Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, HDP'nin 14 Mayıs'ta yapılan seçimlere girmediğini gerekçe göstererek AYM'den Hazine yardımına tedbir konulmasını istemişti. AYM bu talebi bugün reddetti.

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca, HDP’nin kapatılması istemiyle Anayasa Mahkemesinde açılan davada yeni bir gelişme yaşandı.

Ceza davası prosedürü izlenen kapatma davasında, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının istemi üzerine, partinin Hazine yardımı bulunan hesaplarına 5 Ocak’ta tebdiren bloke konulmasına karar verilmişti.

Partinin, bu kararın kaldırılması talebi, AYM Genel Kurulu tarafından Mart ayında ele alınmıştı.
Heyet, partinin Hazine yardımı bulunan hesaplarına tedbiren bloke konulması kararını oy çokluğuyla kaldırmıştı.

539 MİLYON TL

Mevzuata göre HDP'ye bu sene 179 milyonu 10 Ocak'a kadar olmak üzere 539 milyon TL Hazine yardımı yapılacaktı.

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, HDP’nin 14 Mayıs’ta yapılan seçimlere girmediğini gerekçe göstererek geçen hafta AYM’den 400 milyon liralık Hazine yardımına tedbir konulmasını istedi.

AYM, HDP'nin hesaplarına bloke konulması talebine ilişkin karar verilmesine yer olmadığına hükmetti.

KARARIN DETAYI

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın, 28'inci Dönem Milletvekili Genel Seçimleri'ne katılmayan Halkların Demokratik Partisi'ne Hazine ve Maliye Bakanlığı'nca 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunu'nun ek 1'inci maddesinin altıncı fıkrası uyarınca ödenen Devlet yardımına tedbiren bloke konulmasına ve harcama yapılmış ise bu harcamayla birlikte söz konusu yardımın Partiden/harcamayı yapan ilgililerden tahsil edilerek Hazineye gelir kaydedilmesine karar verilmesi talebinin incelenmesi sonucunda; Söz konusu talebin Halkların Demokratik Partisine karşı açılan kapatma davası ile ilgisinin bulunmadığı ve siyasi partilerin mali denetimi kapsamında yapıldığı, Anayasa ve Siyasi Partiler Kanununda Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına bu konuda görev ve yetki veren herhangi bir düzenlemenin bulunmadığı, siyasi partilerin mali denetimine ilişkin usul ve esasların yer aldığı kanuni düzenlemelere göre ilgili yıl mali denetim süreci başlamadığından bu aşamada iddiaların Anayasa Mahkemesince incelenebilmesinin mümkün olmadığı, Anayasa Mahkemesince yapılacak siyasi partilerin mali denetimi öncesinde partilerin belli bir gelirinin hukuka uygunluğu hususunda ortaya çıkabilecek uyuşmazlıklara ilişkin olarak ilgili idarelerce genel hükümlere göre işlem yapılabilmesine engel bulunmadığı ve bu işlemlere karşı yargı yollarının açık olduğu, gerekçeleriyle karar verilmesine yer olmadığına oy birliğiyle karar verildi.