Yaz aylarında artan sıcaklıklarla birlikte klima kullanımı da hızla yükseliyor. Ancak uzmanlara göre, konfor sağlamak için kullanılan bu cihazlar, doğa üzerinde ciddi olumsuz etkilere yol açıyor. Gerek enerji tüketimi gerekse kimyasal gaz salınımı açısından klimalar, çevre dostu olmayan bir teknoloji olarak değerlendiriliyor.
Uzmanlar, klimaların elektrik tüketiminin oldukça yüksek olduğunu ve bu durumun dolaylı olarak karbon salımını artırdığını belirtiyor. Özellikle fosil yakıtla çalışan elektrik santrallerinden elde edilen enerji, klima kullanımıyla birlikte daha fazla tüketiliyor ve bu da sera gazı emisyonlarını doğrudan artırıyor. Yapılan araştırmalara göre, klima sıcaklığının her 1 derece düşürülmesi, enerji tüketiminde yaklaşık yüzde 6 oranında artış anlamına geliyor.
BİR ÜLKE DAHA SINIRI GÜNCELLEDİ
Hindistan hükümeti, ülke genelinde hızla artan enerji tüketimini dengelemek amacıyla klimaların limitlerinde dikkat çekici bir düzenlemeye gitti. Yeni yasa taslağına göre ülkede satılacak tüm yeni klimalarda en düşük sıcaklık ayarı 20 dereceyle sınırlandırılacak.
Haziran ayında Hindistan Enerji Bakanlığı tarafından sunulan öneri, klimaların enerji kullanımını daha verimli hale getirmeyi hedefliyor. Mevcut durumda birçok klimada termostat 17 dereceye kadar düşürülebiliyor. Ancak uzmanlar, sıcaklık ayarının her 1 derece artırılmasıyla yaklaşık yüzde 6 enerji tasarrufu sağlandığını belirtiyor.
1.4 MİLYARLIK NÜFUSTA KÜÇÜK DEĞİŞİKLİK, BÜYÜK ETKİ
Dünyanın en kalabalık ülkelerinden biri olan Hindistan'da şehirleşme ve gelir düzeyindeki artışla birlikte her yıl 10 ila 15 milyon arasında klima satılıyor. Bu nedenle yalnızca birkaç derecelik bir sınırlamanın bile ulusal ölçekte devasa enerji tasarrufu sağlayabileceği öngörülüyor.
Yetkililere göre yeni uygulama sadece çevresel etkiler açısından değil, ülkenin enerji altyapısına binen yükü hafifletmek açısından da kritik öneme sahip.
Düzenleme, küresel ölçekte iklim değişikliğiyle mücadele kapsamında da önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Hindistan, dünyanın en hızlı büyüyen klima pazarı konumunda ve bu artış, enerji kaynakları üzerinde ciddi bir baskı oluşturuyor. 20 derece sınırının, yalnızca enerji tüketimini değil, sera gazı emisyonlarını da azaltabileceği düşünülüyor.