Asosyal hayatlar Hayatı kolaylaştırmak amacıyla çocukları küçük yaştan itibaren internet, teknoloji ve sosyal medyayla tanıştırıyoruz. Bu süreçte bilinçli kullanım göz ardı edildiğinde yeni neslin başta internet ve sosyal medya olmak üzere sanal dünya ve teknoloji bağımlılığı yaşadığını görüyoruz. Örneğin gençler sosyal ağları ne kadar sosyalleşme amacıyla kullanıyor olsalar da, aslında asosyalleşiyorlar. Sağlıklı ve etkin iletişim kuramadıklarını, ebeveynleriyle çatışma halinde olduklarını, her geçen gün daha fazla bireyselleştiklerini görüyoruz. shutterstock_635548097-1 Toplumsal etkileri Sanal dünyanın etkisi altında kalmış olan ailelere baktığımızda, bu kişilerin gerçek hayattan, aile ve toplum değerlerinden, sosyal iletişimden her geçen gün daha da uzaklaştığını görüyoruz. Böylece gerçek hayattan kopmuş bir kuşağın yetiştiğini söylemek yanlış olmaz. Teknoloji ve sanal dünya bağımlılığıyla ilgili gereken önlemler alınmadığında, gelecekte bu kuşağın farklı sorunlarıyla uğraşmak zorunda kalınacak. O nedenle toplum olarak görüntüde kalabalık ama gerçekte yalnız bireyler olduğumuzu bir an önce görmek ve hiçbir bahanenin ardında saklanmadan birbirimizle yakınlaşmak zorundayız. Bunu ne kadar erken fark edersek ve ne kadar erken harekete geçersek o kadar çabuk yol alabiliriz. shutterstock_383667271 Yasaklamak isterken ilgisini artırmayın Çocuklar sanal dünyayla ilgili bağımlılık sorunu yaşıyorsa, bundan kurtulmanın yolu ona çeşitli yasaklar getirmek olmamalı. Çünkü bu çeşit önlemler almak, düşünülenin aksine, çocukların yasaklı oldukları konulara daha çok merak duymasına neden olur. Hem davranışlarınızla hem de verdiğiniz bilgilerle çocuklarınıza örnek olarak teknolojiden bilinçli bir şekilde yararlanmalarını sağlayabilirsiniz. Farklı uğraşlar bulmak yerine, çocuklarınızın sanal dünyada neden bu kadar vakit geçirdiğini anlamaya çalışmalı ve onunla empati kurmalısınız. shutterstock_737821975 Hayat ekranın değil ekran hayatın içinde Anne ve babasının sanal dünyada çok fazla zaman geçirdiğini gören çocuk, ebeveynlerinin ilgisizliğini hissedebilir ve onları örnek alır. Bu ilgisizlik hissi, çocuğun duygusal anlamda pek çok eksiklik hissederek büyümesine ve sorunlu bir bireye dönüşmesine sebep olabilir. Bu nedenle anne-babalar çocuğunu dinlediğini belirtmeli, onunla sohbet etmeli, birlikte oyun oynamalıdır. Bu şekilde duygusal açıdan tatmin olan çocuk, sanal dünyada vakit geçirerek asosyal hayatı seçmekten vazgeçer. Sanal dünya tutkusu olan ailelerin unutmaması gereken en önemli cümle “Hayat ekranın değil, ekran hayatın içinde küçücük bir parça. Ona hapsolma!”... shutterstock_583894366