Cumhuriyet sevdamız bitmez!

Bugün Cumhuriyet’imizin 102’nci yılı...

29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nı her şeye rağmen coşku ile kutlayacağız.

En büyük bayramımızdır Cumhuriyet...

Ancak...

Mutlu olduğumuzu söyleyemeyiz!

Cumhuriyet’in 102’nci yılında kalbimiz kırık, içimiz buruk! Demokrasiden uzaklaştık. “Hukukun üstünlüğü” ilkesi yerlerde sürünüyor. Düşünce ve fikir özgürlüğü rafa kalktı. Ekonomi bozuk!

Atatürk’ün Türk ulusuna armağan ettiği Cumhuriyet’in tahrip edildiğini, bu harika ülkenin geriye doğru gittiğini görüyor, kahroluyoruz!

İçimizde Cumhuriyet’in değerini kavrayamamış, geriye özlem duyan, çağdaşlıktan uzak kafalar var.

Bunların ortak düşünceleri “Atatürk ve Cumhuriyet” karşıtlığı!

İhanete varan kadirbilmezliğin geldiği üzücü, hazin, kahredici bir noktadır bu...

★★★

20’nci Yüzyıl’ın başlarında “Bitti, yok oldu, tarihe karıştı” denilen bu asil millet, Mustafa Kemal Atatürk’ün başlattığı şanlı Kurtuluş Savaşı’ndan zaferle çıktıktan sonra Cumhuriyet’le ayağa kalktı, âdeta şahlandı.

“10 yılda 15 milyon genç yarattık her yaştan” diye insanlarımızı coşturan 10’uncı Yıl Marşı’mız bu şahlanışı anlatır.

Şimdi Cumhuriyet’in 102’nci yılındayız.

10’uncu yıldaki o muhteşem ruhu, dünya genelinde gurur duyulacak büyük itibarımızı ve kendimize olan güven duygumuzu mumla arıyoruz.

102’nci yılda, gelişmişliğin zirvesinde olmamız gerekirken, tam tersine, demokrasi, hukuk ve adaletten yoksun olmanın ezikliğini ve sıkıntılarını yaşıyoruz.

Cumhuriyet aydınlanma, bilim, çağdaş yaşam ve uygarlığın adıdır.

Bugün, demokrasi, hukuk, insan hakları dahil, tüm bu konularda dünya genelinde neredeyiz, derecemiz nedir?

Sevgili okurlar... İnanın ki, dünya sıralamasındaki yerimizi söylemeye utanıyorum!

★★★

Ülkemizde düşünce ve fikir özgürlüğüne getirilen kısıtlamalar, kayyum atanan televizyonlar, karartılan TV kanalları, hapse atılan gazeteciler, insan haklarına aykırı yasaklar güzel ülkemizi ne yazık ki, Batı uygarlığının dışına itiyor, Ortadoğu ülkelerinin içinde çırpındığı derin bataklığa sürüklüyor.

Ancak... Şartlar ne olursa olsun, uygarlık mücadelemiz ve Cumhuriyet sevdamız artarak devam edecek.

Cumhuriyet Bayramı tüm ulusumuza kutlu olsun.

“Bahis depremi” futbol zevkimizin içine etti!

Ülke olarak her alanda tel tel dökülüyoruz ne yazık ki!

Ekonomide, sanatta, siyasette genel bir yozlaşma, içler acısı bir çürüme var!

Şimdi bu çürümeye futbol da eklendi!

120 yıllık Türkiye Futbol Tarihi’nde en büyük skandal bu!

İnsanlarımızın bir futbol keyfi vardı, o da sakatlandı!

Maçlarda verdikleri dürüst kararlarla adalet dağıtması beklenen ve takımların kaderini belirleyen hakemlerin “BAHİS” oynadıkları ortaya çıktı.

Futbol Federasyonu (TTF) Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu 571 hakemden 371’inin “BAHİS HESABI” olduğunu açıklayınca bu “BAHİS DEPREMİ” futbol dünyamızı altüst etti.

Çürüme o kadar büyük ki, 6 ay önce başlayan soruşturmada, hakemlerin 152’sinin milyonlar yatırıp aktif olarak bahis oynadığı saptandı.

Yalnız hakemler değil...

3 bin 57 defa bahse para yatırıp 476 kez kazanan bir kulüp başkanı, 1950 defa oynayıp 340 kez kazanan bir futbolcu da var.

Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu, Türk futbolunda yozlaşmanın, ahlâksızlığın boyutunun BAHİS çıktıktan sonra arttığını belirterek en ağır işlemlerin uygulanacağını açıkladı, kulüplerden pislikleri temizlemek için destek istedi.

Bu bataklık mutlaka kurutulmalı, futbolda adalet sağlanmalı.

Şimdi önemli soru şu:

“Birçok maçta mağdur olduklarını iddia eden kulüpler, bahis oynayan hakemlerin yönettiği bütün maçların iptal edilmesi için dava açarlarsa ne olacak?”

GÜNÜN SÖZÜ

Cumhuriyet ahlâk ve fazilete dayanan bir idaredir. (Atatürk)

Yazarın Diğer Yazıları