Kartallar yüksek uçar

Serdar Topraktepe önce takım savunması düşüncesini sahaya yansıtmak istemişti. İkili mücadelelerde temaslı oyun ve kanat beklerinin hücuma fazla çıkmaması ile ‘Önce güvenlik’ diyordu Beşiktaş. Hücumda amaç çabuk atak fırsatı yakalamaktı. Rafa Silva gibi kalitesi üst düzey bir oyuncu Livakovic ile karşı karşıya kaldığı an golü atsa maçın gidişatı çok farklı olabilirdi. Her şeye rağmen kanatların hücum aklı ve temposu çok eksik gözüktü.

Rashica savunmaya yardıma geliyor tabii ama ondan asıl beklenen kanat forvet olarak adam eksiltmesi, yapacağı olumlu ortalar ve tehlikeli şut girişimleri. Maçın ilk yarısında çoğunlukla ikinci bölge futbolu izledik iki takımdan da. Geçiş hücumlarına pek izin yoktu. Dzeko dün akşam maçın kaderini değiştirebilirdi. Çok önemli 2 pozisyonda kaleyi bulamadı.

Fred ikinci yarı temposunu artırırken, Salih yaptığı 2 top kaybı dışında orta alanda olumlu işler yaptı. Immobile’ye konfor sağlamazsanız ondan yüksek verim alma ihtimaliniz çok düşer. Görüntü uzun süre böyle devam etti. Yalnız kalmıştı yine İtalyan santrfor.  Beşiktaş’ın tempoyu fazla yükseltmeme stratejisi ikinci yarının büyük bölümünde de sürdü.

Maximin ve Dzeko ikinci devre etkinliklerini iyice kaybettiler. Tayyip Talha’nın performansı iyi giderken, yine sakatlanması onun adına büyük şanssızlık oldu. Oxlade-Chamberlain geçen hafta oynanan Hatayspor maçında oynadığı son bölümde hazır olduğunu göstermişti. Immobile’ye attığı usta işi pas ağlara giderken, Fenerbahçe savunmasında herkes birbirine bakıyordu.

Samuel ve İrfan Can baştan ilk 11 başlasa sanki daha etkili gözü- kebilirdi Fenerbahçe. Mourinho daha iyi bilir tabii. Derbilerin tarihindeki gerçek yine ortaya çıkmıştı. Favori olan genellikle kaybeder. Bu galibiyetin en önemli mimarı takımını maça çok iyi hazırlayan Serdar Topraktepe oldu. Tadic ve En-Nesyri’nin direkten dönen topları mağlubiyeti Fenerbahçe’ye getirmişti. Beşiktaş, dün akşam kâbus defterini kapattı.

Yazarın Diğer Yazıları