Öğretmen Gülşah Kıyak... Onun hikayesine azmin zaferi diyebiliriz. Hem Milli hem de İstanbul Büyükşehir Belediyespor Kulübü (İBBSK) oyuncusu. Wushu ve Kick Boks müsabakalarında ülkemizi ve Wushu branşında da İBB’yi temsil ediyor. Milli Sporcumuz, 2019 yılında kemik kanserine yakalandığından habersiz kick boks “Dünya Şampiyonu” oldu. Ardından hastalığı sebebiyle ameliyata girdi, narkoz etkisinden çıktığında onu ilk arayan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’ydu. İstanbul Bülteni'nden Ahmet Olcay Ergin'e konuşan Kıyak, hikayesini şöyle anlattı: “Gülşah Kıyak ben. 32 yaşındayım, Ankara'da doğdum ama 22 yıldır İstanbul’dayım. Bursa Uludağ Üniversitesi mezunuyum. 9 yıldır da bir Anadolu Lisesinde beden eğitimi öğretmenliği yapıyorum.

BRUCE LEE HAYRANLIĞI İLE BAŞLAYAN SERÜVEN

“Wushu’ya, 2000 yılında başladım. Bruce Lee hayranlığı ve sevdiklerimi koruma içgüdüsü çok fazlaydı bende. Ne kadar güçlü olursam, kendimi ve sevdiklerimi o kadar korurum düşüncesi zihnime yerleşti. Bunlar da spora başlamama vesile oldu. Çocukken de şampiyonluk yaşama, bayrağımızı dalgalandırma ruhu hep vardı içimde.”

12 YILDA 9 DERECE İLE BÜYÜK BAŞARI

Milli Sporcu sırasıyla; 2007 yılında Polonya’da Gençler Wushu Avrupa Şampiyonası ikinciliği, yine aynı ülkede 2008 yılında Gençler Wushu Avrupa Şampiyonası birinciliği, aynı yıl ‘Avrupa’nın En İyi Sporcusu Ödülü’, 2009 yılında Kanada’da Wushu Dünya Şampiyonası üçüncülüğü, aynı yıl Çin’de düzenlenen Wushu Dünya Şampiyonası üçüncülüğü, 2010 yılında Çin’de Spor Oyunları Wushu ikinciliği, 2014 yılında Slovenya’da Kick Boks Avrupa Şampiyonası ikinciliği, 2018 yılında Macaristan’da Kick Boks Avrupa Şampiyonası ikinciliği ve 2019’da Türkiye Kick Boks Avrupa Şampiyonası birinciliği yaşadı.

ZORLU SÜREÇTE GELEN DÜNYA ŞAMPİYONLUĞU

“Kick Boks Dünya Şampiyonası için Antalya’da düzenlenen Milli kampa katıldım 2019 yılında. Kampta kasık ağrısı başladı antrenmana çıkamıyordum, çok ağrım vardı. Hastaneye gittik, idrar yolu iltihabı ya da kas ağrısı olabilir dediler. Tam teşhis koyulmadı. İlaç verildi, iğne yapıldı, birkaç güne toparlayınca ciddi bir şey olmadığını düşündüm. Antrenmanlara devam ettim. Şampiyonaya bir hafta kalmışken bırakmak da olmazdı. Turnuva Türkiye’deydi. Ev sahibi olunca daha zor, büyük bir baskı hissediyor insan. Ağrı çeke çeke şampiyonaya gittim. Maçlara odaklandığım için bir şekilde ağrılarımı unuttum ve Dünya Şampiyonu oldum. Rakibim 10 yıldır yenilmeyen İtalyan bir sporcuydu. Hatta finalde karşılaştığım kişiyle önceki sene Macaristan’da Avrupa Şampiyonası finalinde karşılaşmıştım. Kırık kolla mücadele etmiş Avrupa ikincisi olmuştum.”

BİR ŞAMPİYONLUK DA TÜRKİYE’DE YAŞADI

“Kulüpteki fizyoterapistlerim dinlenmem gerektiğini söyledi. Çünkü, ağrılarım gittikçe artıyordu. Doktorlarım ağrılarımı anlamak için durmam gerektiğini, zorlanmaya dayalı olup olmadığını anlamaya çalıştıklarını iletti. Ancak, 2020’deki Türkiye Turnuvası da Ocak ayında başlıyordu. Bir hafta dinlenmeden hemen antrenmanlara başladım. Ocak ayında Türkiye Şampiyonu oldum.”

TEŞHİSİN KONMASI

“Mart ayında ise pandemi başladı. İdman yapmıyordum, ağrılarım gittikçe artıyordu. Nisan ayında ağırlarım daha da artınca durumumu kulübe ilettim. MR çekelim dediler. MR sonucu kasık bölgesinde tümör olduğu ortaya çıktı. Biyopsi yapıldı ve 2. derece kemik kanseri teşhisi kondu. Ne çok geç kalınmış ne de çok erken, kötünün iyisi gibi gördü doktor. Kasık bölgesindeki kemiğim tamamen alınacaktı. Biyopsi yapılırken orası temizlendi. Yayılma ihtimaline karşılık o bölgenin tamamen alınmasının daha doğru olduğu söylendi. Bu aşama tabii kolay olmuyor psikolojik yönden çok zor. İstanbul’da yalnızım. Bir hafta, 10 gün kadar kimseye söyleyemedim. Anneme, ‘dizimde ağrı var istersen gel, ufak bir operasyon olacak’ dedim. İnanmamış ‘gelmeyeceğim öyleyse’ dedi ama akşama evdeydi. Bir şeylerin kötü gittiğini hissetti sanırım.”

SPORA DEVAM EDEMEYECEĞİ SÖYLENDİ

“Sonrasında ameliyat oldum. Doktor, spora devam edemeyeceğimi söyledi. Ben de bunu kabul etmek durumunda kaldım. En azından dünya şampiyonu oldum, jübilemi yaptım, öyle bıraktım diye kendimi rahatlatmaya çalıştım. Ama sporcu için böyle olmuyor. Kendi isteği dışında bırakmak zorunda kalmak farklı bir durum; çünkü, operasyon geçirdiğim bölgeye alabileceğim bir darbenin iç organlarıma dahi çok büyük bir tehlike yaratabileceği söylendi. O süreçte her ay sürekli kontrollere gittim. Bir seneye yakın bu böyle sürdü.”

"GÖZÜMÜ İMAMOĞLU’NDAN GELEN TELEFONLA AÇTIM"

“İBB, bu süreçte hep yanımdaydı. Maddi manevi her türlü desteği sağladı. Ameliyattan çıktım, narkozun etkisi geçti. Gözlerimi, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’ndan gelen telefonla açtım. Çok şaşırdım ve çok da mutlu oldum. Sayın Başkanımız telefonda her zaman yanımda olduğunu, iyileşeceğime inandığını söyledi. Başkanımızın, ister İBB sporcusu olsun, ister başka; herkesin yanında olduğunu biliyorum. Başkan’ın araması kendime olan güvenimi artırdı. Bu benim için çok kıymetliydi. Öğrencilerime de değinmek istiyorum. Onlar da bu süreçte hep yanımda oldular. Ameliyat zamanı hastane köşelerinde beklediler. Beni mutlu etmek için her şeyi yaptılar. Şu an röportajı yaptığımız gün kar tatili. Ben, tatil olunca sevinemiyorum, üzülüyorum. Mesleğimi hiçbir zaman iş olarak görmedim. Okul benim adeta evim gibi.”

DOKTORLARDAN GİZLİ, İDMAN

“Bir sene sonra kontrole 6 ayda bir gitmeye başladım. Kendimi daha iyi hissediyordum. İlk zamanlar yürümemde bile sıkıntı vardı, haliyle koşamıyordum da. Antrenman yapamadığım için diğer bölgedeki kaslarım da zayıfladı. Kendimi iyi hissetmek için doktorlarımdan habersiz ufak ufak idman yapmaya başladım. Ameliyatımdaki ortopedistimle beraber çalışmalarıma devam ettim. Kendimi çok iyi hissediyordum. Yaklaşık 3 ay önce gittiğim son kontrolde doktor ‘kaldığım yerden devam edeceğimi ve tekrar spor yapabileceğimi’ söyledi. Yeniden doğmuş gibi hissettim. Çok sevindim, o kadar mutluydum ki doktora sarılıp ağlamaya başladım. En son, dünya şampiyonu olduğumda bu duyguyu yaşamıştım.”

SADECE HASTALIĞI DEĞİL RAKİPLERİNİ DE YENDİ

“Spora dönebileceğimi öğrendikten bir ay sonra Antalya 2022 Türkiye Wushu Şampiyonası’nda maçım vardı. Burada İBBSK takımı olarak arkadaşlarımla karşılaşmaya çıktım. Yıllardır 60 kiloda dövüşüyordum, 15 kilo aldım. Bir ayda 15 kilo vermek çok zor, ben 10 kilo verebildim. Hiç kilo vermeden de gidebilirdim ama ben kendimi ispatlamak istedim, artık buradayım demek istedim. Her şeyi göze alarak gittim, ilk turda elenebilirdim; ameliyatlı bölgeye darbe alabilir, yine kötü olabilir, hastanelik olabilirdim. İlk maç benim için çok çok zordu. Heyecandan elim ayağım titriyordu, spora yeni başlamış gibiydim ki ben hiç stres yapan, heyecanlanan biri değilim. Yakınlarım hastalık durumumu bilmediği için heyecanlanmama şaşırdılar. Dizimde de bir sakatlık vardı o yüzden spora ara verdiğimi düşünüyorlardı, normal karşılıyorlardı. Kimseye belli etmemeye çalışıyordum. Müsabaka başladığında başta heyecandan dövüşemedim, neyse ki sonu güzel oldu. Orada da şampiyonluk kazandım.”

HEDEF: WUSHU’DA DA DÜNYA ŞAMPİYONLUĞU

“Wushu’da ‘dünya şampiyonluğu’ istiyorum. Bunu, yarım kalan bir hayal olarak görüyorum. Kick Boks’ta dünya şampiyonluğum var. Wushu’da da olsun istiyorum. Kick Boks’ta da yeniden bir dünya şampiyonluğu yaşamak hedeflerim arasında. 11-15 Mayıs tarihlerinde Bulgaristan’da Avrupa Şampiyonası var. Burada da hedefim zirvede yer almak.”