Cumhurbaşkanı Erdoğan, Hacı Bektaş-ı Veli'nin vefatının 752. Anma Yılı Etkinliği'ne video mesaj gönderdi. Konuşmasına, "Ebediyete irtihalinin 752. yıl dönümünde gönül sultanımız, Pirimiz, irfan pınarımız, Hünkar Hacı Bektaş Veli'yi rahmetle yad ediyorum. Bu vesileyle yüzlerce yıldır Anadolu topraklarını aşkla, ilimle, sevgiyle, hikmetle, ilmek ilmek dokuyan Hak aşıklarına Allah'tan rahmet diliyorum." sözleriyle başlayan Erdoğan, Hak aşıklarının geride bıraktıkları eserler ve çağları aşan tavsiyeleriyle yolları aydınlatmaya devam ettiğini bildirdi.

"Yaşadığımız her hadisede peygamberlerin varisleri olan ilim ve irfan erbabının hayatımızdaki yerini daha iyi idrak ediyoruz." ifadelerini kullanan Erdoğan, Hacı Bektaş-ı Veli'nin, "Gelin canlar bir olalım" çağrısındaki hikmetin 6 Şubat depremlerinde bir kez daha görüldüğünü söyledi.

"KÖKEN VE MEZHEP TEMELLİ FİTNE GİRİŞİMLERİNE PRİM VERMEDİK"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:

"50 bin insanımızın hayatını kaybettiği, 11 ilimizi etkileyen deprem felaketi sonrasında 85 milyon olarak afetzedelerimizin imdadına koştuk. Devlet-millet el ele gönül gönüle vererek yaralarımızı sarmanın, depremin izlerini silmenin çabası içinde olduk. Depremden sadece 3 ay sonra tarihimizin en kritik seçimlerinden birini kardeşliğimize yakışır şekilde demokrasi şöleni içinde gerçekleştirdik. Bu kritik süreçte, basiret ve ferasetle hareket ederek köken ve mezhep temelli fitne girişimlerine prim vermedik. Sandıklar kapandıktan sonra ise seçim atmosferini geride bırakarak hep birlikte Türkiye Yüzyılı'nın inşasına başladık. Cumhuriyet'imizin ikinci asrını milletimizin asrı yapmak için seferber olmuş durumdayız.

Çeşitli zorluklarla karşılaşsak da büyük ve güçlü Türkiye hedefi doğrultusunda Allah'a hamdolsun emin adımlarla yürüyoruz. Yarınlarımız adına verdiğimiz bu mücadeledeki azığımız Hacı Bektaş-ı Veli Hazretleri'nin insanı, merhameti, şefkati, kardeşliği yücelten mesajlarıdır. 72 millete bir nazarla bakmamızı tavsiye eden bu mesajlara sıkı sıkıya sarılarak milletimize ve tüm insanlığa hizmet etmeyi sürdüreceğiz. Rabb'im birliğimizi, beraberliğimizi, kardeşliğimizi daim eylesin. Bu duygularla bir kez daha Hakk'a yürüyüşünün 752. seneidevriyesinde Hacı Bektaş-ı Veli Hazretleri'ni tazimle yad ediyorum. Hacı Bektaş-ı Veli'nin manevi mirasına sahip çıkan başta Kültür ve Turizm Bakanlığımız olmak üzere tüm kurum ve kuruluşlarımızı tebrik ediyorum."



CUMHURBAŞKANI YARDIMCISI CEVDET YILMAZ: ÇAĞLARI AŞAN MANEVİ MİMARLARA SAHİBİZ

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Nevşehir'in Hacıbektaş ilçesinde Kültür ve Turizm Bakanlığınca düzenlenen "Hacı Bektaş Veli'nin Hakk'a Yürüyüşünün 752. Yıl Dönümü Anma Etkinlikleri"ne katıldı.

Törende konuşan Yılmaz, bülbüllerin şevke geldiği, bağrında güllerin filizlendiği Hazreti Hünkar'ın ocağında, Nevşehir'de vatandaşlarla bir arada olmaktan mutluluk duyduğunu söyledi.

Her fırsatta "Bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, hep birlikte Türkiye olacağız." sözünü yineleyerek gönüller hünkarının çağrısını birlik ve beraberlik şiarı edinen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın en kalbi selamlarını ilettiğini ifade eden Yılmaz, şöyle konuştu:

"Ne mutlu bizlere ki 752'nci vefat yılında dahi diriliğini koruyan, ilmiyle çağları aşan manevi mimarlara sahibiz. Ne mutlu ki bu toprakların mayasında Yunus Emre'ler, Ahi Evran'lar, Hazreti Mevlana'lar var. 'Kudret eliyle kurulmuş yıkılmaz yapımız bizim, aşk kalemiyle kazılmış silinmez tapumuz bizim, Yaradan'a sığınıp ümit ile gelenlere, ezelden ebede kadar açıktır kapımız bizim.' diyen Hacı Bektaş Veli gibi, coğrafyamızı imanla yoğuranlar var. Türkistan membaından doğmuş, Yesevi terbiyesiyle Anadolu coğrafyasında neşvünema bulmuş, ülkemizin manevi pınarlarından Hacı Bektaş Veli'yi hürmetle anıyorum."

"BÜTÜN İNSANLIĞI KARDEŞLİĞE DAVET ETMİŞTİR"

Yılmaz, Hoca Ahmet Yesevi'nin Divan-ı Hikmet'i, Yunus Emre'nin Divan'ı, Mevlana'nın Mesnevi'sinde olduğu gibi Hacı Bektaş Veli'nin de eserleriyle insanları doğruya, iyiye ve güzele yönelttiğini belirtti.

Hacı Bektaş Veli'nin Horasan'dan Sulucakarahöyük'e kadar geçtiği her yerde ilim ve irfan çerağını yaktığını anlatan Yılmaz, tüm yaşamı boyunca düşmanlıkların, kötülüklerin ortadan kalkıp, sevgi, saygı ve barış içerisinde yaşanması için mücadele ettiğini aktardı.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, Hacı Bektaş Veli'nin düşüncelerinin milli birlik ve beraberliğe katkı sağladığına, önemini bugün daha iyi kavradıkları düşünceleriyle tüm insanlığa evrensel mesajlar verdiğine dikkati çekerek şunları kaydetti:

"Bütün yaratılanlara sevgiyle, merhametle davranmak Anadolu'dan Balkanlar'a kadar uzanan karşılıklı anlayış iklimine önemli katkılar sunmuştur. Bu anlayışta ayrı-gayrı, sen-ben kavgası, hatta öfke yoktur. Birlik, beraberlik ve kardeşlik vardır. 'Düşmanın bile insan olduğunu unutma.' sözleri ile bütün insanlığı kardeşliğe davet eden Hacı Bektaş Veli, ahlaklı ve erdemli olmayı, insan olmanın en temel vasfı olarak tanımlamıştır. Ahlak ve marifetin bir bütün olduğunu düşünen Hacı Bektaş, insanca yaşamanın yolunun 'Eline, diline ve beline sahip olmaktan' geçtiğini söylemektedir."



"MEZHEP VE MEŞREP FARKLILIKLARINI KAŞIMAK İSTEYENLERE 'DUR' DİYORUZ"

Hak aşığı Hacı Bektaş Veli'yi bu yıl öğretisinden süzülen "Sözümüz Hakk'tır, Özümüz Aşktır, Yolumuz Birdir" ifadesi ile andıklarına değinen Yılmaz, nakış nakış dokuduğu değerleri yeniden zikrederek hayatlarına daha çok dahil etmek için çabaladıklarını söyledi.

İnsanlığın savaş yerine barışı, düşmanlık yerine dostluğu, kin ve nefret yerine sevgiyi koymaya ne denli ihtiyacının olduğunu hep birlikte gördüklerini vurgulayan Yılmaz, şöyle devam etti:

"Maalesef tüm dünyada gördüğümüz gibi yakın coğrafyamızda bunu daha net bir şekilde görüyoruz. Dünyanın farklı yerlerinde yaşanan insani dramlara, göçmen krizlerine ve Müslüman ülkelerin ortaya koyduğu acı tabloya baktığımız zaman Anadolu irfanının hem bizden sonraki nesillere hem de dünyanın her bir noktasına taşınması gerektiğini daha iyi kavrıyoruz. Temelinde insanları Yaradan'ın emaneti olarak gören bir büyük anlayışla hep birlikte bu çağda bu insan merkezli anlayışa can vermek zorundayız.

Bugün dünyanın dört bir yanında kardeşlerimiz zulme uğrarken, masum siviller hayattan koparılırken bizlere düşen, haksızlıklar karşısında Hazreti Hüseyin misali bir duruş sergilemektir. Irk, dil, mezhep ve meşrep farklılıklarını suni gündemlerle öne çıkararak kardeşliğimizi hedef alanlara, coğrafyamızda yeni Kerbela'lar yaşanmasını arzulayanlara karşı uyanık olmaktır. 'Birbirinizin eksiğini bulmaya çalışmayın, birbirinizin özel ve mahrem hayatını araştırmayın, birbirinize haset etmeyin, birbirinize sırtınızı dönmeyin, birbirinize kin ve nefret beslemeyin. Ey Allah'ın kulları, kardeş olun.' buyuran Peygamber Efendimize layık birer Müslüman ve bir toplum olarak aramızda dayanışmayı perçinlemektir. Bizlere düşen, Hacı Bektaş Veli gibi iyilerin ve iyiliklerin yanında, kötülerin ve kötülüklerin karşısında olmaktır. Hakkı ve hakikati tutup kaldırmaktır. Hep beraber, bizi bir kez daha zor dönemlere sokmak için aramızdaki mezhep ve meşrep farklılıklarını, etnik kökenleri bir şekilde kaşımak isteyenlere 'dur' diyoruz, 'dur' demeye devam edeceğiz."

"BİZİM YOLUMUZ 'İNSANI YAŞAT Kİ DEVLET YAŞASIN' DİYEN ANLAYIŞIN YOLUDUR"

Özellikle bugünlerde Batı'da sıkça karşılaştıkları İslam düşmanlığına karşı hep birlikte seslerini yükselteceklerini dile getiren Yılmaz, "Hiç kimsenin bizi bölmesine, ayrıştırmasına ve kardeşliğimize zarar vermesine izin vermeyeceğiz. Bugüne kadar nasıl nazlı hilalin gölgesinde birliğimize halel getirmedik, kardeşlik yeminimizden dönmediysek bundan sonra aynı yolda devam edeceğiz. Fitne, fesat ve tefrika girişimlerine fırsat vermeyecek, elbirliği ve gönül birliği içinde yolumuza devam edeceğiz." ifadelerini kullandı.

Yollarının irfan mektebinin yolu olduğunu vurgulayan Yılmaz, sözlerini şöyle tamamladı:

"Bizim yolumuz, 'insanı yaşat ki devlet yaşasın' diyen anlayışın yoludur. Bu anlayışın sonuçlarından biri, yakın geçmişte yaptığımız kanuni düzenlemeler ile cemevlerine çeşitli kamu destekleri verilmesini sağlamak ve yeni bir başkanlık oluşturarak Alevi vatandaşlarımızın taleplerine kurumsal bir yapı içinde yaklaşmak olmuştur. Bu düzenlemeler yapılırken Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanıydım. Benim komisyona nasip oldu bu düzenlemeleri yapmak. Bu düzenlemeleri yapan komisyona başkanlık yapmaktan dolayı da büyük bir onur duyduğumu, mutluluk duyduğumu belirtmek isterim.

Bunlar yeter mi? Yetmeyebilir. Doğru yönde atılmış adımlardır. İlk defa kanunlarımızda cemevi ifadesi geçmiştir. İlk defa kamusal destekler bir kanuni meşru zemine dayandırılmıştır. Çok önemli bir adımdır ama inşallah gelecekte Alevi Bektaşi vatandaşlarımızın farklı taleplerini de onlarla istişare içinde, onlarla birlikte tartışmaya, konuşmaya devam edeceğiz. Biz demokratik bir hukuk devletiyiz. Bu topraklar hepimizin ortak vatanı. Bu devlet hepimizin ortak devleti. Bu anlayış içinde sorunlarımızı tartışmaya, konuşmaya ve gönül birliği içinde, akıl birliği içinde çözmeye devam edeceğiz. Bu yoldan ayrılmayacağız ve her daim dayanışmayla sağlamlaştıracağız. Türkistan'dan Balkanlar'a çağları aşan gönüller hünkarı Hacı Bektaş Veli'yi rahmetle yad ediyorum."



İÇİŞLERİ BAKANI ALİ YERLİKAYA: BİRİZ, İRİYİZ, DİRİYİZ

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Nevşehir'in Hacıbektaş ilçesinde Kültür ve Turizm Bakanlığınca düzenlenen "Hacı Bektaş Veli'nin Hakk'a Yürüyüşünün 752. Yıl Dönümü Anma Etkinlikleri"ne katıldı. Törende konuşan Yerlikaya, Türkiye'nin 85 milyonluk büyük bir aile olduğunu belirterek, "Biriz, iriyiz, diriyiz." ifadesini kullandı.

Yerlikaya, Yesevi Ocağı'nda yanan kandilin Kafkaslar'dan Anadolu'ya, Balkanlar'dan dünyanın dört bir yanına uzanarak, bin yıldan beri ışığıyla insanlığın yolunu aydınlatmaya devam ettiğini söyledi.

Bu yolun kardeşlik ve muhabbet yolu olduğunu dile getiren Yerlikaya, "Bu yol, Peygamber Efendimizin yolu, Hazreti Ali'nin, Ehl-i Beyt'in yolu, bu yol kurtuluş yolu. Köklerimiz ulu bir çınar. Rüzgar ne kadar sert eserse essin, Allah'ın izniyle hiçbir şey bağlarımızı koparamadı, koparamayacak. Türkiye Yüzyılı'nın inşasında da bu bağ güçlenerek devam edecek." diye konuştu.

"Türkiye Yüzyılı" ifadesinin kimlik siyaseti değil birlik ve kucaklaşma siyaseti olduğunu vurgulayan Yerlikaya, şunları kaydetti:

"Türkiye Yüzyılı'nın temelinde, kadim devlet geleneğimiz, bizi var eden değerlerimiz var. Harcında ise Yunus'un aşkı, Mevlana'nın sevgisi, Hacı Bektaş Veli'nin nefesi var. Gönül sultanlarının, Hacı Bektaş Veli'nin nasihatlerini aklımıza da kalbimize de nakşederek, Türkiye Yüzyılı'nı hep birlikte inşa edeceğiz. Bizler aynı ışığın pervanesi, aynı çınarın dalıysak, nazımız da niyazımız da ancak birbirimize geçer. Ayrımız gayrımız olmadan, son kalemiz Türkiye Cumhuriyeti çatısı altında huzur ve güven içinde yaşamaya devam edeceğiz."



KÜLTÜR VE TURİZM BAKANI MEHMET NURİ ERSOY: HER TÜRLÜ ADIMI ATMAYA HAZIRIZ

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Nevşehir'in Hacıbektaş ilçesinde Kültür ve Turizm Bakanlığınca düzenlenen "Hacı Bektaş Veli'nin Hakk'a Yürüyüşünün 752. Yıl Dönümü Anma Etkinlikleri"ne katıldı.

Bakan Ersoy, burada yaptığı konuşmada, Hacı Bektaş Veli'nin yaşadığı dönemde sevgiyi ve bilimi kendisine rehber kılıp fikir ve eserleriyle gelecek kuşaklara bu temelleri miras bıraktığını ifade etti.

Hoca Ahmet Yesevi, Hacı Bektaş Veli, Mevlana ve Yunus Emre gibi gönül erlerinin ışığı ile aydınlanan bu toprakların evladı olmanın gurur ve ayrıcalık olduğunu dile getiren Ersoy, bu gururun yüklediği sorumlulukların bilincinde olduklarını belirtti.

Ersoy, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın öncülüğünde bu kıymetli mirası koruyup gelecek nesillere aktarabilmek için Kültür ve Turizm Bakanlığı ailesi olarak çalıştıklarını kaydetti.

Cumhurbaşkanlığı tarafından yayımlanan genelge ile 2021 yılının Hacı Bektaş Veli Yılı ilan edildiğini anımsatan Ersoy, bu süreçte Bakanlık olarak Kadıncık Ana Evi'nin ve Bektaş Efendi Türbesi'nin restorasyonunu tamamlayarak açılışını gerçekleştirdiklerini hatırlattı.

Bakan Ersoy, geçen yıl ayrıca Alevi-Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığının kuruluşunun tamamlandığını anımsatarak "Başkanlığımız talepte bulunan cemevlerinin ihtiyaçlarını, eksikliklerini karşılamak için kurulmuş, bir destek kurumu olarak hizmet veriyor. Bakanlığımın görev alanına giren her konuda da gerekli her türlü adımı atmaya hazırız. Bu adımlarda, güçlü desteğini her zaman yanımızda hissettiğimiz Sayın Cumhurbaşkanı'mıza teşekkürümü iletmek isterim." diye konuştu.

"ANADOLU COĞRAFYASI, ASIRLAR BOYU İNSANLIĞIN UMUDU VE SIĞINAĞI OLMUŞTUR"

Hacı Bektaş Veli'nin Hak aşkıyla, insan sevgisiyle yoğrulan öğretilerinin, birlik ve beraberliğin teminatı olduğunu vurgulayan Ersoy, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Anadolu coğrafyası, asırlar boyu insanlığın kubbesi ve tüm dünyada mazlumların umudu ve sığınağı olmuştur. Dünyamız şu anda en çok barışa, sevgiye, merhamete, hoşgörüye ve muhabbete ihtiyaç duymaktadır. Hazreti Hünkar bize, bütün insanlığa, dil, din, renk, yol ve meşrep ayırmadan bakmayı öğretiyor. Ülkemiz, bu manevi mirasın sahibi olarak dünyanın dört bir yanındaki mazlum ve mağdur insanlara yardım elini uzatmaktadır. Bizler de 'yolumuz ilim, irfan ve insanlık sevgisi üzerine kurulmuştur' şiarıyla kılavuzumuz olan Hacı Bektaş Veli ile Anadolu'nun gönül erenlerinin, tarihimizin ve medeniyetimizin bize emanet ettiği bu değerleri bilerek hareket ediyoruz.”

Bakan Ersoy, Hacı Bektaş Veli anma etkinliklerinin gelecek yıldan itibaren 16 Ağustos'ta düzenleneceğini sözlerine ekledi.

HACI BEKTAŞ VELİ KİMDİR?

Lokman Parende'den ilk eğitimi alıp Hoca Ahmed Yesevi'nin izini takip eden Hacı Bektaş Veli, omuzlarına yüklediği manevi emaneti Horasan'dan Anadolu'ya taşıyarak şekilden öte öze öncelik veren düşünce sistemiyle talebeler yetiştirip, öğretilerinin yüzyıllarca insanlara ulaşmasını sağladı.

Alevi-Bektaşilerin piri Hacı Bektaş Veli, engin ilmiyle ortaya koyduğu sevgi merkezli öğretilerini Anadolu'dan Balkanlar'a tüm kuşaklara miras olarak bıraktı.

Kaynakların çoğunda 1209 tarihinde dünyaya geldiği, 1271 yılında Hakk'a yürüdüğü bilgisi yer alan Hacı Bektaş Veli hakkında bilinenler, Elvan Çelebi ve Ahmet Eflaki'nin eserleri ile Hacı Bektaş Veli'nin Velayetnamesi'ne dayanıyor.

Hacı Bektaş Veli'nin, Horasan'ın Nişabur şehrinde doğduğu, İmam Musa Kazım'ın neslinden geldiği, bugünkü adı Hacıbektaş olan Sulucakarahöyük'e, kendine bağlı "Bektaşlu" adını taşıyan oymakla göç ettiği bu eserlerdeki bilgilerden anlaşılıyor.

Hacı Bektaş Veli, hayat sürdüğü Sulucakarahöyük'te, Anadolu insanının gelenek ve göreneklerini özümseyerek yeni bir bilim ve öğreti merkezi kurdu.

Hacı Bektaş Veli'nin anlayışı, Anadolu'nun yanı sıra Arnavutluk, Yunanistan, Bulgaristan, Bosna Hersek, Kosova, Kuzey Makedonya, Macaristan ve Azerbaycan'a kadar birçok yerde kabul gördü, toplumlarca benimsendi.

Çok sayıda talebe yetiştiren Hacı Bektaş Veli, Anadolu Selçuklu Devleti'nin siyasi, ekonomik ve kültürel düzeninin bozulduğu, yönetimde bölünmelerin ortaya çıktığı dönemde, birlik ve beraberliğin sağlanmasına önemli katkılar sundu.

Osmanlı'nın kuruluşunda ve Anadolu'nun Türkleşmesinde önemli katkısı olduğu belirtilen Hacı Bektaş Veli, "İncinsen de incitme.", "Bir olalım, iri olalım, diri olalım.", "Eline, diline, beline sahip ol.", "İlimden gidilmeyen yolun sonu karanlıktır.", " İyiyi ve kötüyü seçen akıldır.", "Oturduğun yeri pak et, kazandığın lokmayı hak et" sözleriyle insanlığa yol gösterdi.

Yaşamı Sulucakarahöyük'te sona eren Hacı Bektaş Veli, Nevşehir'e bağlı ilçe olan Hacıbektaş'taki türbesine defnedildi.

Hacı Bektaş Veli'ye ait olduğu genel olarak kabul edilen eserler ise "Besmele Şerhi", "Fatiha Suresi Tefsiri", "Makala", "Kitabü'l-Feva'id", "Hacı Bektaş'ın Nasihatleri", "Makalat-ı Gaybiyye" ve "Kelimat-ı Ayniyye"dir. (AA)