Herkesin herkesle savaşıp açık açık kin beslediği bir Suriye yaratıldı. Kayalara saldıran çıldırmış akbabalar gibi ırklar, inançlar, mezhepler arasında öfke büyütüldü. Bu tablodan “Yurttaşlık temeli üzerinde toprak bütünlüğünü ve egemenliği hedef alan bir yeni Suriye” nasıl çıkacak? Esad devrileli bir yıl oldu. Henüz sular durulmadı.
Rusya sanki çekildi.
Çin uzaktan izliyor.
ABD, ipleri tek başına ele geçirdi. En uzun sınırlı komşumuz Suriye’de Esad’ın yerine “Eski cihatçıdan yeni bir Amerikan sevdalısı lider yaratma projesini” uygulamaya koydu.
★★★
Yüzyıllar önce 538’de Arap çöllerinden Kuzey Suriye ve Doğu Dicle Bölgesi’ne akın akın iç göçle gelen ve o dönemin “Krallık modeliyle yönetilen” insanları, antik Mezopotamya’nın bütün mirasını devralmışlar “Tarihin ilk evrensel devleti bu topraklarda” kurulmuştu. O devletin en önemli özelliği laik görünüşlü “Merkezi ve uniter” olmasıydı. 538 yılından bugüne 2025’e Suriye yeniden laik görünümlü “Egemenliğine, toprak bütünlüğüne ve parçalanmaz birliğine” saygı duyulacak bir devlet olma ihtiyacıyla yüz yüze geldi.
★★★
Eski dünya düzeni yıkılacak. Yeni dünya düzeni kurulacak ve bu yeni çok kutuplu düzenin kurucusu da yine ABD olacak diye düğmeye basıldı ve “Ortadoğu için yeni harita çiziciler” peydahlandı. Harita için “Kalem-mürekkep-kağıt” malzemesi olsun ve avantasına baksın diye bir dolar milyarderi inşaatçı da Ankara’ya büyükelçi olarak gönderildi.
★★★
Dünya büyükelçilik, orta elçilik, maslahatgüzarlık ve konsolosluk tarihi böyle yüzsüz, böyle arsız, böyle terbiyesiz sömürgeci, kendini beğenmiş görmedi.
Türkiye’ye!
Sopa gösteriyor.
Başımızdakilere!
Akıl, fikir veriyor.
Cumhuriyeti bırakın. Monarşi olun. Bölünmez bütünlüğü terk edin, ulus devleti unutun. Federasyonlu yönetime evet deyin. Heybeliada Ruhban Okulu’nu açma kararı aldık, Cumhurbaşkanı Erdoğan da “Heybeliada okulu ile ilgili üzerimize ne düşerse yapmaya hazırız” sözü verdi. Sözünüzde durun. S-400’leri yok edin. Ortadoğu’da İsrail ve ABD ne istiyorsa onu yapın. Erdoğan ile Netanyahu arasındaki kavga danışıklı dövüştür (retorik) onlar aslında numara yapıyorlar. İsrail ile iyi geçinin.
★★★
Kan-revana odaklandırılan “Suriye’de bugün egemenlik-toprak bütünlüğü- bölünmez birlik kurulabilmesi” için merkezi laik bir yapının temel tutması gerekiyor. Ancak yeni haritalar çizmeyle görevlendirilmiş büyükelçinin ülkesi ABD, eğitip silah verdiği SDG adlı taburlar yarattı. Şimdi onlar emir- komutayı Şam’a bırakmak istemiyorlar. Türkiye, “Suriye içinde ikinci Suriye isteyen SDG destekçilerine” uyarı olsun diye Genel Kurmay Başkanı Selçuk Bayraktaroğlu’nu geçen haftalarda Şam’ı ziyarete gönderdi. Önceki gün Türk Ordusu da Afrin ile Halep’in kuzeyinden Suriye’ye “Yeni bir askeri harekatı” başlattı.
★★★
ABD ile İsrail, “Türkiye’yi korkutma” dozunu hangi düzeyde tutuyorlar? Meclis’in Abdullah Öcalan’ın ayağına götürülmesi ve İmralı görüşmelerinin 10 yıl boyunca gizlenmesi de bu korkutmaların içinde midir? Sorunun cevabını, kamu oyu olarak biz bilmiyoruz. 1963 yılında Kıbrıs’ta katliamlar başlamış, Türk kadın ve çocuk öldürüyorlardı. Başbakan İsmet İnönü, 1964 yılı 2 Haziran günü Türk ordusunun Kıbrıs’a askeri müdahale yapması kararı almıştı. ABD Başkanı Johnson, bu karar üzerine İsmet İnönü’ye bir mektup göndererek Türkiye’yi tehdit etmiş ve İnönü’nün bu tehdide karşı söylediği; “Yeni bir dünya kurulur, Türkiye’de orada yerini alır” sözüne bütün halk sahip çıkmıştı.
Korkma!