EGE'NİN MERKEZİ İZMİR'DE YAŞAMAK İÇİN 5 NEDEN

Türkiye'nin en güzel şehirlerinden biri olan İzmir, insanları farklı yönleriyle cezbediyor. Tarihi, kültürü ve doğal yapısının İzmir'e has ayrıcalıkları onu Ege'nin incisi hâline getiriyor. İzmir'in özellikleri insanlara hem büyük şehirde yaşamanın ayrıcalığını yaşatıyor hem de sizi büyük şehirlere has kalabalık ve gürültüden uzak tutabiliyor. "Neden İzmir'de yaşamalı?" sorusuna verilebilecek bir sürü cevap var. Ancak biz bu içerikte en çok ön plana çıkan beş maddeye dikkat çekeceğiz.

Akdeniz kültürünün rafine hali

Her şeyden önce Ege faktörünü ilk sıraya koymak lâzım. Sıcak insanları, zeytinyağıyla lezzetlenen yemekleri, mavinin her tonundaki denizi, içinizi ısıtacak güneşi ve antik değerleriyle Ege; dışarıdan görünenin aksine sadece bir tatil merkezi değil, insanlık tarihinin en değerli toprakları. İşte o kültürün ve toprakların başkenti sayılabilecek şehir ise tabii ki İzmir. Bu şehirde yaşamak her şeyden önce şahane bir kültürü yaşamak demek.

Bir merkezden ötesi

Ege kıyılarının tam ortasında konumlanan ve dünyanın en güzel tatil cennetlerine sadece birkaç dakika uzaklıkta bulunan İzmir, sadece Ege'nin değil Akdeniz coğrafyasının en önemli şehirlerinden biri. İzmir'de olmak, Ege kıyılarının da ötesinde Ege'nin en değerli adalarına bir feribot seferiyle ulaşabilmenizi sağlıyor. Şehrin merkezi konumu sadece kara için değil, şahane bir deniz açısından da merkezi anlam taşıyor.

Sürekli yükselen bir değer

Bir şehirde yaşıyorsanız veya yeni bir şehirde yaşamaya karar verdiyseniz çoğu zaman sadece o şehrin güzellikleri yeterli olmaz. Kişisel ekonomimiz açısından şehrin bize uyumlu olması gerekir. Bu noktada İzmir sürekli yükselen bir değer. Çünkü sakin ve huzur veren özelliklerinin yanı sıra bir iş, finans ve ticaret merkezi. Büyük limanları, dev şirketlerin genel merkezleri, raylı ve karayolu sistemleriyle bağlı ticaret yollarıyla İzmir, tarihte olduğu gibi bugün de dünyanın sayılı ticaret merkezlerinden biri olarak konumlanıyor.

Tarihi ve modern mimari buluşuyor

Modern ve tarihi yapıları aynı anda barındıran İzmir; sakinlerine konforu, estetiği ve köklülüğü aynı anda yaşatıyor. Bu başarılı modelle dünyanın dört bir yanından yatırımcıları kendine çekiyor. Söz konusu yaşamak olduğunda insanlara ticari anlamda da birçok seçenek sunuyor. İzmir'in bu yönü, insanların başta İstanbul olmak üzere başka şehirlerden gelip İzmir'e yerleşmesinin en önemli nedenlerinden biri olarak dikkat çekiyor.

YAŞAYAN BİR ŞEHİR

İzmir denilince çoğu insanın aklına sayısız sosyal aktivitenin yapılabileceği yaşayan bir şehir gelir. Her ne kadar küresel bir virüs salgını yüzünden evlerimize kapanmış olsak da bugünler geçecek. Yeniden dışarı çıkıp mevsimleri tüm tadıyla yaşamaya başladığımız zamanlarda İzmir'de olmak ayrıcalıktır. Çünkü birbirinden güzel seçenekleri size Ege'nin büyüleyici atmosferinde sunar.


•İzmir'de yaşıyorsanız gözde tatil beldelerine maksimum 45 dakikada ulaşabilirsiniz. Alaçatı, Çeşme, Foça, Sığacık, Dikili ve Urla gibi yerler çok yakınınızda olacaktır.


•İzmir'de güzel bir kahvaltı veya hoş bir akşam yemeği de ayrı güzeldir. Çünkü İzmir Türkiye'nin en önemli lezzet duraklarından biridir. Öyle mekânlar vardır ki bir kez adım atınca bir daha unutamazsınız.


•Tarihi eserlere meraklı olanlar için de İstanbul'dan aşağı kalmaz. Bu şehrin tarihi dokusu da sizi cezbeder. Üstelik şehrin tarihi yapısı modern mimari ile harmanlanıp İzmir'in güzelliğini taçlandırıyor.

İZMİR'E BİR GÜZELLİK GELİYOR
MAHALL BOMONTİ İZMİR

Şimdi İzmir'de şehrin güzelliğini taçlandıracak bir karma proje hayata geçiyor. Mahall Bomonti İzmir projesiyle 105 yıllık geçmişe sahip Bomonti, sosyal yaşama hizmet edecek şekilde yeniden hayata dönüyor. İzmir'in en eski mesire alanlarından olan Bomonti bölgesi şehre yeniden kazandırılıyor.

Evliya Çelebi Seyahatname'sinde yazmıştı

İzmirlilerin gözde mesire yerlerinden olan bu bölgeyi, Evliya Çelebi de tarihe not düşmüştü. Bu bölgeyi Seyahatname’sinde şöyle tarif etmişti: "Şehrin ileri gelenleri tarafından tercih edilen, dört tarafı çimenlik, gül ve lale bahçesi ile çevrili, güzel sesli kuşların öttüğü, gölünde balıklar yüzen bir yer.” Darağacı bölgesinden başlayarak Halkapınar’a kadar uzanan mevkide arka arkaya kurulan fabrikalar bu bölgenin mesire yerinden sanayi bölgesine dönüşmesinde etkili oldu. Şimdiyse Mahall Bomonti İzmir, unutulan bir tarihi yeniden canlandıracak ve geçmişle bugün arasında bir köprü kuracak.

İzmir'de yükselen Mahall Bomonti İzmir projesi sosyal alanları ve kültür ve sanat aktivitelerini projenin her köşesine taşıyan yapısıyla şehre yeni bir soluk getiriyor. Tarihle iç içe yeni bir başlangıç için şahane konutlar ve en modern ofisleri bünyesinde barındıran Mahall Bomonti İzmir, geçmişle bugünü birleştirmesinin yanında karma proje yapısıyla da çok yönlü bir yaşam sunuyor. Projede bünyesinde yer alan konut ve ofislerin yanı sıra Tarihi Bomontiada konseptiyle de fark yaratıyor ve geçmişten bugüne bir köprü kuruyor.