Türkiye’de bu pazar günü 1 milyona yakın 8. sınıf öğrencisi LGS’de yarışacak. Anne-babalar, öğrenciler ve öğretmenler bu sınavı; lise değil, üniversite de değil, Türkiye’den kaçışın ilk adımı görüyor. Sayıları, parmakla gösterilecek kadar az nitelikli devlet liselerine kapağı atanlarla yabancı liseler ve özel okullardan tam bursu kapan fakir fukaranın zeki evlatları için LGS, ülkeden firar bileti oldu. Sınav puanıyla girilen 1007 Anadolu ve fen lisesi var. En başarılı ilk 10 lise; Galatasaray, İstanbul Erkek, Kabataş Erkek, Ankara Fen, İstanbul Atatürk Fen, İzmir Fen, Cağaloğlu Anadolu, İzmir Atatürk, Bursa Tofaş Fen, İstanbul Çapa Fen…

PARAVAN LİSELER

Yurt dışındaki üniversitelere vize kapısı görülen LGS sonunda, yıllığı 1.1 milyon TL’den başlayıp, 1.7 milyon TL’ye çıkan yabancı liseler de eklendi. Robert Kolej, Alman Lisesi, Saint Joseph, Saint Michel, İzmir Amerikan, Fransız Notre Dam de Sion derken nitelikli Türk kolejleri yüzde 1’lik dilimdeki öğrencileri kapıyor. Devlet, yabancı veya Türk kolejleri İngilizce, Fransızca, Almanca hatta Çince, Japonca eğitim verdikleri için mi bu okullara gidiyorlar? Hayır. LGS’de derece yapan 14 yaşında, ülkenin en zeki çocukları, lise bitmeden dünyanın en iyi ilk 100 üniversitesinden tam burslu kabul alıp, gidiyor. Türkiye’nin beyni liseliler, bu nedenle 21-22 Haziran’daki üniversite sınavına girmeye tenezzül bile etmiyor. 

ALTIN ÇOCUKLAR

Yurt dışına giden lise mezunlarının oranı, son 5 yılda yüzde 300’ü aştı. Altın çocuklar; Harvard, Oxford, MIT, Stanford gibi üniversitelerinden yılda ortalama 3.5 milyon TL’lik öğrenim, barınma, beslenme bursu kazanıp 18’inde ülkeyi terk ediyor. Gençlerin yurt dışına gidiş anahtarı, bu nedenle lise sınavında gizli. 14’ünde kazandıkları liseler, gençlere dünyanın en iyi üniversitelerinin kapısını burslu açıyor. Gidip ne mi yapıyorlar? Türkiye’de vatandaşlar hastanede sıra bulamazken, Amerikan Senatosu’nda sağlık sistemini düzeltmek için sunum yapan da, insansız hava araçları tasarlayan da, CERN’de eğitim gören de, NASA’nın radarına giren de, kansere çözüm bulan da var. 2025 yılbaşında burs kazandıkları üniversiteler belli oldu.

BEYNİMİZ GÖÇTÜ

İstanbul Erkek Lisesi mezunlarının, 15 yıl önce yüzde 1’i yurt dışına giderken bu yıl yüzde 90’ı tam burslu gitti. İrem Ezra Öz, Adıyaman’dan Galatasaray’ı oradan da ABD’deki Yale Üniversitesi’nden burs kazandı. Galatasaraylı Baran Kartal, Hong Kong Politeknik Üniversitesi Yapay Zeka Bölümü’nü burslu okuyacak. Galatasaray’ı yeni bitiren Salih Tuncer Dalan, ABD Davidson Üniversitesi Güzel Sanatlar bursu kazandı. 18 yaşındaki Salih, sanatçı olmak istiyor. Yıkılmaktan, Anayasa Mahkemesi kararıyla kurtulan İnsanlık Anıtı’na, “Ucube” diyenler ve sanatın içine tükürenlerin yönettiği Türkiye’de kalacak hali yoktu. Türklere; Harvard’daki Sıla, MIT’deki Ali, Oxford’daki Burak gibi binlerce gencimizin başarısıyla övünmek kaldı.

KAYYUM KOLTUĞU

Gençler, durduk yere hem üniversitelerden hem de ülkeden kaçmadı. Akademisyenine, öğrencisine, ‘Silivri soğuk’ dercesine parmak sallayan kayyum rektörler, bilimde özerkliği bitirdi. 2025 QS Dünya Üniversiteler Sıralaması, THE Dünya Üniversiteler Sıralaması, ODTÜ’nün URAP Dünya Üniversiteleri sıralamalarında ilk 100’ü, ilk 500’ü bırakın, dünyada ilk 1000 üniversite içine sadece 11 Türk üniversitesi zar zor girebildi. Üniversitede okuyan 20 genç hâlâ Silivri zindanlarında! Siz hiç ağzını açıp, “Öğrencimi bırakın. Finalleri kaçırdılar. Bütünlemeye girip, sene kaybetmesinler” diyen bir rektör duydunuz mu? Duyamazsınız! Türk üniversitelerini yönetenlerin aklı, yüreği, kelimeleri koltuk konforuna mühürlü.

AĞIR BEDELLER

Yurt dışına giden gençlerle zaman zaman konuşuyoruz. Ülkenin hal-i pür melalini, “Torpil, liyakatsizlik, askıda demokrasi” diye kederle özetliyorlar. Dünyanın en iyi üniversitelerinde milyonlarca lira bursla okusalar da yutkunup, “Okulumu bitirip, ülkeme mutlaka geri döneceğim” diye sözlerini bitiriyorlar. Antidemokratik iklim, sermayeyi kaçırdığı gibi geleceğimiz gençleri de ülkeden kaçırdı. Dünyanın gelmiş geçmiş en iyi beyin cerrahı olan ve 99 yaşında hayatını kaybeden Ordinaryüs Prof. Dr. Gazi Yaşargillerin yetişmesi için Hasan Ali Yücel gibi “Milli” Eğitim Bakanlarına olan ihtiyaç artık ulusal varlık sorunudur. Türkiye, zeki evlatlarını Amerika’dan Hong Kong’a kaptırmanın bedelini, bugün değilse de gelecekte çok ağır ödeyecek.