Türk Kalp Vakfı için ne kadar çok yazsam azdır.
Bu kamuya yararlı kuruluş 1975 yılından beri kalp sağlığı konusunda insanlarımıza hizmet ediyor.
Kurulduğundan bu yana her geçen yıl daha da büyüdü, ciddi, güçlü, güvenilir bir sağlık kurumu oldu.
Türk Kalp Vakfı bu ayın 17’sinde 50’nci kuruluş yıldönümünü kutlayacak.
Vakfın “Mütevelli heyet ve Yönetim Kurulu Başkanı Kenan Güven” imzasıyla gönderilen davetiyede:
“17 Ekim 2025 Cuma gecesi Türk Kalp Vakfı 50’nci yaşını tamamlamış olmanın gururunu yaşayacağımız özel gecemizde siz değerli dostlarımız ile buluşmaktan onu duyacağız.” diye yazıyor.
Yer Sabancı Center Hacı Ömer Sabancı Salonu...
Tabii ki, davetli olan herkes bu davete memnuniyetle katılacak.
★★★
Kalp sağlığında büyük hizmetleri olan Türk Kalp Vakfı, 1996 yılında Avrupa Kalp Birliği’ne üye oldu. Ayrıca Dünya Kalp Federasyonu Yönetim Kurulu’nun kararıyla “Dünya Kalp Federasyonu”na alınarak uluslararası bir kuruluş haline geldi.
Vakıf, deneyimli hekimler ve uzman personeliyle hastalara birer aile yakını gibi bakıyor, büyük özen gösteriyor. Hastalar sıcak, samimi, güler yüzlü bir atmosferle karşılaşıp huzur duyuyorlar.
★★★
Türk Kalp Vakfı Başkanı Kenan Güven:
“Her kalp atışı önemlidir. Hiçbir anı kaçırmayın. Hemen şimdi harekete geçerek kendinizin ve sevdiklerinizin hayatını kurtarabilirsiniz. Vakfımız dün olduğu gibi bugün de, yarın da daima kalplerinizi korumaya ve yanınızda olmaya devam edecektir. Herkese iyi kalpli yarınlar diliyoruz. Nice 50 yıllara” diyerek Türkiye’de herkesin iyi kalpli olmasını istedi.
★★★
Türk Kalp Vakfı’na büyük hizmetleri olan Onursal Başkan Çetin Yıldırımakın “Tüm insanlığa Atatürk’ün ‘Yurtta sulh, cihanda sulh’ sözlerini hatırlatmak istiyorum” diyor ve şöyle devam ediyor:
“Ülkemiz geniş çaplı, hareketli bir gündem yaşıyor, tansiyon yükseliyor, kalp ve damar hastalıkları artıyor. Vakfımız kalp konusundaki bilinçlendirme çalışmalarına ara vermeden, yeni atılımlar ve projelerle daima halkımızın yanında olmaya devam ediyor. İnsanlarımızın barış içinde, savaşsız, kavgasız, gürültüsüz, sağlıklı ve mutlu yaşamaları en büyük dileğimizdir.”
“Hayvanlar CAN’dır”
Müjdat Gezen diyor ki:
“Bu yaz yine dünya rekoru kırdık, orman yangınlarında.
Çoğu haberde ‘Can kaybı yok’ diye geçti.
Kimse kuşları, tavşanları, kaplumbağaları can olarak saymadı.
Hayvanlar CAN’dır.”
Değerli sanatçının bu sözlerine aynen katılıyorum...
Hayvan sevgisi konusunda bir sınava girsek, toplum olarak sanıyorum sınıfta kalırız.
Tuhaf bir ülke haline geldik...
Sokak hayvanlarının öldürülmesi konusunda (sanki başka işimiz kalmamış gibi) Meclis’ten kanun bile çıkarttık! Buna göre sokak köpeklerini öldüren belediyeler olduğunu duyuyoruz.
Ne istiyorsunuz zavallı hayvanlardan, o can dostlarından?
Zaman zaman gazetelerde, insan diyemeyeceğim bazı kişilerin hayvanlara yaptıkları işkenceler ve zulüm, haber konusu oluyor. Okurken insanlığımızdan utanıyoruz. İçimizde böyle yaratıklar da ne yazık ki, az değil!
Bir toplumda hayvanlara yapılan zulüm, o toplumun “bozulan ruh halini” gösteriyor!
Tebessüm
Gezen tavuklar...
İki gezen tavuğun yolu pazara düşmüş. Biri diğerine:
“Bak tavuk kardeş” demiş “Şu büyük yumurtalar var ya... Onları ben yapıyorum... Fiyatı 10 liradan satılıyor. Senin yumurtaların hangisi?”
“Benimkiler şu ufak yumurtalar... Daha ucuz...”
“Peki küçük yumurta yapıyorsun diye eşin sana kızmıyor mu?”
“Aksine, el âlem büyük yumurta yesin diye kıçını yırtmana ne lüzum var hanım, diyor, pek mutlu oluyor!”
GÜNÜN SÖZÜ
Hiç kimseye “Vaz geçilmez” denilemez! Mezarlıklar vazgeçilmez insanlarla doludur!