Yıl 2017, ekim ayının 5’i... Bakan Mehmet Şimşek ülke ekonomisinin yolun sonunda olduğunu itiraf etti: “Ya borçlanacağız ya vergileri artıracağız!” Sonrasını biliyorsunuz zaten... Bugünlere gelindi...

Bugün seçeneğimiz de kalmadı elimizde... Hem borçlanıyoruz hem vergileri artırıyoruz. Şimdi çıksa “Ya batacağız ya çıkacağız” diyebilir anca...

★★★

Türkiye şu anda borçlanmıyor mu? Ülke tarihinin en borçlu döneminde...

Vergileri artırmıyor mu? Vergiler ülke tarihinin en yükseğinde...

İkisi birden gerçekleştiğine göre “ya şu ya bu” lüksümüz kalmamış!

★★★

Hani üretmeyi denesek... Harcamaları kıssak... İsrafı önlesek... Ne bileyim yap-işlet-zengin et modelinden vazgeçsek? Tasarruf etsek?

Yıllardır, araştırma, geliştirme, üretim, teknoloji, tarım ve sanayiye yatırım yapmayıp parayı betonun 50 tonuna gömersen geleceğin son nokta burası olur. Sahi, ne oldu Kanal İstanbul?

★★★

Üretim demişken, var mı öyle bir niyetimiz? Yapılmasa bile en azından yapmayı deneyene desteğimiz? Çinliler 1 milyar dolar yatırım yapacak diye havalara uçtular ama ayrıntıları tam açıklansın öyle bakalım tabloya...

Bırak desteği “köstek olma yeter” derler ya, işte budur bugünkü halimiz... Çareler çaresiz... Hepimiz fakirleşeceğiz...

★★★

AKP içerisinde çok ciddi bir Mehmet Şimşek antipatisi başladı. Partiye yakın kim varsa “Bu adam çıldırdı” diye giriyor lafa... İşin ucu birilerine dokunmaya başladıysa bence iyi yolda...

Bunca zammı zevkine mi yapıyor? Küfür duymak hoşuna mı gidiyor? Belli ki çare kalmadı. Bombayı kucağında buldu. Bombayı kim kurdu, onu Erdoğan’a sormalı...

★★★

Şimşek’in bakan oluşu piyasalar ve yabancılar için birçok veriden daha önemli... Çok sert olur piyasaların tepkisi... Kendi istifa edebilir mi? Edemez! Değiştirilebilir mi? Yemez!

Hatırlıyorum geçen sefer de benzer durum yaşanmıştı. Rüşvet olaylarının açığa çıkmasının ardından “Kim yolsuzluk yaparsa mutlaka cezasını görmeli, hem de Allah belasını versin!” deyip kendi ayağını kurşunladı. Bela okuyunca acaba kim üstüne alındı?

Zira yolsuzluk yapanlara faniler ceza vermeyi gerek görmedi. Bela işine Allah bakıyor lakin çarpılan da olmadı. Bugün hikayeyi neredeyse anımsayanı kalmadı.

★★★

Sen de yolsuzluk yap, ihale ayarla ancak kutsal sınırı geçip terse düşme... O konulara hiç girme. Zaten İngiliz pasaportlusun, sabaha kalmaz terörist olursun.

Hatırla daha önce “dolandırıcı” damgası vurulmadı mı sana? Sen, Ali Babacan, Ahmet Davutoğlu beraberce Halkbank’ı dolandırmaya kalktığınız söylendi ya... Gir internete, duruyor orada...

Annelerin sözünü hatırla... “Güzel oğlum herkes kendini kurtarır, olan sana olur” derler ya... Aman ha...