Spor Toto 1. Lig ekiplerinden Altınordu’da bir devir sona erdi. Kırmızı-lacivertli kulüp, 10 yıldır teknik direktörlük görevini sürdüren Hüseyin Eroğlu ile yollarını ayırdı. Deneyimli teknik adam için veda töreni düzenlenirken, Altınordu Başkanı Seyit Mehmet Özkan, Eroğlu’na plaket takdim etti. Başkan Özkan, sezon başında aldığı kararla sadece futbolcu değil teknik kadro yetiştireceklerini belirterek, her 5 yılda bir olmak üzere teknik kadronun değişeceğini açıklamıştı.

10 YILDA BİRÇOK OYUNCU YETİŞTİRDİ

7 Eylül 2012 tarihinde 39 yaşındayken Altınordu’da göreve başlayan Hüseyin Eroğlu, takımını ilk sezonunda şampiyonluğa ulaştırarak 3. Lig’den 2. Lig’e çıkarmıştı. İkinci sezonunda ise 2. Lig’den 1. Lig’e yükseltmişti. 2 yılda 2 şampiyonluk yaşayan Eroğlu, son 8 sezondur da TFF 1. Lig’de mücadele veriyordu. B u süre içerisinde yetiştirici kimliğiyle öne çıkan kulüpte Cengiz Ünder, Çağlar Söyüncü, Barış Alıcı, Berke Özer, Enis Destan, Burak İnce gibi birçok ismi Türk futboluna kazandıran Eroğlu, son olarak geçtiğimiz sezon takımını play-off finaline yükseltmişti. Finalde Altay’a 1-0’lık skorla kaybeden Altınordu, Süper Lig’in kapısından dönmüştü. Bu sezon da özellikle sezonun son maçlarında gösterdiği performansla öne çıkan Eroğlu’nun ekibi son hafta öncesinde kümede kalmayı garantilemişti. Altınordu'daki görevi boyunca toplamda 369 resmi maçta görev alan Eroğlu, bu maçlarda 167 galibiyet, 91 beraberlik ve 111 mağlubiyet elde etti.

HÜSEYİN EROĞLU'NUN VEDA MESAJI

"Biz başkanımız Seyit Mehmet Özkan ile yol arkadaşıydık. Daha önce hiç kimsenin yürümeye cesaret bile edemediği bir yola 10 yıl önce birlikte çıktık. Yol boyunca birbirimize Çağlar Söyüncü, Cengiz Ünder, Burak İnce, Ravil Tagir, Banş Alıcı, Berke Özer, Kerim Alıcı, Erce Kardeşler, Enis Destan ve daha onlarca genç futbolcunun hikayesini anlattık. Altınordu, 90 dakikaya ve futbol sahalarına asla ve asla sığmayacak büyük bir yol hikayesidir. Altınordu, tarihe tanıklık edenlerin değil, tarihi birlikte yazanların eseridir. Bu eserde küçük bir payım bile varsa, çocuklarımızın yarına güvenle bakmalarını sağlama yolunda katkı sağladıysam, kendimi dünyanın en mutlu insanı sayarım. Evet, bizimkisi bir yol hikayesiydi. Çok güzel başladı, çok güzel devam etti ve en güzel şekilde bitti. Her şeyin en iyisine layık olduğunu düşündüğüm Altınordu'nun, Türk futbolunun gelecek yapılanmasında bir mihenk taşı olacağına inanıyorum. Bu güzel hikayeyi yazan, başta başkanımız Seyit Mehmet Özkan olmak üzere herkese sonsuz teşekkürlerimi sunuyor ve artık yeni bir yol hikayesi yazmak üzere ayrılırken, bayrağı devrettiğim dostum Ufuk Kahraman'a başarılar diliyorum."