Beşiktaş’ta yedi yılı kaptan olmak üzere toplam 11 yıl futbol oynayan yaklaşık 30 yıldır da futbol antrenörlüğü yapan Samet Aybaba, Pamukkale Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi öğrencileri tarafından düzenlenen kariyer günleri programına katıldı. Öğrenci ve antrenörlere bir araya gelen Samet Aybaba açıklamalarda bulundu. Aybaba, Adana’da doğduğunu ve İskenderun’da futbola başladığını belirterek, "Oradan Beşiktaş’a transfer oldum. Yedi yılı kaptanlık olmak üzere on bir yıl görev yaptım. Ondan sonrada Teknik Direktörlük yapmaya başladım. 30 yıldır teknik direktörlük yapıyorum. Nerdeyse çalıştırmadığım takım kalmadı. Sanıyorum bir Denizli’de çalışmadım. Biz her şey profesyonelce olsun istiyoruz. Her birimi hak eden birisi yönetsin. Hak ettiği için de iyi bir ekip olsun. Bu iyi ekiple de Türk Futbolunu geliştirelim diyoruz. Ama dışarıdan gelenler aynı şeyi düşünmüyorlar. Futbolda yeni yeni branşlar çıktı. Herhalde bundan sonraki dönemlerde 18-20 kişilik gruplar halinde çalışmalar yapılacak" şeklinde konuştu.

"BAKTIM BİRİ SAMET DİYE SESLENİYOR"

Beşiktaş’ta ki ilk yıllarını anlatan Aybaba, "Bu zamana kadar sadece futbolcular için destekler vardı. Bundan sonra teknik ekip için de destekler olacaktır. Süleyman Seba benim hayatımdaki en önemli insandır. Beşiktaş’a geldim ilk 3 hafta burnum kırıldı. 'Başaramayacağım herhalde' dedim. Yaşımız genç Anadolu’dan geldik. Maç için soyunma odasına geldik. Kadrolar açıklandı. Ben kadroda yokum. Çantamı aldım dışarı çıktım gidiyordum. Baktım arkadan birisi Samet diye sesleniyor. Baktım Süleyman abi. O zaman genel kaptandı. 'Nereye gidiyorsun' dedi. 'Memlekete gidiyorum' dedim. Kemal Sunal’ın filmlerinde olduğu gibi 'Sen ne yapıyorsun böyle şey mi olur. Bu uzun vadeli bir şey' dedi. Beni elimden tuttu soyunma odasına soktu. Orada 11 yıl kaldım. 7 yıl kaptanlık yaptım. Futbolun kontrolü bizim yerli oyuncularımızdan çıktı. Artık bizim yerli oyuncularımızda bizim durumumuzda" şeklinde konuştu.

"O KADAR MUTLU OLMUŞ Kİ BİR DAHA GÖRÜŞMEDİK"

Samet Aybaba, "Çünkü 14 yabancı oyuncu var. Bunlar etkililer ve büyük paralar alıyorlar. Kulübü onlar yönetmeye çalışıyorlar. Oyuncuyu beğenmiyorlar, hocayı beğenmiyorlar. Bizim yerli oyuncumuzu beğenmiyorlar. Onlarla ilgili her yerde rahatlıkla yorum yapabiliyorlar. Onların da rahatsız edici bir konuma geldiklerini görmek lazım. Ben yaklaşık bir buçuk yıl önce baya çalıştım ve Türk futbolunun kurtuluş reçetesi konusunda yazı yazdım. Federasyona gittim. Başkan bizi kapıda karşıladı. Projeyi verdim anlattım. Bana çok mutlu olduğunu söyledi. Futbolun içine girdikten sonra bana ilk defa yazılı bir şey geldi dedi. Çok mutluyum dedi. Ondan sonra beni bir daha aramadı. O kadar mutlu olmuş ki bir daha görüşemedik. Bizim zamanımızda takımı biz yönetiyorduk. Bizim neyimiz vardı? Vatan millet sevgisine önem verirdik. Bunlara değer vermeyenlerin zaten kalbi atmaz derdik. Takım aidiyeti vardı. Takımımıza bağlıydık. Para vermişler vermemişler hiç konu olmazdı. Biz ne zaman iskeleti Türk oyunculardan kurarız. Üstüne de 3 tane yabancı oyuncu alırız. O zaman başarılı oluruz” ifadelerini kullandı.