Geçtiğimiz hafta bu köşede Beştepe kulislerinden, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Diyarbakır’daki temaslarında yeni sürecin adını koyacağını ve ilk kez geniş bir değerlendirme yapacağını yazmıştım. 

Erdoğan, uzun uzadıya beklentilerini anlattı ve sürece “yeni pencere” adını koydu.

Gerçi aynı dakikalarda DEM Parti’nin İmralı heyeti de “önce barış sonra çözüm” ismini tartışmaya açtı.

Yeni konjonktür bakalım hangi ismi sahiplenecek...

Ayrıca Akdeniz Belediyesi’ne atanan kayyum ile Beşiktaş Belediyesi’ne dönük ihale operasyonlarıyla sürecin adı değil niteliği de değişecek mi, göreceğiz.

Zira “suç örgütü lideri” olarak lanse edilen ve belediyelere ihale operasyonunda adı geçen ismin TBMM, THY ve Yargıtay’a da ihale yoluyla işler yaptığı anlaşıldı.

Süreç sarpa mı sarıyor, başa mı sarıyor?

‘Yeni pencere’den içeri kim alınıyor, kimler aşağı atılıyor?

Tatlıses en azından sorabildi

Geride bıraktığımız hafta sonu, Şanlıurfa’da bir gazetecilik örneğine rastladığımız için şanslıyız. 

İbrahim Tatlıses, Erdoğan’a, “Önümüzdeki dönem cumhurbaşkanlığına var mısınız?” diye sordu. Cumhurbaşkanı bu soruya, “Sen varsan, varım” yanıtını verdi.  

Ne uçakta ne de karada, herhangi bir gazeteciler buluşmasında bu sorunun Erdoğan’a sorulabildiğini görememiştik. 

Meslektaşlarım adına Tatlıses’e teşekkürler (!)

Kırmızı kart meselesi

CHP liderinin başlattığı kırmızı kart kampanyası çok tartışıldı.

Siyasal iletişimciler “büyük beklenti yaratılarak yanlış yapıldı” derken, kampanya direktörleri “devamında billboard çalışması ile desteklenmeliydi” eleştirisini dile getirdiler. 

Kamuoyu diğer yandan, Erdoğan’ın futbolcu geçmişine atıf yapılmasını da beklemiş görünüyor.  

Son belediye operasyonlarından sonra “ekonomik kırmızı kart” ne kadar konuşulur bilinmez ama yine de hatırlatacaklarım var.   

Zira arşive birazcık bakılınca hayli dikkat çekici birkaç anekdot bulmak mümkün.

“Anadolu Hisarı Stadı’nda yanılmıyorsam Yıldız ile oynuyorduk. Takım kaptanıyım aynı zamanda... Kaptanlığın verdiği itirazı yaptım. Hakem bana kırmızı kartı çıkardı. Hayatımda bir kırmızı kart vardır; odur. Başka yok”.

Bu sözler Erdoğan’a ait ve 12 Kasım 2017’de katıldığı NTV Spor yayınında söylendi. 

CHP tarafından “Bu da ikincisi...” denilebilirmiş. 

Bir arşiv kaydı daha var...

2021’de Fenerbahçe’nin eski futbolcusu Diego Lugano, İtalyan Fanpage sayfasına verdiği röportajda anlatmıştı.

2009 yılında Ali Sami Yen’de oynanan ve 4 kırmızı kartın çıktığı olaylı derbiden sonra dönemin başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’dan bir mektup aldığını söyleyen Lugano, “Bana derbide kötü bir örnek olduğumu yazmıştı” demişti. 

Arşiv her konuda mühim.

KÖŞENİN GÖZÜ

Tarih: 17 Ocak 2017. Adres: TBMM.

Dönemin CHP Çorum Milletvekili ve TBMM İdare Amiri Tufan Köse, birinci tur oylaması yapılan anayasa değişiklik teklifini Meclis Genel Kurulu’nda kırmızı kartla protesto etmiş ve devamında CHP Grubu da basın locasına dönerek aynı eylemi gerçekleştirmişti.

KÖŞENİN SÖZÜ

“Kafasında daha fazla fikir barındıran biri, diğerlerinden daha eylemci sayılır. Hiçbir şey yapmasa bile.” - Kış Uykusu, 2014.