Hizbullah terör örgütünde tetikçilik yapan ve yargılanıp ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılan Abdullah Önen, adil yargılanmadığı iddiasıyla 3 kez Anayasa Mahkemesine başvurdu. AYM her üçünde de adil yargılanma hakkının ihlal edilmediğine karar verdi.
TAHLİYE YOLU AÇIK
Önen, bu kez yargılandığı mahkemeye 7 kez başvurup yargılamanın yenilenmesi ve infazın durdurularak tahliyesini talep etti. Bu talep her defasında reddedildi. Önen çareyi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a mektup yazmakta buldu. Önen’in tahliye talebi infaz savcılığı kararıyla değiştirildi. 2033 yılında tahliye olması gereken Önen, yüksek güvenlikli cezaevinden açık cezaevine alındı. Önen “iyi halli” mahkûm olması durumunda tahliye edilecek.
MEKTUPTAN SATIRLAR
Abdullah Önen el yazısıyla yazdığı beş sayfalık mektubunda “Rahman ve rahim olan Allah’ın adıyla. Sayın Cumhurbaşkanım” dedi. Ardından “Öncelikle selam ve kalbi muhabbetlerimi iletir, iyi ve sıhhat üzere olmanızı rabbimden diliyorum” yazdı ve taleplerini sıraladı.
suç sicili kabarık
Abdullah Önen, Hizbullah’ın suikast biriminin başında yer aldı. Kendisine bağlı eylem hücresinin başında yer alan Önen’in hedef gösterdiği kişilerin silahlı ve satırlı saldırılara uğradığı, eylem hücresi içinde gizliliğini sağlamak için Abbas kod adını kullandığı, Hizbullah’ın fecir grubuna yönelik saldırı talimatları verdiği, küçük yaştaki çocuklara Kuran dersi adı altında camilerde örgütsel eğitim verdiği belirlendi.
Batman’da Nazlı adındaki kadını bir hafta takip ettirdiği, kadının bir yakınıyla evden çıktıktan sonra yanındaki kişinin kafasına çekiçle vurdukları, adam bayılmayınca Önen’in adamı bıçaklayarak öldürdüğü, kadının da diğer tetikçiler tarafından bıçaklandığı bildirildi.
Suikast biriminin başındaydı
Batman’da iki kişinin öldürülmesi, beş öğretmenin yaralanması talimatı, silahlı satırlı saldırıların talimatını verdi. Polisin dikkatini çekmemek için bisikletle dolaşarak hedef kişileri uzaktan tetikçilere gösterip öldürttü. Enseye tek kurşunla infazlarda kullanılacak tabancaları tetikçilere ulaştırdı.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, "Sözcü Gazetesi’nin “Saraya yazdı, açık cezaevine çıktı” başlıklı haberi asılsızdır. Hükümlülerin kapalı cezaevinden açık cezaevine geçiş şartları Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 89. Maddesi ile Gözlem ve Sınıflandırma Merkezleri ile Hükümlülerin Değerlendirilmesine Dair Yönetmeliğin 16/1 ve 16/2. Maddelerine göre gerçekleştirilmektedir. Adı geçen hükümlü, aldığı mahkûmiyet kararının infazı için 18.07.1997 tarihinde kapalı ceza infaz kurumuna giriş yapmış, 27 yıl 4 ay süreyle kapalı ceza infaz kurumunda infazı gerçekleşmiş olup, ilgili hükümlünün açık ceza infaz kurumunda cezasının infazı devam etmektedir. Hükümlünün ceza infaz süreci, yürürlükteki mevzuat hükümleri gereğince diğer tüm hükümlülere uygulanan usuller çerçevesinde yürütülmektedir. Mektup yazdığı için açık cezaevine geçtiği yönündeki iddialar kesinlikle gerçeği yansıtmamaktadır. Bu asılsız iddiayı ortaya atanlarla ilgili olarak TCK 217/A Maddesi gereğince ‘Halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma’ suçundan adli soruşturma başlatılmıştır." ifadesini kullandı.