Halkın yüzde 70’i geleceği için “eşit ve özgür yurttaşlık esasına dayalı demokratik, laik, hukuk devleti olarak kalabilme umudu” arıyor.
Türkiye!
Yapıştırıcısını yitirdi.
Yapıştırıcısını arıyor.
Büyükşehirler ile ilçelerde gece vakti her yaştan insanı, meydanları hınca hınç doldurup “Ya hep beraber” diye birlik olmaya çağıran güç, “eşit yurttaş” kalma umududur.
★★★
Fakat aniden “Osmanlının Millet-Ümmet Sistemine geçelim” arzusu ortaya atıldı. Her sistemin bir yapıştırıcısı var.
Ümmet sistemi!
Başta padişah yetiklerine sahip birinin “otoriter demir yumruğu altında dini yapıştırıcı yapıp Türk’ü, Kürt’ü, Arap’ı ve Anadolu’da 26 ayrı etnik kökten milleti birbirine kenetlemeyi” hedefliyor olmalı.
★★★
Soruyu ben şöyle sorayım: Osmanlı ümmet tipi yönetime geçilmesi Türkiye’yi nereye götürür, ne yapar?
Cevabı tarih versin:
Yugoslavya yapar.
Yugoslavya çöktü.
★★★
Orhan Karaveli, bizim basın dünyasının iz bırakmış yazar ve araştırmacı kalemlerinden biriydi. İki yıl önce hayata gözlerini yumdu. Sadece saha haberciliği yapan bir gazeteci değil aynı zamanda, titiz araştırmalara dayalı biyografi ve anı yazarıydı.
9 kitap yazdı.
★★★
Bunlardan biri; “Avrupa’dan Sovyetler Birliği’ne Geçiş Günleri” adlı gezi-anı-gözlem kitabıdır. Soğuk Savaş döneminin (1950 sonrası) Avrupası ile Sovyetler Birliği’ni karşılaştırmalı gözlemlerle destekleyerek anlatır. O yıllarda Yugoslavya’da dünyanın beğeniyle izlediği Tito dönemi yaşanmaktadır.
★★★
Yugoslavya’nın faşizme karşı zaferinin kutlandığı Cumhuriyet Bayramı’na (Dan Republike) dünyadan ünlü gazeteciler davet edilir, Orhan Karaveli, Tito ile tanıştırılır. Tito; “Mustafa Kemal Paşa büyük adamdı, tarihe iz bırakacak çok önemli adımlar attı. Ancak Üniter Devlet (eşit yurttaşlık hukukuna dayanan ulus devlet) kurması yanlış oldu” dedi.
★★★
Orhan Karaveli’nin cevabı:
“Ekselans! Hangisinin yanlış olduğunu tarih gösterecektir”
Karaveli haklı çıktı.
Tarih gösterdi.
Türkiye, Mustafa Kemal Atatürk ve kurucu kadronun Cumhuriyet Anayasası’na koydukları; “eşit özgür vatandaş olma” yapıştırıcısı, Anadolu’da 26 ayrı etnik kökten insanı 102 yıldır yapıştırmaya devam ediyor.
Yugoslavya parçalandı.
★★★
Farkında mısınız?
PKK’nın sözcüleri bile bugün “çoğunluğa düşen görev, azınlığın eşit yurttaşlık hakkını garantiye almaktır” diyorlar.
Herkese eşit yurttaşlık.
Herkese demokrasi.
Herkese eşit hukuk.
Türkiye kaybettiği yapıştırıcısını arıyor, ya bulacak ya da bulacak!
3286 gün geçti!
9 yıl geçti. 3286 gün eder. 15 Temmuz kanlı darbe kalkışması devletin bütün kurumlarına ve Türk Silahlı Kuvvetleri’ne sızmış, sızdırılmış, korunmuş FETÖ’cü (Fetullahçı) subayların darbe denemesi; “tek bir tankı harekete geçirip, tek bir uçağı bile havalandıramadan karargah içinde durdurabilirdi, niçin bu yapılmadı?” sorusu henüz aydınlanamadı. 3286 gün geçti. Karanlık duruyor. İktidar ortağı iken ilk yıllarda birbirleri için “kıblemiz aynı” diyorlardı. İkisinin de “tek davası” laik ve demokratik Cumhuriyeti, dinci-otoriter-tek adamcı bir yapıya dönüştürmekti. Tek koltukta iki kişi oturdular. Biri: Tayyip Erdoğan. Öbürü: Fetullah Gülen’di. İktidarları 15 yılını doldurmadan birbirlerine düştüler. Biri öbürünü koltuktan ittirmeye karar verdi. Akşam saatlerinde henüz güneş batmamışken darbe girişimi “2 kişilik koltuğu 1 kişiye sahiplendirmek ihtirasından” doğdu. Darbe yapmak isteyenler gündüz vakti halkın üzerine ateş ettiler. Türk ordusunun subayları birbirleri ile çarpıştı. 251 kişi şehit. Aslında olan; Türk askerinin, Türk halkının üzerine ateş etme noktasına getirilmesiydi. Evet ateş edenler baş imam Fetullah’ın “telkinine” kapılmışlardı, ama sonuçta bu ülkenin ordusunun parçası subaylardı. Kışlalarından çıkan kanlı katil darbecilerin, halka ateş etmeden yakalanmaları ya da teslim olmaları mümkün olabilirdi, niçin olmadı? 15 Temmuz’da o gün gerçekte ne olduğunu henüz üç-beş kişi hariç 85 milyon Türkiye bilmiyoruz. Darbe günü öğle vakti 1 binbaşı MİT’e gidip; “hazırlık var, darbe yapacaklar” diye ihbar etti. MİT Başkanı, Genelkurmay Başkanı ile görüştü ama “darbe olacağı haberini” Başbakan’a bile söylemediler. Darbe önlenebilirdi. Niçin önlenmedi? 3286 gün geçti. Bu soru henüz aydınlanmadı.