Bana da çok sayıda mahkum ailesinden bu yönde talepler geliyor.

Yarın bir gün herkes kader kurbanı olabilir.

Önümüzdeki günlerin kime ne getireceği belli olmaz.

Evet, tıpkı Sarıgül’ün söylediği gibi terör, cinsel saldırı, kadına şiddet, uyuşturucu gibi suçlar bir kenara bırakılarak bir genel affı gündeme almak gerekir diye düşünüyorum.



Cezaevlerinin de artık çok kalabalık olduğunu ve neredeyse insanca yaşamaya uygun olmayacak kapasite üzeri tutukluların barındırıldığı yerler olduğunu da duyuyoruz.

Elbette af kararı almak siyasi bir karardır.

Buna siyaset karar verecektir.

Giderek seçime doğru yaklaşılırken siyaset böyle bir karar alır mı bilinmez?

Ancak bildiğim bir şey varsa o da; böyle bir genel af kararı gündeme getirildi mi hiçbir partinin buna hayır diyeceğini sanmıyorum.

Çünkü ortada sayıları 320 bin olduğu ifade edilen mahkum ailelerinin milyonla ifade edilecek bir sayısal toplamları söz konusu.

Her bir mahkumu dörtle çarptığınız zaman bu karardan etkilenecek sayısını bulursunuz.

Bu da önemli bir oy potansiyeli demek.

Evet ortada bir suç var ama…

Aynı zamanda da son yıllarda yaşanan ekonomik kriz, işsizlik, eşitsizlik, geçim sıkıntısı gibi faktörlerin bu suç oluşması üzerindeki etkisini inkar edemeyiz.

İnsanları suça iten birçok sebep var.

Hiçbir insan anasından suçlu olarak doğmaz.

Ayrıca adil yargılamadan ne kadar söz edilebilir.

Kaldı ki cezaevlerinde yatanlar arasında çok sayıda düşünce suçlusu, borcunu ödeyemediği için tutuklu olan ya da istemediği bir kaza sebebiyle cezasını çekmekte olan insanlar da var.

Elbette kuru ile yaş aynı kefeye konulmamalı.

İşlediği suçla orantısız cezalar almış insanlar var.

15 Temmuz darbe girişiminden sonra meslekten uzaklaştırılan 4 bin 500 hakim ve savcının olduğunu hatırlayıp bunların verdiği cezaların tartışmaları kararlar olduğunu da unutmamak gerek.

Hiçbir insanın adil yargılanmadığı için ceza çekmesine kimsenin gönlü razı olmamalı.

Bu yüzden Mustafa Sarıgül’ün genel af çağrısının altında birçok gerekçe yatıyor.

Bu yüzden Sarıgül’ün af çağrısı daha dikkatle ele alınmalı ve sözlerine kulak verilmeli.

Ben böyle düşünüyorum.

Bakalım önümüzdeki günler neler gösterecek…