On bir ayın sultanı ramazan dün akşam yapılan iftarla son buldu. Müslüman alemi 30 gün boyunca günlerini ibadetle geçirdi. Orucunu tuttu, namazını kıldı, fitre ve zekatını verdi. Teravih namazından sonra kendisi, ailesi, sevenleri ve tüm İslam alemi için dualar etti. Yardıma muhtaç insanlar bu ayda daha çok hatırlandı. Özellikle yerel yönetimler hemen her gün kentin farklı noktalarında iftar sofraları kurdu. Binlerce insan bu sofralar aracılığı ile orucunu açtı, karnını doyurdu.

Ülkemizin her yerinde Ramazan ayı huşu içinde geçti ancak deprem bölgesinde durum çok farklıydı. 6 Şubat sabahı yaşanan ve 11 ili yerle bir eden depremlerde yaşamları yerle bir olanlar çok zorluk çekti. Depremin ilk gününden beri barınma sorunu yaşayan, tuvalet, içme suyu, gıda, kahvaltılık malzeme, hijyen ürünleri ve daha bir çok şeyin yokluğunu çeken depremzedeler için bu ramazan ve bugün kutlanacak olan bayram çok buruk geçecek.

Deprem bölgesinde kimi babasının bayram namazından dönüşünü göremeyecek, kimi annesinin bayram sabahı hazırladığı kahvaltının tadına bakamayacak. Kimi kardeşi ile kucaklaşamayacak, kimi eşine sarılamayacak, kimileri de çocuklarını doya doya öpemeyecek. Yani bu bayram deprem bölgesinde düşünülenin aksine oldukça buruk, oldukça duygulu ve ahlar çekerek geçecek.

Ama belki sizler bugünü farklı kılmak için eşinizi, çocuğunuzu yanınıza alıp bayramın birinci gününden itibaren tüm bayram günlerinde depremzedelerin yanında olabilirsiniz. Onlara yalnızlıklarını unutturabilirsiniz. Onlarla eğlenip, şeker, çikolata ve tatlı tüketerek günlerinin güzel geçmesine sebep olabilirsiniz.
Güzel olmaz mı sizce.

Düşünün bir kere, deprem bölgesinde yaşayan insanlar karşılarında hiç tanımadığı ancak yüzleri gülümseyen ve kendilerine özlemle hasretle sarılan insanları bulursa büyük ruh hali değişmez mi? Çocuklar daha önce hiç görmediği kendi akranlarını karşısında bulunca sevinçten deliye dönmez mi?

O halde hiç durmayalım. Bu bayramı daha anlamlı kılmak için hazırlıklarımızı yapalım ve bayram günlerini depremzede dostlarımızla geçirelim. Onların yüzünün gülmesine sebep olalım. Dinimiz de de böyle emreder.

Birde Türkiye Cumhuriyetinin kurucusu büyük önder Mustafa Kemal Atatürk’ün çocuklara armağan ettiği 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı var arada. 23 Nisan Pazar günü tüm Türkiye’de kutlanacak bu güzel bayramı yine depremzede çocuklarımızla birlikte kutlayalım. Onların yüzünün gülmesine sebep olalım. Bir parça olsun onlara acılarını unutturalım.

Hepimizin bayramı kutlu olsun.