Tokyo Olimpiyatları’nda elde ettiği ikincilikle ülkemize gümüş madalya getiren milli boksör Buse Naz Çakıroğlu, SÖZCÜ HaftaSonu’na konuk oldu. Muhabirimiz İrfan Yirmibeş’in sorularını yanıtlayan Fenerbahçeli sporcu, en büyük hayalini Paris’te gerçekleştireceğine inandığını söyledi. Çakıroğlu, “Her zaman olimpiyatlara gidip final oynamak istiyorum’ diyordum, belki de anlamadan kendime empoze ettim bunu. Finalde mücadele ettim, gümüş aldım. ‘Bu kez Paris’te olimpiyat altını istiyorum’ diyorum. 2024 Paris Olimpiyatları’nda altını olacağım” dedi. Çakıroğlu, şunları söyledi: “Pandemi nedeniyle hazırlık dönemi oldukça bizi zorlayan bir dönem oldu. Tam olacak dediğimiz noktada ertelendi, daha sonra araya bir zaman girdi, tekrar adapte olmaya performansı yakalamaya çalıştık. Kadın cinayetlerinin çok arttığı bu dönemde Türk kadınının neler başarabileceğini göstermek istedim. Ben bu metni yazarken çok duyguluydum, çok duygulandım herkes de çok duygulanmış. Annem ve ailem benim için yol gösterici kahramanlarım.”

"HAKEM SONUCU ETKİLEDİ"

“Finalde hakem çok büyük etki oldu. Final maçında hakem faktörü olduğunu düşünüyoruz, buna inanıyoruz. Çünkü ilk rauntta köşeye geldiğimde 5-0’lık bir skor mümkün değil, yani boksu hiç bilmeyen de anlayabilir. Biz daha sonra antrenörümle maçı izlediğimizde ağır çekimde net vuruşlarımızın daha fazla olduğunu, en az 5 tane daha fazla net yumruk vurduğum videoda görünüyor. Ama bunu bir bahane olarak düşünmüyoruz. Benden kaynaklı nedenlere dönmeye çalışıyorum.”

"FENERBAHÇE'DE BİZ BİR AİLEYİZ"

Buse Naz Çakıroğlu, kulübü Fenerbahçe’de çok mutlu olduğunu ifade etti. Milli boksör, “Başkanımız Ali Koç ile sürekli görüşüyoruz. Sadece turnuva zamanı değil kamplarda da sürekli görüşüyoruz. Bir ihtiyacım olduğumda onu arayabileceğim güvenini bana her zaman veriyor. Fenerbahçe büyük bir kulüp, kulüpten ziyade biz burada bir aile gibiyiz. Kendinizi bulunduğunuz ortamda önemli hissetmeniz size destek olunması size her koşulda güven veriyor. Olimpik branşlarda destek görmek bize verilen değer bizi daha iyi yerlere taşıyor” dedi.

DİYETİSYEN EŞLİĞİNDE 5 SAAT İDMAN

“Olimpiyata hazırlandığım dönemde sabah 2.5, akşam 2.5 saat olmak üzere günde 5 saat antrenman yapıyorum. Beslenmeye de çok dikkat ediyoruz. Son 3 ay dikkatli ve dengeli besleniyorum. Sıklet sporu yaptığım için kilo düşüyorum zaten. Antrenmanlar kilo düşmeye dönmesin diye diyetisyen eşliğinde beslenmeye dikkat ediyorum.”

"DEDELERİMİZ ÇOCUKLUK ARKADAŞI"

Milli sporcu, hemşehrisi Buse’yle ilgili ilginç bir not paylaştı. Çakıroğlu, “Buse benden 2 yaş küçük. Doğum günlerimiz ve aylarımız aynı. İsimlerimiz memleketlerimiz aynı. Ben Buse ile tanıştıktan sonra öğrendim benim dedem ile onun babası da gençlik arkadaşı. Sonradan birbirimize denk geldik. Benim dedem onun babası telefonla görüşüyorlarmış sonra öğrendik” dedi.

"BOKS SATRANÇ GİBİ"

“Öncelikle boks sporu olimpiyatlardan çıkarılmalı düşüncesini kesinlikle doğru bulmuyorum. Biz ringde rakiplerimize her zaman saygılıyız. İnsanlar boksu sadece dövüş sporu olarak görüyor ama ben boks sporunu bir satranç oyunu olarak görüyorum. Kesinlikle zeki olunması ve düşünülmesi gereken bir branş. 2018 yılında boks kariyerime nokta koyma düşüncesi olmuştu. Yeniden ayağa kalkmamda annem ve ailem önemli faktör oldu.” [old_news_related_template title="Anonsların efendisi Tokyo'yu salladı: Mustafa Özben!" desc="20 yılı aşkın sunuculuk kariyerinde üç olimpiyat ve üç Dünya Kupası gördü, nice başarıya sesiyle eşlik etti. Parolası belli: İşinizi ciddiye alırsanız işiniz de sizi ciddiye alır. Basketbol anönsörü Mustafa Özben, Sözcü HaftaSonu'na konuştu..." image="https://sozcuo01.sozcucdn.com/wp-content/uploads/2021/08/22/iecrop/mustafa-ozben-456567_16_9_1629620243.jpg" link="https://www.sozcu.com.tr/spor/basketbol/anonslarin-efendisi-tokyoyu-salladi-mustafa-ozben-6607120/"]