Petrolden piksele

Bir zamanlar imparatorlukların gücü top, tüfek ve donanmalarla ölçülürdü.

Şimdi ise kimin, kaç milyon gencin parmağını ekrana yapıştırdığıyla ölçülüyor.

Suudi Arabistan’ın genç veliaht prensi Muhammed bin Selman’ı (MBS) tanıyorsunuz.

Bir yandan Riyad’da reformların vitrin yüzü, öte yandan gece odasına kapanıp Call of Duty oynayan bir “gamer.”

Bu çocukluk tutkusu, ülkesinin yeni yumuşak gücüne (soft power) dönüşmüş durumda.

Petrolden sonrasına hazırlanan Riyad, futbol kulüplerini, golf liglerini, boks ringlerini satın aldı.

Şimdi sıra ekrana geldi.

Ülkenin Kamu Yatırım Fonu (PIF), son beş yılda oyun dünyasına on milyarlarca dolar aktardı.

Activision Blizzard’dan Take-Two’ya, EA’den Japon Nintendo’ya kadar kim varsa hisselerini topladı.

Prens bir tür “oyuncuların velinimeti” olarak sahneye çıktı.

★★★

Derken karşımıza bambaşka bir karakter çıktı, Donald Trump’ın damadı Jared Kushner...

Beyaz Saray’daki görevinden ayrılır ayrılmaz kurduğu yatırım fonuna, Prens Selman 2 milyar dolar sermaye verdi.

Gerekçe? Fonun değil, damadın “stratejik değeri.”

Bu sayede Kushner, Suudi sermayesinin oyun dünyasındaki en büyük alışverişlerinden birinde masaya oturdu.

Electronic Arts (EA), tam 55 milyar dolarlık bir paketle Suudiler ve uluslararası ortakları tarafından satın alındı.

Yani Suudiler dünyanın en etkili dijital futbol ligine, EA Sports FC, eski adıyla FIFA ve milyonları peşinden sürükleyen Battlefield, Apex Legends, The Sims, Madden NFL gibi markalara sahip oldular.

★★★

Damat Kushner yönetim ücreti olarak Salman’ın yatırdığı paradan yıllık yüzde 1.25 alıyor. (2022-2023’te PIF’in damada ödediği yönetim ücretleri en az 80 milyon dolar)

Bir de damadın Affinity firması, EA oyun şirketinde yaklaşık %5 hisse sahibi oldu.

Bu kadarcık!

Trump ailesi de böylece toprağı kazmadan, kuyudan petrol çıkarmadan kazanmaya devam edecek.

Oyunun level atlaması gibi, damat da yatırım fonu komisyonları ve ilerideki hisse değerlenmeleriyle ceplerini dolduruyor.

★★★

EA, belki de oyun dünyasının en çok eleştirilen devlerinden biri.

Çünkü şirket, yarattığı oyunlarda her yeni forma, her yeni futbolcu, her küçük geliştirme için oyunculardan para istiyor.

“Upgrade” için kredi kartı bilgisi girmeden keyif almak neredeyse imkânsız.

Buna rağmen EA’nın oyunları dünya çapında 600 milyonun üzerinde oyuncuya ulaşmış durumda.

Sadece futbol oyunu olan EA Sports FC, her yıl yüz milyonlarca insanı ekrana çekiyor.

Oyuncuların sanal kart paketleri için harcadığı para yılda 7.5 milyar doları aşıyor.

Böylece EA, hem küresel eğlence endüstrisinin dijital ön kapısı hem de kârlılık rekorları kıran bir şirket.

Şimdi bu kasanın anahtarları Riyad’ın elinde.

Prensin “soft power” stratejisi, milyonlarca gencin oyun alışkanlıklarıyla zihinleri de etkilemeye aday.

★★★

Düşünün...

Prens Selman, oyun tutkusunu ülkesinin 21. yüzyıl imparatorluk aracına dönüştürmüş;

Trump ailesi bu tutkudan kesesini doldurmuş;

EA’nın dijital sahaları ve savaş meydanları artık Suudi sermayesiyle beslenecek.

Tarih kitapları, sömürgecilerin gittiği yerlere bayrak diktiğini yazar.

21. yüzyılın sömürgecileri ise oyun konsoluna sunucu kuruyor.

Suudilerin EA hamlesi, yeni çağın sömürüsünün ne toprakla ne de petrol kuyusuyla ilgili olduğunu gösteriyor.

Gelecek, ekranın arkasındaki milyarların cebindeki birkaç doları ele geçirmekle ilgili.

Biz ise bu yeni dünyanın gerisinde, hâlâ eski silahların peşindeyiz.

Artık mesele tankın paleti değil, konsolun joystick’i.

Yazarın Diğer Yazıları