisliği yapan girişimci Murat Yıldız, Niğde’de tanıştığı Lion isimli bir İtalyan'ın yönlendirmesiyle mesleğini bırakıp, öğrendiği elma yetiştiriciliği işine girdi. Kendisine ait olan 30 dekar arazi üzerine ilk bodur elma bahçesini kurarak işe başlayan Yıldız, şimdilerde ise bin 400 rakımlı bir yükseklikte aldığı 300 dönüm arazi üzerine diktiği 92 bin elma fidesi ürünlerini bölgedeki illere gönderiyor. TESADÜFEN TANIŞTIĞI İTALYAN SAYESİNDE ELMA BAHÇESİ KURDU Elma yetiştiriciliği işine nasıl başladığını anlatan Murat Yıldız, ”Ben çiftçi bir ailenin mensubuyum 2003 yılından sonra BOTAŞ’a sözleşmeli olarak girdim ve 4 buçuk 5 yıl saha kontrol mühendisliği yaptım. Saha kontrol mühendisi olduğum için Türkiye’de 70’e yakın il gezdim. Görev icabı Niğde, Karaman, Konya bölgelerinde çalıştım. Özellikle Niğde Ulukışla’da İtalyan’larına bahçeleri var ben buradan geçerken bu bahçedeki elma ağaçları dikkatimi çekti ve bu elmaları bahçesinin sahibi Lion isimli bir arkadaş vardı. Bu arkadaşla tanıştıktan sonra bu arkadaş elma yetiştiriciliği konusunda bizi teşvik etti. ‘Yapabilirsiniz, biz İtalya’dan geldik Türkiye’de elma yetiştiriyoruz. Toprak ve hava yapınıza bakın bana bildirin’ dedi. Bende Elazığ’da geldiğimde kendi arazimizden toprak numunesi aldım ve bölgenin hava şartlarıyla beraber Lion’a gönderdim. Lion ise toprak ve hava şartlarının çok iyi olduğunu söyledi. Sonrasında ise 2008 yılında Elazığ Hankendi’de 30 dekar arazi üzerine ilk örnek bodur elma bahçesini kurduk. O yıllarda da dönemin Elazığ valisi Muammer Erol tarafından bahçemizin açılışı yapıldı” diye konuştu. [caption id="attachment_6104694" align="alignnone" width="800"] Foto: Sozcu[/caption] İŞ YERİNDEN İSTİFA EDEREK KARDEŞLERİYLE ŞİRKET KURDU Elma bahçesini kurduktan buradan gelecek paranın kendisini yeteceğini düşünerek kurumundan istifa ettiğini belirten Yıldız sözlerine şöyle devam etti; “Elma yetiştiriciliğine başladıktan sonra buradan gelecek paranın kendime yeteceğini düşünerek BOTAŞ’tan istifa ettim. Çünkü elma yetiştiriciliğinin yıllık geliri 250-300 bin lirayı buluyor. 2010 yılına geldiğimizde ise 3 kardeş işi büyütme hedefiyle Konya, Niğde, Isparta illerine giderek elma yetiştiriciliğiyle ilgili bilgi almaya gittik. Çünkü bir yatırımımızı büyütmek istiyorduk bari işimizi profesyonel yapalım dedik.  Bu illeri gezdikten sonra 2010 yılında Elazığ’ın merkez Bulutlu Köyü’nde bin 400 rakımlı 300 dönüm arazi satın aldık ve bu arazi üzerinde dikme üzere yaklaşıl 90 bin küsur elma ağacının fidanının siparişini verdik. Niğde’de elma bahçelerinde çalışmış olan arkadaşlar Elazığ’a gelerek buradaki sistemi kurdular ve bodur elma yetiştiriciliğinin startını verdik. Bahçemizi kurduktan sonra Elazığ Modern Tarım (EMT) şirketini kurduk ve yaklaşık 10 yıldır bu işletmeyi devam ettiriyoruz.” [caption id="attachment_6104695" align="alignnone" width="800"] Foto: Sozcu[/caption] “90 BİN AĞACIN 70 BİNİ KIRMIZI ELMA” Yetiştirdikleri ürünlerden yüzde 90 verim aldığını belirten Yıldız, ”Bahçemizde yetiştirdiğimiz elmanın ana ürünü kırmızı elma geri kalan 20-22 bin adet ise tozlayıcı dediğimiz ama ve piyasada satış değeri yüksek olan Arjantin elması dediğimiz ürünler var. Yaklaşık 90 bin ağacın sadece 70 bini sadece kırmızı elma. Kırmızı elma bölgeye hitap ediyor çünkü albenisi var. Bizim bodur meyveciliğe girmemizin birinci nedeni bir dekarda ortalama 400’e yakın elma fidanı dikiyorsunuz. Klasiklerde ise 30-40, yarı bodurlarda 150 kök dikebiliyorsunuz. Bu da şu demek, verime geldiği zaman ortalama 15-20 kilo arasında bir ürün alırsınız bu da 6 ton demek. Kurduğumuz elma bahçesine sürekli olarak 4 kişi bakıyor onun dışında da mevsimsel olarak işçilerde çalıştırıyoruz. Hasat dönemi yaklaşık bir buçuk ay sürüyor ve ortalama 30-40 kişi yevmiyeli olarak bahçemizde çalışıyor. Bununla beraber paketleme ve ayrıştırma dediğimiz bölümlerde ise çalışan arkadaşlarımız oluyor. Mart ve nisan ayında ise çaba ve budama işlerinde da çalışan arkadaşlarımız oluyor” diye kaydetti. [caption id="attachment_6104696" align="alignnone" width="800"] Foto: Sozcu[/caption] “YETİŞTİRDİĞİ ÜRÜNLERİ BİRÇOK İLE SATIYOR” Elam ithalatının yorucu bir iş olduğunu söyleyen Yıldız, sözlerine şöyle devam etti; ”Kırmızı çeşit elma, Arapların istediği sevdiği bir elma.  Bizde bu düşünceyle sınırımızın ötesindeki kişilere de pazarlayabileceğimiz düşüncesiyle kırmızı elma çeşidi üzerinde yoğunlaştık. Öncelikle bir yıl ve yaklaşık 40 ton elmayı Cezayir’e gönderdik 1 lira fazla kazanıyoruz ancak bu bizi yoruyordu lakin iç piyasada çok güzel fiyatlara satıyorduk. Çünkü malımız çok kaliteli mal ürettiğiniz zaman zaten onlar sizi buluyor. Biz Muş, Van, Bingöl, Tunceli, Ağrı, Malatya, Diyarbakır illerine yetiştirdiğimiz elmalarımızı veriyoruz. Elazığ’ın iç piyasası bile bize yetiyor. Pandemi olsun ya da olmasın gıda her zaman ihtiyaç olan bir şey. Onun için satışlarımız da hiçbir sıkıntımız yok yeter kaliteli ürün olsun” “HEDEFİM ÜRÜNLERİMİZİ İSTANBUL’A KADAR GÖNDERMEK” İlk bahçesini kurduğunda çevresinden olumsuz eleştiriler aldığını belirten Yıldız, ”Ben ilk bahçeyi kurduğum zaman bana en yakınlarım bile bu işin karlı bir iş olmadığını ve bu işten kazancımın olmayacağını söylemişlerdi. Şimdi kendileri kötü ben onlardan daha iyiyim. Ne yaptık biz azimle çalıştık iş yerimizde patronluk değil elimize kazmayı, küreği alıp bizde çalışıyoruz. Şu an bin ton üretimi yakaladık bundan sonraki hedefim bin 200 tonu yakalamak, ortalama her bin ton vermek ve iç piyasada İstanbul’a kadar bu ürünlerimizi göndermek gibi bir hedefim var. Şu anda şirketimiz marka olmaya başladı” ifadelerini kullandı.