YÖK (Yüksek Öğretim Kurulu) Başkanı iktisat tarihi profesörü Erol Özvar, 4 yıllık lisans eğitimini 3 yıla indirmek üzere çalıştıklarını söyledi. Başkan Dr. Özvar bu çalışmanın amacını şöyle açıklıyor: “Önceliğimiz, süreden ziyade mezunlarımızın istihdam edilebilirliğidir. Eğitimin kalitesinden, program yeterliliklerinden taviz vermeden, öğrencilerimizin daha kısa sürede işgücü piyasasına geçişini kolaylaştıracak esnek bir akademik model üzerinde çalışıyoruz. Kanun bize üçüncü bir dönem ihdas etme yetkisi veriyor. Bir sene içinde 3 sömestr mantığı ile 14 haftalık sömestri biraz daha kısaltacağız. Eğitim, eylülde başlayıp, temmuzda bitecek. Mezuniyet için gerekli çalışma ve projeler azalmayacak. Öğrenciler yine 8 sömestr eğitim görecek.”
MEZUNLAR MAĞDUR OLMASIN
YÖK yöneticilerine küçük bir hatırlatma yapmak isterim. Kamuda terfi ve terfihleri düzenleyen yönetmeliklerde “4 yıllık üniversite mezunu olmak” diye bir tabir geçer. Yeni mezunlar “3 yıllık üniversite” bitirirse mağdur olur. Çünkü “Laik Şeriat” ile yönetilen ülkemizde “yasaların lafzı ruhundan önce gelir”. Kamu yöneticilerine belletilen şudur: “Karar alırken bu işin iktisaden doğrusu nedir diye kafa yorma. Kitapta ne yazıyorsa onu uygula. Emin değilsen ‘hukuktan’ yazılı görüş al. Kararı, kaç sayılı kanunun kaçıncı maddesine (sure ve ayete) göre aldığını mutlaka yazılı olarak zikret.” Yoksa bir sabaha karşı seni de aldıklarında cascavlak kalırsın.
ODTÜ’DE TRİMESTER UYGULAMASI
YÖK Başkanının bu açıklamasını okuyunca hemen kendi öğrenciliğimi hatırladım. Bizim zamanımızda (1957-1961) ODTÜ-İdari İlimler Fakültesi’nde “üç dönem” vardı. Sömestr Latince bir sözcük olup “altı ay” demektir. Bir yılda 3 sömestr olmaz. Eğitim üç döneme bölünürse bunlara “trimester” denir. Yılda iki dönem eğitim veriliyorsa bunlara birinci ve ikinci sömestr denir. Her sömestr 14-15 haftadır. Her ders (kurs) genelde haftada 3 saatten dönemde kabaca 45 saattir. Trimester 10 veya 12 hafta olur. Alınan ders sayısı azalır, ders başına her dönemde 45 saat öğrenim değişmez. ODTÜ-İİF’de bir yılda 3 dönem eğitim yapılıyordu. İkisi 14 haftalık bir tanesi 9 haftalıktı. Üçüncü döneme ABD’de “yaz okulu” denir. Yaz okullarında da her ders (kurs) için haftada 5 saatten 45 saat eğitim verilir. Kredi puanı değişmez.
KAYNAK İSRAFI
İktisadın, genel kabul görmüş tanımı, kıt kaynakların sonsuz ihtiyaçlar arasında ülke halkının (hatta tüm insanların) refahını en çok artıracak şekilde tahsis edilmesini sağlayacak yol ve yöntemleri geliştirmektir. 208 üniversitesi, 6.5 milyon (3.7 milyonu örgün, 2.8 milyonu açık eğitimde) öğrencisi ve 186.000 öğreticisiyle ülkemizin büyük kaynak kullanan ekonomik faaliyetlerinden biri de yüksek öğrenimdir. Bir iktisatçı olan Başkan Erol Özvar’ın bu alanda “verimliliği artırmaya çalışması” övgüye değer. Avrupa ülkelerinde olduğu gibi, belli branşlar hariç, lisans eğitimi 3 yıla inebilir. Bu, işin kolay tarafıdır. Zor olan, mevcut kontenjanları küçültmektir. Çünkü esas kaynak israfı, ülkenin ihtiyacı olmayan nitelikte ve sayıda üniversite mezunu vermeye çalışmaktan doğmaktadır. Dikkat! YÖK, akademik değil idari üst kuruluştur. Eğitimin kalitesi üniversitelerin kendileri sorumluluğundadır.
SON SÖZ: Verimlilik iş bölümü yapmakla başlar.