Şimşek’in “yeni vergi yok” sözleri çok da uzun ömürlü olmadı. Gerçi bu sefer “vergi” deyip tepki çekmemek için “savunma sanayi” dediler ama ne olduğunu bu sefer herkes anladı.
Erdoğan’ın “İsrail saldırabilir, Lübnan’dan sonra Türkiye hedefte” açıklamalarının ardından çıkartılan vergiye itiraz edenlere İsrail uşağı, Türkiye düşmanı, terör örgütü sempatizanı yaftası yakışmaz mı?
★★★
TBMM’ye bir yasa teklifi sunuldu. Bu teklif, “Savunma Sanayii ile İlgili Bazı Düzenlemeler” başlığını taşıyor. Zira detaylara bakınca, bu düzenlemelerin vatandaşı savunmak değil, para kapmak için hazırlandığı ortaya çıkıyor.
Yasa teklifine göre, kredi kartı limiti 100 bin TL ve üzeri olanlar 750 TL’lik bir katkı payıyla tanıştırılacak.
★★★
İyi de kredi kartı demek zaten borç demek... Banka sana borçlanma imkanı sunduğu için vergi almak nasıl olacak?
Nereye koyacaksın kendisini? Servet vergisi değil...Harç değil... Muamele bedeli değil... Ücret değil... Hatta teknik olarak anayasada karşılığı olan mali yükümlülük bile sayılmaz. Normal şartlarda mahkemeden dönecektir ama... Kimse emin olamıyor, döner mi acaba?
★★★
Kredi kartlarından alınacak 750 lirayı “savunma sanayi desteği” diye adlandırmanın Türkçe meali; “Savunmaya vereceğimiz parayla biz Mercedes alacağız, bu parayı da oraya koyacağız” aslında...
Okulların tuvaletlerini bile temizletecek para bulamayan iktidardan, kredi kartına 3 taksit vatan savunması manasında... İş buna kaldıysa ne gerek var düşmana?
Vergi değil... Destek, katkı, düzenleme!
Kuvvetle muhtemel kredi kartı vergisi “yem” olarak atıldı ortalığa... Bütün dikkatler böyle saçma sapan haraç toplamaya çekilince diğerleri daha az dikkat çekecekti.
Ev veya gayrimenkul alım-satımında tapu işlemlerinde hem alıcıya hem satıcıya 750’şer TL’lik “destek” bedeli getirilmesi fazla konuşulmayacak bu sayede...
Bak bu da vergi değil... Destek!
★★★
Yeni otomobil ya da motosiklet alacaksanız, sizden 3 bin TL’lik bir katkı payı da istiyorlar. Vergi değil, katkı payı! Ayrıca düşük silindir hacmine sahip motosikletler, dronlar ve fiyatı 5 bin TL üzerindeki kol saatleri için de ÖTV düzenlemesi yapıyorlar. Vergi değil, düzenleme... Bunlar da arada kaynayacak işte... Motosiklet meselesi de ayrı bir hikaye... Motorlu kuryelik, birçok genç için ekmek kapısı oldu. İşsiz gençler, üç kuruş kazanabilmek için motosiklet alıyor. İktidar hiçbir fırsatı kaçırmıyor. Teklife göre silindir hacmi 100 cm3 altında olan motosikletlerle, motor gücü 6 kW ve altında olanlardan 3 bin TL’lik bir “katkı payı” kesilmesi planlanıyor.
Aslında bu bildiğin motorlu bisiklet yahu... Nitekim kapsamı değişince yılda iki kez Motorlu Taşıtlar Vergisi de geçirilecek.
★★★
İktidarın ülke ekonomisini nasıl içler acısı durumuna soktuğunu göstermesi açısından manidardır.
Yat, tekne, kotra alınca ÖTV sıfır... Sen git motorlu bisikletin içine vergiyi sığdır. Oysa devletin görevi adil bir şekilde vergi toplamaktır. Öyle zenginlerin borçlarını silip, silinen borçları halktan tahsil etmek değildir...
★★★
Tadı kaçtı, iş tamamen çığırından çıktı. Hem fakirin neyine saate bakmak? Yoldan geçerken sorsun birisine...
Arkadaş beş bin liralık plastik akrep ile yelkovana “lüks” denir mi? Nasıl bir açık varsa bütçede, saat vergisi yasaya dahil edilir mi? Ekonomimiz hakikaten çok iyi!
Bağırmayan taraftar defolsun gitsin!
BBP Başkanı Mustafa Destici... 2023 seçimlerinde az buz değil yüzde 0.97 oy aldı partisi... Yüzde 1 almasına ne kalmış ki?
Getirilen vergiler ile öyle bir açıklama yaptı ki, herkes aklını başına topladı. “Kredi kartında 100 bin lira limiti olup 750 lira ödemeyen DEM’lidir!” Bana tanıdık geldi. Bu bildiğin Fener maçlarında tribünlerde bağırdığımız tezahürat değil mi? Aynı “ayağa kalkmayan Cimbom’lu olsun” muhabbeti gibi...
★★★
Hızını alamayıp “Onun vermediği 750 lirayı biz verelim. O gitsin 750 liraya büyük rakı alsın DEM’lenmeye devam etsin” de dedi... Benim 750 lirayı öderse çok sevinirim ama büyük rakı kaldı mı o paraya... Biraz daha koltuk çıkması gerekecek galiba...
★★★
Destici’nin tanıdığı biri bu satırları okuyorsa lütfen kendisine haber versin. Belli ki AKP ve MHP kendisini bilgilendirmeye gerek duymamışlar.
“Artık DEM’i şeytanlaştırmıyoruz. Hatta yeni anayasa yapmak için ufaktan yanlıyoruz” demeyi unutmuşlar. Pek ciddiye almıyor olmalılar.
Ya da aradılar ama kendisi torpille kızını TBMM’de işe sokmakla uğraştığı için ulaşamadılar.
Cevaplanmayan sorular... Kul hakkı nedir, nasıl yenir? Kul hakkı rakının yanında sunulan bir meze midir?