'Sıçan deliği' şehir efsanesinin gizemi çözüldü
ABD’nin Chicago kentinde bir beton yol üzerinde bulunan gizemli iz, sosyal medyada aylarca “Chicago Sıçan Deliği” adıyla tartışma konusu olmuştu. Ancak bu şehir efsanesi, bilimsel bir analizle çözüldü. Yeni araştırmalar, bu izlerin sıçana değil, büyük olasılıkla doğu gri sincabına (Sciurus carolinensis) ait olduğunu ortaya koydu.
İlk olarak yıllar önce ıslak çimentoya basılmasıyla oluşan bu iz, 2023’te sosyal medya platformu X’te paylaşıldıktan sonra kısa sürede viral oldu. İz öylesine popüler hale geldi ki, insanlar çevresine bozuk para bırakmaya başladı ve yerel halk arasında neredeyse kutsal bir simgeye dönüştü.
Chicago Ulaştırma Dairesi, bu iz bulunan beton bloğu 2024 Nisan’ında bulunduğu yerden kaldırarak City Hall (Belediye Binası) arşivine taşıdı. İzin oluşturduğu figür ilk bakışta el benzeri patiler ve uzun bir kuyrukla sıçanı andırsa da, bilim insanları daha farklı bir sonuca ulaştı.
Lincoln Park Hayvanat Bahçesi’nden zoolog Seth Magle, ilk günden bu izlerin sincap tarafından bırakılmış olabileceğine işaret etmişti. Bu hipotez, evrimsel biyomekanik uzmanı Michael Granatosky liderliğindeki bir ekibin yürüttüğü analizlerle güçlendirildi. Beton blok şu an depoda tutulduğu için, araştırmacılar 25 farklı fotoğraf üzerinden çalıştı. Fotoğraflarda yer alan bozuk paralar gibi ölçeklendirici nesneler sayesinde izlerin ölçümleri yapıldı.
Ekip, Chicago’da yaşayan 8 farklı kemirgen türünü analiz etti: kahverengi sıçan, ev faresi, doğu gri sincabı, doğu çizgili sincap, misk sıçanı, beyaz ayaklı fare, kızıl sincap ve uçan sincap. Ölçüm verileri, izin yüzde 98,67 olasılıkla doğu gri sincaba ya da kızıl sincaba ait olduğunu gösterdi. Bölgedeki tür yoğunluğu dikkate alındığında, iz büyük ihtimalle doğu gri sincaba ait.
Ayrıca izlerin gündüz saatlerinde bırakıldığı ve çevrede ağaçların bulunduğu tespit edildi. Bu da geceleri aktif olan sıçanlara kıyasla, gündüz gezen sincapların bu izleri bırakma olasılığını artırıyor. Bilim insanları, sincapların şehir ortamında sık sık düşüp yaralandıklarını da hatırlatarak, bu tür bir davranışın olağan dışı olmadığını belirtiyor.
Çalışmanın dikkat çeken bir başka yönü ise halkın konuya gösterdiği ilgi. Araştırmacılar, izlerin yanlış yorumlanmasının bir sorun olmadığını, tersine gözleme dayalı mantık yürütme becerisi açısından etkileyici olduğunu ifade etti. “Bilimsel merak, yalnızca laboratuvarlara sıkışmış değildir. Günlük hayattaki olaylar da bilimsel sorular doğurabilir” denildi.
Araştırmanın sonuçları Biology Letters dergisinde yayımlandı.