Trump’ın yeni Monroe Doktrini

ABD Kongresi’nin 1986’da çıkardığı yasa gereği, ABD başkanları tarafından yıllık “Ulusal Güvenlik Strateji Belgesi (National Security Strategy-NSS)” yayımlanır.

ABD’ye ait güvenlik öncelikleri ve tehditlerin yer aldığı bir belgedir.

Trump’ın birinci döneminde, 18 Aralık 2017’de açıklandı.

68 sayfaydı.

★★★

Trump’ın ikinci döneminde, “Ulusal Güvenlik Strateji Belgesi”, bir hafta önce 4 Aralık 2025’te yayımlandı.

33 sayfa...

Açıklanan bölümü, kamuya açık metindir.

Bir de, yayımlanmayan gizli bir versiyonu var.

★★★

2025 belgesinde, ABD’nin dış politika ve güvenlik önceliklerinde radikal değişiklikler var.

Bir anlamda, 1823 Monroe Doktrini’nin Trump Doktrini’ne uyarlanışı denilebilir.

★★★

Monroe Doktrini, 1823 yılında ABD Başkanı James Monroe tarafından ilan edilir.

Ve ABD’nin dış politikasında uzun süre etkili olur.

★★★

Monroe Doktrinin üç temel ilkesi vardı:

Avrupa’nın, Amerika kıtasına müdahale etmemesi.

Avrupa’nın sömürgeciliğinin Amerika kıtasında bittiğinin ilan edilmesi.

ABD’nin de, Avrupa’nın iç işlerine karışmayacağını taahhüt etmesi.

★★★

2025 Stratejik Belge’de, ABD’nin birinci önceliği:

Çin ve Rusya gibi rakip güçlerin, Batı yarımkürede (Kuzey ve Güney Amerika) askerî olarak konuşlanmasını ve bölgenin ekonomik kaynaklarına erişmesini engellemek.

ABD, Batı yarımküreyi aslında, “arka bahçesi” olarak ilan ediyor.

Bu bölgede, ABD’nin ana rakibinin Çin olduğu ortaya çıkıyor.

★★★

İkinci önceliği, Hint-Pasifik’i ABD’nin hakimiyeti altına almak.

Üçüncü önceliği, Ortadoğu’nun enerji kaynaklarını, düşman olarak tanımlanan güçlerin kontrol etmesini önlemek.

★★★

Yaklaşık 50 yıldır, ABD’nin birinci önceliği Ortadoğu’ydu.

Trump imzaladığı stratejik belgeyle, önceliği Batı yarımküreye kaydırdı.

★★★

Ancak Ortadoğu’da;

İsrail’in güvenliği,

Körfez bölgesindeki enerji kaynaklarının, düşman güçlerin kontrolüne geçmemesi,

Hürmüz Boğazı’nın açık tutulması,

Ve Kızıldeniz’de ulaştırma güvenliğinin sağlanması konuları, ABD için önemini sürdürüyor.

★★★

Önceliğin değişmesiyle...

ABD, Ortadoğu ve Avrupa’daki bazı askeri varlıklarını, Batı yarımküreye kaydırması seçeneği masada.

★★★

Belgeye göre, ABD’nin hem askeri hem de ekonomik yönden caydırıcılığı öngörülüyor.

Trump bu belgede, ABD’nin artık “dünyanın jandarması” olmayacağını ilan ediyor.

“Her ülkeye, her krize müdahale etmek” stratejisini terk ediyor.

Demek ki, jandarmalık maliyetini diğer ülkelere yükleyecek.

Ama, ticaret savaşlarını ve göçmen karşıtı politikaları sürdürecek.

★★★

Özetle...

Çin’i tahrik etmeyen,

Rusya’yı tehdit ülke olarak algılamayan,

Avrupa’yı zayıflatan, küçümseyen,

Hindistan’ı, büyük ölçüde görmezden gelen,

Ortadoğu’dan bazı askeri varlıklarını çekmeyi öngören,

Ve Afrika’yı sadece hammadde kaynağı olarak gören bir strateji.

Her şey, “Önce Amerika ve hep Amerika” ilkesinin esas alındığı bir belge.

★★★

Trump’ın belgesinde, Avrupa’ya sert eleştiriler var.

Medeniyet çöküşü yaşayan, ekonomik sorunlarla ve kimlik erozyonuyla mücadele eden bir kıta olarak tanımlanıyor.

Belgede, Avrupa’yı tam bir küçümseme dili kullanılmış.

★★★

Avrupa, bu küçümsemeyi hakketti mi?

Çoktan...

Merkezinde konumlandırdığı, demokrasi, özgürlük ve insan hakları değerlerini çoktan terk eden bir Avrupa...

ABD, NATO’nun maliyetini Avrupa’nın sırtına yükleyecek.

***

Belgede, Çin “ana tehdit” olarak yer almıyor.

Oysa, Biden’ın 2022’de imzaladığı belgede, Çin ana tehditti.

Tayvan’ı çatışmayla değil, askeri üstünlüğü sürdürerek korumayı öngörüyor.

★★★

Belgenin en ilginç yanı, Rusya’nın tehdit olarak anılmaması.

Oysa, ABD’nin de imzaladığı belgelerde, NATO Rusya’yı birinci tehdit olarak kabul ediyor.

Bu belge, en çok Putin’i mutlu etmiştir.

★★★

ABD’nin Ulusal Güvenlik Strateji Belgesi NATO’yu etkiler mi?

Elbette, doğrudan etkileyecek.

Çünkü, NATO’nun stratejik belgelerine aykırı bir Trump Doktrini ortaya çıktı.

★★★

7-8 Temmuz 2026’da Ankara’da düzenlenecek NATO zirvesinde, Trump’ın bu doktrininin ne kadar gerçeği yansıttığını görme fırsatımız olacak.

2026 NATO zirvesinde, liderlerin imzalayacağı stratejik belgede, Rusya tehdit olarak yer alacak.

Ve eğer Trump, bu belgeyi imzalarsa, İkinci Monroe Doktrini de doğmadan ölü sayılacak.

★★★

1823 Monroe Doktrini’nde, silahlanma hedefi yoktu.

Trump Doktrini, “güç yoluyla barış” politikasını esas alıyor.

Yani, silahlanma artacak, silah şirketleri çok daha mutlu edilecek.

★★★

ABD’nin 2025 savunma bütçesi, 850 milyar dolardı.

2026 savunma bütçesi, 962 milyar dolar.

“Savaş istemeyen” Trump, “güç yoluyla barış” stratejisi sayesinde savunma bütçesini artırıyor.

★★★

Bu stratejik belgeyle, Türkiye’nin bölgede etkisi artar mı?

Hayır...

Trump Doktrini, sadece Trump dönemi için geçerlidir.

Çünkü, Pentagon, Dışişleri, CIA gibi kurumların...

Trump’ın gidişiyle birlikte, bu belgeyi çöpe atacakları kesin...

ABD Devleti, Rusya’yı tehdit ülke; Çin’i de meydan okuyan ülke (tehdide yakın) olarak görür de ondan...

Yazarın Diğer Yazıları