Türkiye’de oyuncu olmak bir macera
“Sahnede herkese her şakayı yapamıyoruz. Özgür bir ülkede yaşamıyoruz. 20 yıl öncesine kadar oyuncular her türlü politik şakayı yapabiliyordu, şimdi durum öyle değil”.
Dünyanın ilk kadın stand-up grubu Çok Da Fifi’nin kurucularından Şirincan Çakıroğlu tatil için geldiği Bodrum’da SÖZCÜ’nün sorularını ve oyunculukla geçen 10 yılını anlattı:
- Tiyatroya ilkokulda başladım. Ankara’da kolejde öğrenim görürken piyes ve müzikallerde rol aldım. Hayalim Perran Kutman, Adiye Naşit, Ayşen Gruda gibi hem güldüren hem düşündüren, sanatı ile ön plana çıkan sanatçılar gibi yetişmekti.
- Ankara Üniversitesi Sinema TV Bölümü’nden mezun olduktan sonra Ankara’da Kanal B’de iki yıl çocuk programları yaptım. Ardından dizi setlerinde çalışmak için İstanbul’a taşındım. Oyunculuk çocukluk hayalimdi, fakat ailem “oyuncu olma sürünürsün” dedi. O yüzden cesaretimi toplayana kadar kamera arkasında kaldım.
- Kartal Tibet, Serdar Akar, Yılmaz Erdoğan, Cem Yılmaz gibi önemli yönetmenlerin asistanlığını yaptım. Bir gün Neşeli Hayat filmi setinde Yılmaz Erdoğan “senaryo yazarlığı ve oyunculuk atölyesine başlıyoruz sen de öğrencim olacaksın” dedi ve bir macera başladı.
- Şu sıralar Hasan Can Kaya’nın projesi olan “Stand-Up Evreni” programında yer alıyorum.
- Ağustos ayının ortalarında ABD’ye gideceğim. Oyunculukta en zor şey iş bulmak. Stand-up yaparsam belki Gülse Birsel gelir beni izler, hep o bizi güldürüyor bu kez ben onu güldürürüm hayali kurdum.
[caption id="attachment_6581593" align="alignnone" width="1200"] Şirincan Çakıroğlu[/caption]